10.Bölüm Yıkılış

70 60 0
                                    

 Bölümü oylarsanız ve beğenirseniz sevinirim.🖤

♤♡♤♡♤♡♤♡♤♡♤♡♤♡♤♡♤♡ 

     Onu bekletmek istememiştim ve hemen dışarı çıkmıştım.

      Beni görünce gülümsemesi belirdi sanki ben ona çok mutluluk veriyormuşum gibi.

    "Hoşgeldiniz Gece Hanım bizi gelmenizle ne kadar çok şereflendirdiniz."

     "Hoş buldum Ay Bey bakalım niçin beni çağırdınız?"

      "Niçin mi seni çağırdım bence seni çağırmamın sebebi belli."

      Birkaç gün önce geçirdiğim panik atakı düşündüm.  Tabii merak ederdi bir insan kolay kolay panik atak geçirmezdi ki.  Acıları olanlar ve onları paylaşamayanlar çekerdi bunun kefaretini.

      "Gece senin bunu niye geçirdiğini bilemem ama anlatmak istersen bana anlatabilirsin.  Çünkü anlatmamak bir insanın boğulmasına sebep oluyor.  Ne zaman istersen müsaitim ama anlatmadıkça daha çok acı çeken sen olacaksın bunu unutma."

     "Anlatacak o kadar çok şeyim var ki ama anlattıkça ben yanarım.  Ve de yanmaktan korkuyorum. Kendi ruh halinde yaşayan bir insanım acılarımı hatırlamak beni zaten mahvediyor ama anlatmak beni yok eder."

     "Gece o kadar çok düşüncelerimi sen kendi ağzınla anllattın ki.  Bende korkuyorum yanmaktan ama kendim zaten yanmış, kül olmuş bir enkazım.  Daha fazla yıkılmama neden yok zaten ben küçüklüğümde yıkıldım.  Mahvoldum ama beni hiç kimse daha beni eski ben yapamadı.  İşte şu anda kırık döküküm.  Ama karşımda bir ateş var beni bozguna uğratan.  Birde karanlık var beni hiçliğe mahkum eden.  Söyle hangi tarafı seçmeliyim yanmayı mı hiç olmayı mı?"

      Bende çok kötü bozguna uğramıştım. Onun derin düşünceleri vardı hiçliğe bakan ama hiçbir zaman böyle mahvolduğunu düşünmemiştim.  Ona bir cevap vermem gerekiyordu veremiyordum.  Aniden hızla yurta girdim.

      Arkamdan sadece izlemekle yetinmişti.  Hemen kendimi lavaboya kilitledim ve ağlamaya başladım.  Bence bizim bu yaşadıklarımız çok ağırdı.  Kim bir hiç olmayı isterdi ki ama biz işte yalnızlığa mahkumduk hayatlarımızdan ve bize yazılan kaderden dolayı.

      Ağlarken kaybettiğim geçmişimi ve böyle kaybedeceğim geleceğimi düşündüm.  Bir başka düşüncem daha vardı O ise Ay'dı.

     Lavabodan çıktığımda Lina hemen yanıma geldi.

     "Gece birazcık bizim kızların yanına gideyim dedim. Ay geldi noldu?"

      "Bilmiyorum ne olduğunu şu an hiçbir şey düşünemiyorum yanıyorum beni bozguna uğratan ateşte ama elimi tutan yok bir hiçliğe yokluğa karanlığa gidiyorum çekip kurtaran yok.  Söyle ben ne yapıyım?"

      "Seni üzen neyse bana anlatabilirsin Gece?"

      "Anlatamam Lina sende beni anla."

     "Gece sen bana güvenmiyor musun?"

     "Sana niye güvenmeyim ben kendime güvenmiyorum.  O kadar çok korkum var ki beni yakabilecek bazen yaksın umurumda değil ama bazen korkuyorum.  Mahvolmaktan, yanmaktan ve en önemlisi bir hiç olmaktan." "Söyle bana nasıl unutulur düşünmek?"v1

     "Sana yardımcı olamam Gece çünkü seni senin gibiler anlar.  Ben senin gibi değilim ama senin hala kardeşinim."

     "Sonra anlatıyım acılarımı ben ne zaman mutlu olursam tamam mı Lina?"

     "Seni ben bir ömür beklerim.  Sen yeter ki anlat."

     Geçmişim zamanla gözümün önüne seriliyordu ve ben buna karşı koyamıyordum.

      "Hayat yaşanması zor olan ama kendini denemen için var olan bir döngüdür.  Ve sen hayata karşı koyamazsın.  Ya piyon olarak hayatın sana kattıklarıyla kalacaksın.  Ya da şah mat yapıp olayı kökünden çözeceksin. Her şey senin elinde.  Örnek olarak bir tiyatro sahnesi gibi bölümlere ayrılmış fakat her duyguyu yaşadığın.  Bazılarımızın öyküsü güzel bazılarımızın ki ise acılarla dolu. Hayatın iplerini almak senin elinde. Ya kaderine mahkum olucaksın. Ya da oyunun nasıl olduğunu öğrenip ustası olacaksın. Hayat da böyle kayıpların olacak, mutlulukların olacak ama hayatı yaşayabilmek için hayatın zorluklarına katlanacaksın. Bu böyle mesela imkansızları bile bazen imkanlaştırabileceğimiz gibi."

v1:Romeo ve Juliet'ten bir alıntı.

   Size bir soru imkansızlara inanır mısınız?

♤♡♤♡♤♡♤♡♤♡♤♡♤♡♤♡♤♡♤

______KAYAN UMUTLAR_______Where stories live. Discover now