Bileğimi çekerek hiç birinin konuşmasına izin vermeden uzaklaşmıştım. Etrafa bakarak büyük evde çıkışı arıyordum. Bir kadına rastladığımda ona döndüm ve endişeyle arkama bakarak konuştum

"Abla... çıkış nerde burdan çıkmam lazım" kadın yüzüme korku ve şaşkınlıkla bakarken elini ağzıma götürmüş ve arkama geçmişti.

Birkaç çırpınış ve nefes ardından gözlerimin kapanmasıyla bayılmıştım.

~~~~~

"Sikeyim bu nasıl bir ağrı" belimi tutarak yattığım yatakta doğruldum. Bu sefer odada yalnızdım ve bileğim yatağın döşeğine bağlıydı.

"Bu da ne?" Kaşlarımı çatarken elimi bileğime götürüp açmaya çalıştıkça bileğimi kavrayan kelepçe acıtmaya başlayınca bırakmış ve bıkkınlıkla etrafa bakınmıştım. O sırada kapı çalmıştı ve dönüp kapıya baktığımda kapı açıldı ve içeri Yeonjun isimli genç girmişti.

"Yine mi sen? Neden getirdiniz beni buraya. Neden bırakmıyorsunuz beni? Ne istiyorsunuz benden..." ellerimi saçlarıma geçirerek bir küfür savurdum.

"Lütfen bi sakin ol artık"
Dedi genç.

"Kes!... birde haklıymışsın gibi geçipte karşıma bana sakin olmamı söyleme"

Yanıma yaklaşarak ağzımı kapattı ve kaşlarını çatarak yüzüme baktı.

"Kahretsin... bağırma ve beni dinle!" Gerçekten fazla sinirlenmişe benziyordu. Onu tanımadığım için bana bişey yapıp yapmayacağını bilmiyordum. Sadece sustum ve yüzüne baktım.

"Ben senin sevgilinim. Bana böyle davranman hiç hoşuma gitmiyor. Hafızanı kaybettin. Nedeni ise... ah beni nasıl korkuttun haberin var mı... tartışmıştık. Sen ise sinirlenip evden çıktın. Öyle öfekeliydin ki etrafına hiç bakmıyodun. Arkandan geldim...."

Gözlerini kapatıp sinirle geri çekildi ve eliyle saçlarını geriye attı ardından devam etti.

"Arkandan geldim öfkenden arabalara bile bakmadan koşuyo ve ağlıyordun... sonra.. sana bir araba çarptı.. 1 hafta hastanede kaldın. Tanrıya şükür ki çokta yaralanmamıştın" dudaklarımı birbirine bastırarak gözlerimi kaçırdım. Bu dediklerine inanmalımıydım bilmiyorum ama yalan söylüyorsa çok iyi bir oyuncuydu. Ona inanmalımıydım.

"Seninle sevgili olmam imkansız..." dedim geri çekilerek.

Kaşlarını çattı ve sabır dilercesine gözlerini kapattı. Derin nefesler alıp veriyordu.
"Sana inanamıyorum Eunhwa... lanet olsun" sinirlenmiş ve kapıyı çarpıp gitmişti.

Arkasından bağırmıştım çünkü kelepçe acıtmaya başlamıştı.
"Hey!! Bari kelepçeyi çıkarsaydın"

Bir iki dakika sonra kapı tekrardan çalmıştı ve içeri Kai girmişti.

"Hey... arkadaşın beni böyle bırakıp gitti.. neden beni kelepçelediniz kurtarın beni bundan" dedim sinirle çırpınırken.

"Tamam sakin ol açıcam.. kaçıyorsun ya o yüzünden kelepçelemiş Yeonjun seni" dedi yanıma gelip cebinden çıkarmış olduğu anahtarla bileğimdeki kelepçeyi açarken.

Kelepçeyi çıkardı ve gözünün önünde sallayarak sırıtmaya başladı sonra bana bakarak kapıya ilerledi.

"Böyle şeyler sizde ne arıyor merak ediyorum"
Dedim yataktan kalktıktan sonra.

Memory Game | Choi YeonjunМесто, где живут истории. Откройте их для себя