26- Sen beni hiç mi sevmedin?"

397 13 0
                                    

"Sen ne zaman minik bir arkadaş edindin?" diye sordu, Yankı yürümeye devam ederken.

"Anlattım ya!" diyerek gözlerimi devirdim. "Sedat'ın kızı işte."

Yankı kaşlarını çattı. "Daha çocuğuna sahip çıkamıyor, pi..." Telaşla Nehir'in elini bırakıp Yankı'nın dudaklarına ellerimi kapattım.

"Çocuk var." dedim, kaşlarımı havalandırıp.

"Ama ben eziliyorum." Nehir'in boğuk sesi bacaklarımızın arasından gelirken çabucak geri çekildim. "Özür dilerim, Nehirciğim." deyip tekrar Nehir'in elini tuttum.

"Gece abla annemi bulamayacağız, galiba." dedi, Nehir üzüntüyle.

"Olur mu öyle şey? Bulacağız." dedim, etrafı gözlerimle süzerken.

"Sedat'ın evini biliyorum. Eve götürelim." dedi, Yankı olduğu yerde durarak. Bizde ona uyum sağlayıp durduk.

"Yankı abi sen bizim evimizi nereden biliyorsun?" diye sordu, Nehir merakla.

"Babanı eskiden beri tanıyorum." dedi, Yankı ifadesiz bir yüzle.

"O zaman eve gidelim." deyip bizi sürüklemeye başladı, Nehir.

İtirazsız bir şekilde bizi sürüklemesine izin verdik. Yankı'nın arabası tam da Nehir'in bizi sürüklediği yöndeydi.

Arabaya bindiğimizde Nehir "müzik açalım" diye tutturmuştu. Yankı'da itiraz etmeden radyoyu açmıştı. Radyoda çalan şarkı Kaya Giray'ın bulamazsın şarkısıydı. Nehir şarkıya itiraz etmeyince geriye dinlemek kalmıştı. Camımı yarıya kadar indirip rüzgarı yüzümde hissetmek istedim. Saçlarım rüzgarın etkisiyle birbirine karışırken bu durumu umursamadım.

Ben ölürsem, sen üzülme...

Şarkıdan bir dizeyi mırıldanırken gözlerimi yumup başımı geriye yasladım.

"Gece abla hadi başka müzik aç." Nehir'in sesi huzurumu kaçırırken itiraz etmeden radyonun ileri tuşuna bastım.

Bu kez çalan şarkı Buray ve Ceren Gündoğdu'nun beni affet şarkısıydı. Bu şarkının melodisine bayılıyordum. Yüzümde istemsiz bir gülümseme oluştu.

"Hazine buldun, galiba." diyen kişi Yankı'ydı.

"Güzel şeyleri severim." dedim, tekrar geriye yaslanırken. Kendimi rüzgarın kollarına bırakıp şarkıyı mırıldandım.

Kuşlar beni sana hatırlatırsa
N'olur ihmal etme dinlemeyi

Yüzümü Yankı'ya çevirdim. Devamını ona bakarak mırıldandım.

Yollar seni bana çıkarıyosa
Koş git en uzağa
Yok sevme beni

Yankı yüzünü bir anlığına bana çevirip tekrar yola baktı. Radyoya uzanıp şarkıyı dan diye kapattı.

"Ne yapıyorsun?" deyip homurdandım.

"Geldik." dedi, yanımızda duran villayı göstererek.

Arabadan inip arka koltukta oturan Nehir'in emniyet kemerini çözdüm.

"Gel bakalım, fıstık." deyip arabadan inmesine yardım ettim.

Yankı'nın yanından geçerken camını tıklattım. Camı açıp konuşmama fırsat vermeden "Ben gelmiyorum." dedi.

"Sen bilirsin. Sedat beni yerse kızımı kaçırdın diye üzülürsün, sonra." dedim, omuz silkeleyerek.

"Sikeyim. Tamam geliyorum." dediğinde geri çekilip kapısını açması için ona boşluk bıraktım.

"Hadi gelin." Yankı, önden biz arkasından geniş taşlı yolu geçerek evin kapısına ulaştık.

Kapının zilini Yankı çalarken üçümüzde asker gibi yan yana gelmiştik.

Kapı Güneş tarafından açılırken Nehir annesinin kollarına koştu.

"Anneciğim aklımı çıkardın. Baban az önce polis merkezine gitti." dedi, kızını öpüp koklarken.

Sarılmaları bittiğinde Nehir'i içeriye gönderip bana döndü. Sonra gözleri yanımda duran Yankı'ya kaydı. İkisi de birbirine hayalet görmüş gibi bakarken bir adım geriledim. Güneş o Güneş olamazdı değil mi?

"Yankı." dedi, Güneş kekeleyerek.

"Sen..." dedi, Yankı kızaran gözlerinin saçtığı ateşli okları Güneş'e yönelterek.

"Sen bunca zamandır burada burnumun dibinde bu siktiğimin herifiyle gününü gün mü ediyordun?" Güneş'i kolundan yakalayıp sertçe sarstı.

"Yankı, yapma." dedi, Güneş kolunu kurtarmaya çalışırken. "Kızım içeride."

Güneş az önce kızının arkasına mı sığınmıştı? Ağzım açık olanları izliyordum.

"Lan sen benimle alay mı ediyorsun? Öldün, sandım. Öldün. Benim hayatım 10 yıldır bitik bir halde!" Güneş'in kolunu bırakıp kendi yüzünü sertçe ovuşturdu.

"Sen bana bunu nasıl yaptın, Güneş? Sen beni hiç mi sevmedin?"

Güneş, kızaran kolunu tutup bakışlarını Yankı'ya kaldırdı. "Sevmedim. Sevemedim." dedi, tüm soğukkanlılığıyla.

Yankı yenilgiyle geriye doğru bir adım attı. Sonra toparlanıp Güneş'i kollarından yakaladığı gibi adeta duvara yapıştırdı.

"Nehir benim kızım mı?" diye sordu, Yankı. Sesi titremişti.

Güneş sırtının duvara geçmesiyle bir anlığına gözlerini yumup açtı.

Nehir, Yankı'nın kızı mıydı?"

Kalbinize dokunması ümidiyle...

Lütfen, yorumlarınızı ve beğenilerinizi esirgemeyin.

☆Sağlıkla kalın.

Gece ve YankıWhere stories live. Discover now