Her Şeyden Habersiz -Tamamlandı-

28. Boş ver

Derin Kevin geri çekildiğinde afallamış bir şekilde Kevin'a bakıyordu. Daha önce hiç böyle öpülmemişti sanki dudakları. Bir şey vardı. Tarif edemediği tarif etmeye çalışsa susup kalacağı bir şey. Öylesine tanıdık ve öylesine yabancı...  Usulca kalbine sızan bir şey vardı sanki. Ryan onu hiç bu kadar derinine işler bir şekilde öpmemişti. Kevin'ın öpüşü sanki ruhunun derinliklerine değmişti. Daha önce Ryan'dan başka bir adamla öpüşmediği için şimdi çok garip gelmişti bu hissettiği. Kevin'a bakarken onun bu kadar etkilenmediğini düşünerek hüzünlendi. Kim bilir ne kadınlarla öpüşmüştü? Bunu düşünmek birden içinde kıskançlık duygusunu doğurmuştu. Yine saçmalıyordu. Bu evliliğin sadece çocuklar için olduğunu kendine daha sık hatırlatsa çok iyi olurdu. Hem de çok iyi olurdu. 

Pamir yanlarına geldiğinde Kevin oğlunu kucağına aldı. Derin oğlunun yanağına bir öpücük kondururken onun hayatındaki en büyük mucize olduğunu düşünüyordu ve ikinci büyük mucizeyi arkasından sürüklemişti. Evlenmişti. Çocukken hayali olan gelinliği giymişti sonunda. Hep çocuğunun babasıyla evli olmayı istemişti ve bu şimdi gerçekleşmişti. Derin kocasına kaçamak bir bakış attıktan sonra ne yapacağını bilmediğini düşündü.

Kevin "Hadi gidelim." dediğinde Derin anlamamış bir şekilde bakıyordu. "Gidelim?"

"Önce eve gidelim mi üstünü değiştir. Sonra da ailemin yanına gidip evlendiğimizi söyleriz." Derin başını salladı. Belki de bu güzel gelinlikle biraz daha zaman geçirmek istiyordu. Sonuçta kaç kere gelinlik giyme şansı oluyordu ki bir kadının?  Az önce ne demişti? Onun ailesinin evine mi gideceklerdi? Nedense birden heyecanlanmıştı. Daha önce Kevin'ın ailesinin evine gitmek istemiyordu. Çünkü oğlunu almak isteyen canavarlar gibi görünüyordu gözüne. Şimdi ise ne olacağını kestiremiyordu. Stresin verdiği etkiyle karnı mı ağrımaya başlamıştı yoksa? Bugün çok fazla şeyi aynı anda yaşamamış mıydı?

Yolda sessizce giderlerken Pamir "Ben ne zaman damat olcam?" diye sordu.

Oğlunun damatlık giymiş hali gözünün önüne gelince Derin gülümsedi. Çok yakışıklı bir damat olacaktı. Hayali bile öyle güzeldi ki...  "Bir kadını çok sevdiğinde." dedikten sonra birden sustu. Aslında bunu söylerken bir şey ima etmeye çalışmıyordu. Kevin'ın ona aşık olmadığını biliyordu. Yine de pot kırdığını düşünerek dudağını ısırdı. Söylememesi gereken bir şey söylemiş gibi hissetmişti birden.

Pamir "Babam seni çok seviyooo" dedikten sonra kıkırdayınca Derin utandığını hissetti. Koltuğun içinde küçücük olmuştu sanki. Kevin'in ona baktığını hissettiğinde başını pencereye çevirip dışarıyı seyrediyormuş gibi yaptı. Ne kadar da salaktı. Yolun geri kalan kısmı neyse ki sessiz geçmişti. Derin hemen arabadan çıkıp evine ilerledi. Kevin "Geleyim mi?" diye seslendi arkasından. Derin başını iki yana salladı. "Gerek yok." dedikten sonra arkasına bile bakmadan koşar adımlarla oradan uzaklaştı. 

***

Kevin bir süre yeni evlendiği kadının arkasından dalgın dalgın baktı. Evliliği aşkı taçlandırmak olarak görüyordu o da. Onun gibi düşünen bir kadınla evlenmişti sonunda. Ama bunun geleceğini kestiremiyordu. Bu da canını sıkıyordu. Arabaya bindiğinde Pamir burnuna dokunarak "burnum" dediğinde ona gülümsedi. 

"Damat mı olmak istiyorsun sen?" diyerek oğlunun burnunu sıktığında Pamir kahkaha attı. 

"Senin gibi olcaaam."

Kevin oğluna göz kırptı. "Sen benden daha yakışıklı olacaksın."

"Sen annemi seviyor?"

Kevin bu soruyla karşı karşıya kalınca birden afalladı. Cevap verse oğlunun her şeyi herkese anlatma özelliği vardı. Onun yerine "Müzik açalım mı?" diye sordu. Cevap gelmeden müziği açmıştı bile.