2.BÖLÜM

124 72 107
                                    

Savaş'a baktığımda Ozan'a ölümcül bakışlar atıyordu. Sonra Ozan'ın ne dediğini düşünmeye b... BİR DAKKA NE!?

Savaş: Nerden tanıyorsun?

Melis: Geçen sene lise son olduğunuzdan ama siz nerden tanıyorsunuz?

Dedim Ozan ve Tuğçe'ye bakarak.

Ozan: E Savaş Selin'i seviyordu ya ondan.

Selin: Melis'i nerden tanıyorsunuz o zaman?

Tuğçe: Çağrı'dan tanıyoruz tabiki nerden tanicaz başka.

Dedi hiç değişmemiş soğuk haliyle. Hiçbir şey demedim daha fazla. Konuşmadım, sustum sadece. Duymak istemediğim kişinin adını söylemişti. Bir dakika ya ne demek ondan dolayı tanıyoruz. Benim onunla hiçbir alakam yoktu ki. Burdan hemen uzaklaşmam lazım. Onlar konuşurken dikkat çekmeden kuzenime beni aramasını söyledim. Bir-iki dakika konuşmalarını dinledikten sonra telefonum çaldı. Doğal olarak bana baktılar. Çok bekletmemek için telefonu açıp konuşmaya başladım. Konuşmam bittikten sonra bana merakla bakan dörtlüye dönüp konuşmaya başladım.

Melis: Kusura bakmayın benim gitmem lazım.

Selin: Hayırdır, bir sorun mu var?

Melis: Hayır bir sorun yok. Biriyle buluşucam da.

Nedense o an bunu demek geldi içimden. Onlara baktığımda Ozan ve Savaş, Tuğçe'ye kaş-göz işareti yapıyorlardı. Kesin birşey karıştıyor bunlar.

Tuğçe: Sevgilinle mı buluşucaksın?

Dedi hafif bir tebessümle.

Melis: Hayır, benim sevgilim yok. Iııı... şey ben kalksam sorun olmaz demi?

Selin: Yok olmaz canım sorun değil.

Dedi bana gülümseyerek. Bende ona gülümseyip diğerlerine döndüm.

Melis: Görüşürüz.

Herkes görüşürüz dedikten sonra masadan kalkıp AVM'den çıktım. Otobüse binmek istemediğim için yürüyordum. En azından sakince düşünmemi sağlıyordu. Yol boyu düşündüm. Ozan ve Savaş neden bu soruyu sordurttu ki? Neden erkek arkadaşım olup olmadığını merak etmişlerdi? Yoksa, ona mı söylicekler? İyi de onlar hala görüşüyorlar mı?Salak mısın Melis tabiki konuşuyorlardır. Her nolursa olsun onlar asla ayrılmazlar. Off!! Ben gerçekten gerizekalıyım yaaa. Neden sevgilim yok dedim ki. Kesin gidip söylicekler şimdi. Bı dakka ya! Ona ne ki benden. Ona ne sevgilimin olup olmamasından. O benim hiçbir şeyim. Annem değil, babam değil, kardeşim değil, sevgilim... değil. Buna hakkı yoktu o yüzden. Hafif çiseleyen yağmurla birlikte yürürken yağmur hızını arttırmaya başladı. Sanki geçmişi hatırlatmak istiyordu bize.

1 Yıl Önce -Kesit-

"Kanka, Çağrı ciddi ciddi sana bakıyor.
Saçmalama Selin! Diğer kızlar gibi ona yüz vermedim diye bu hareketleri. Kim bilir şuan kaç kişiyle sevgili.
Bilip bilmeden çocuğun günahını alıyorsun Melis.
Kapatalım artık bu konuyu."

Günümüz

Ne kadar hatırlamak istemesem de yağmurun hızı ve o muhteşem toprak kokusu beni geçmişe sürüklemişti. Onu çok bekledim. En başta bende anlamadım onu sevmiyorken neden onu bekliyordum ya da ümitliydim anlam veremiyordum asla buna. 8 ay çok uzun bir süreyken bir kere bile gelmedi, konuşmadı. Ben o zamanlar çok sabırlıydım. Ama bu sabrım bir yere kadar tabi ki.
...

Kaç saattir yürüyordum bilmiyordum ama yürümek gerçekten de iyi gelmişti. İnsana bütün dertlerini unutturuyordu. Aklında hiçbirsey kalmıyor. Sen, senin dertlerini alan bir gökyüzü ve içini huzurla kaplayan müziklerin. İnsan başka ne isteyebilirdi ki. Ben böyle düşünürken birisi tam önümde durdu.  Kafamı kaldırıp baktığımda bu kişi Kerem'di.

Kerem: Neden üzgünsün.

Melis: Üzgün olduğumu nerden çıkardın.

Kerem: Melis ben salak değilim. Basbaya üzgünsün işte.

Melis: ...

Kerem: Gel şurdaki sahile gidelim. Belki anlatmak istersin.

Melis: İyi, tamam.

Dedim ve beraber sahile doğru yürümeye başladık. Kerem ordaki banklara yöneldiği sırada bende kumların üzerine oturmuş bir şekilde denizi izliyordum. Kerem'in konuşmasıyla ona dönüp baktım.

Kerem: Orda mı oturucaksın?

Melis: Evet. Daha güzel.

Kerem: O zaman bende geliyorum.

Dedi ve gelip yanıma oturdu. Uzun bir süre konusmadık, sadece denizi izledik öylece. Sonra Kerem bana bakarak konuşmaya başladı.

Kerem: Biliyor musun? Okulda gördüğüm senle şuan ki sen aynı kişi değilsiniz. Daha 3 saat oldu sadece. Bu kadar kısa sürede nolduda bu haldesin. Okulda hep gülen kız nerde şuan?

Melis: İnsanların gerçek kimliğini asla bilemezsin Kerem. Bugün iyi birisindir yarın kötü. Bugün arkadaş olmuşsundur yarın düşman. Bugün mutlusundur yarın üzgün. İnsanların içi ve dışı aynı değildir.

Kerem: Evet haklısın ama eğer mutlu, huzurlu bir hayat istiyorsan bunu birilerine anlatmalısın. Bana anlatmak zorunda değilsin çünkü beni daha yeni tanıdın. Ama illaki Selin'e veya seni daima dinleyecek birilerine derdini, üzüntünü, sıkıntını anlat. Sessiz kalma.

Melis: Duymak istemediğin birşeyi duyarsan eğer ne tepki verirsin.

Kerem: Bunu daha önce düşünmemiştim. Ama asıl konu bunu hangi hisle söylüyorsun. Nefret mi? Tiksinme mi? Mutluluk mu? S-sevgi mi?

Melis: Bilmiyorum. Bildiğim tek şey sevgi olmadığı.

Nedense Kerem bu dediğime sevinmişe benziyordu.

Melis: Noldu çok mu hoşuna gitti;)

Kerem: H-hayır ne alakası var. Hem niye sevinim ki çok saçma. Hah!

Melis: Hahahaha tamam tamam şaka yaptım, sadece sakin ol.

Kerem: Ha, ha ve ha cidden komikmiş.

Göz devirerek demişti bunu. Allah'ım çok komik surat ifadesi. Gülmemi bastırmaya çalışarak konuştum.

Melis: Tamam tamam sustum.

Diyip ağzıma yalandan bir fermuar çektim.

Kerem: ...

Karmakarışık HayatWhere stories live. Discover now