-BÖLÜM 74 Final 1-

449 26 40
                                    

Film devam ederken Hiroshi başını omzuma koydu. Uykusu var gibiydi.

-Hiroshi uykun mu var, dedim fısıldayarak.

-Yoo.

Aldırış etmemeye çalışarak filmi izlemeye başladım. Hiroshi ne kadar uykum yok dese de uyuya kalmıştı.

---

Sonunda film bittiğinde evlerimize yürümeye başladık. Hiroshi esnedikçe gözlerinden yaşlar akıyordu. Herkese iyi geceler diliyerek eve girdik. O kadar uykum gelmişti ki direk odama çıkıp yatağa girdim. Yarı uyanık bir şekilde gözümün önünde görüntüler oluşmaya başladı. Gözümün önüne gelen kişi Hiroshi'ydi. Tatlı tatlı gülümsüyordu karşımda. Sonra görüntü dağılmaya, yok olmaya başladı. Başka bir görüntü daha belirdi. Eski bir televizyon görüntüsü gibiydi. Titrek ve bulanık. Görüntü düzelirken ailem belirdi. Anne ve babam kavga ediyordu. O kadar çok bağırıyorlardı ki birbirlerinden nefret ettiklerini düşünmeden edemedim. Abim bir köşeye çekilmiş onları dinliyordu. Sonra beni fark etti. Bana yaklaşırken görüntü titreyerek kayboldu. Sonraki görüntü mezarlıktı. Annem, babam ve abimin isimleri mezar taşlarının üzerinde yazılıydı. Kendimi zorlayarak yataktan kalktım. Kan ter içinde kalmıştım. Çoktan sabah olmuştu ve aşağıdan anne ve babamın sesleri geliyordu. Yataktan kalkarak aşağı indim. Kavga ediyorlardı. Gözlerim dehşetle açıldı. Rüyamda gördüğüm ile şu an gerçekleşen aynıydı. Abim bir köşede bekliyordu. Şimdi beni fark etti ve yanıma geldi.

-Okul için hazırlan.

Söylediğini yaparak giyinmek için yukarı çıktım. Bağırma sesleri eşliğinde giyindim ve kendimi sokak kapısının önüne attım.

-----

Okula vardığımda etrafı bir sessizlik ve hüzün kaplamıştı. Okul binasına girdiğimde her sabah benden önce gelen ve beni şakaları ile karşılayan o kişi yoktu. Hiroshi. Hiroshi'nin tanıdığım arkadaşları, gözleri kıpkırmızı olmuş, etrafa boş gözlerle bakıyorlardı. Winona'yı görür görmez yanına koştum.

-Herkesin nesi var?

Onunda gözleri kızarmış, altları mosmor olmuştu.

-Trafik kazası.

-Trafik kazası mı? K-kim trafik kazası geçirdi?!

Hıçkırıkları konuşmasını engellerken elini omzuma koydu.

-H-hiro-

-H-hiroshi?!

Acıyla kafasını salladı. Beynim ters dönmüş gibi hissetmiştim. Rüyam gerçek olmuştu. Hiroshi gitmişti. Ailem kavga ediyordu. Öyleyse sırada ailemin ölümü vardı. Koşarak okul kapısından dışarı çıktım. Göz yaşlarım etrafı görmemi zorlaştırıyordu. Eve vardığımda kapısı kırılmıştı. Yavaşça içeri girdim. Salonda kimse yoktu. Fakat mutfak duvarları kırmızı ile boyamamamıza rağmen kırmızıydı. Yerde anne ve babamın cesetleri vardı. Abim yoktu. Üst ksta abimin odasına daldım. Abimin odasında küçük bir balkon vardı ve o balkonun perdeleri hiç bir zaman kapanmazdı. Perdeler sımsıkı kapalıydı. Perdeleri açmaya ne kadar korksamda açtım. Abimin cesedi tavandan bir halatla asılıydı. Yanında bir not vardı. Not, kanla yazılmıştı.

Sıra sana geliyor Miya.

SU & BUZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin