18.BÖLÜM

5.2K 578 453
                                    


Birileri - Ultrapop

Femrez - İz

Bol bol yorum yapmayı unutmayın lütfen.
Hedefimiz yine 1k olsun mu:)
(Bu 1k yorum sınır değil.)

Keyifli bölümler!

Sabah gözlerimi açtığımda güneş çoktan doğmuştu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Sabah gözlerimi açtığımda güneş çoktan doğmuştu.

Yatakta oturur pozisyona geldikten sonra birkaç saniye boyunca gözlerimi ovuşturdum. Genelde ilk gittiğim yerlere alışana kadar yabancılık çeker ve ilk gece rahat uyuyamazdım. Bu gece de öyle olmuştu. Sürekli uykuyla uyanıklık arasında sıkışık kalmıştım bu yüzden uykumu almış hissetmiyordum kendimi.

Gece Kıvanç yanıma mı gelmişti yoksa ben hayal mi görmüştüm bilmiyordum. Bunu öğrenmek için yapacak bir şeyim de yoktu. Sonuçta yanına gidip gece yanıma mı geldin diye soramazdım. Hoş, bendeki bu delilik var olduğu sürece bunu yapmayacağımdan emin olamıyordum ama, neyse...

Ellerimi gözlerimden çektikten sonra birkaç saniye boyunca hayatı sorguladığım evreye girmiştim. Hayatımı çok boşlamıştım. Okulumu dondurduğum için tamamen boş, vasıfsız birine dönüşmüştüm birden. Annem ve babam neler yapıyordu hiçbir fikrim yoktu. Peki ya Ahu? Tüm bunlar başlamadan önce bizim birbirimizden başka kimsemiz yoktu. Ben annesi ve babası olan ama yalnız bırakılandım, o tamamen terk edilendi. Uzunca yıllar birbirimizin her anlamda en yakınıydık. Şimdi ondan çok uzaklaşmış gibiydim. Bu korkunçtu. Onu kaybetme fikri beni nefessiz bırakacak kadar büyük bir dert yığınının içine atıyordu. Kesinlikle İstanbul'a döndüğümde onunla uzunca bir vakit geçirmeliydim.

Benim en azından Kıvanç'ım vardı. Dur. En azından Kıvanç yanımdaydı. Bu iyelik eki nereden çıktı düşünmek istemiyor ve usulca yataktan kalkmayı tercih ediyordum.

Bakışlarım duvarda asılı duran, saate kaydı. Saatin görünüşü hoşuma gitmişti. Eski bir saatti ama evi çok nostajik göstermişti.

Saat sekiz buçuktu. Gece pek rahat uyuyamama rağmen erken uyanmıştım. Bu benim için ultra garip bir şeydi ancak olduğum yer yabancı geldiği için buna da pek şaşırmamam gerekirdi.

"Sence uyanmış mıdır?" Kapının önünden fısıltılı bir ses geldiğinde tüm düşüncelerim dağılmış ve yeniden gerçek dünyaya geçiş yapabilmiştim. Bu minik ses tabii ki Elçin'e aitti.

"Bilmem." Onun gibi fısıldayan ancak sesi kalın olduğu için daha yüksek duyulan bir sesle kalbim birden anormal bir atış hızına geçiş yapmıştı. Sesini duymak bile heyecanlanmama neden oluyordu. "Bence içeriye dalıp onu uyandırabiliriz," diye devam etti Kıvanç aynı muzipliğiyle.

"Saçmalama dayı," diye azarladı Elçin onu. "Operasyona mı dalıyorsun sanki? Oldu olacak kaldır ellerini polis de." Gülmemek için kendimi sıkarken parmaklarımla dudaklarımı kapattım ve yataktan kalkarak yavaş adımlarla kapıya doğru ilerlemeye başladım.

ÇALMA DELİLİĞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin