Kızıl Gece 2'nin çıkış tarihini gelecek ay duyuracağım.
Keyifle okuyun.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Biran ve Efraim, aynı sahneyi beş kez baştan canlandırdı.
Tam beş kez.
Biran her seferinde daha kuvvetli vurdu.
Efraim her seferinde yerden kalkıp liderin karşısına dikildi ve her seferinde Diana rolüne daha fazla asıldı.
Görünüşte yaptıkları şey basit bir canlandırmaydı ancak içine girildiği zaman, Efraim'in suratına inen her darbe Perla için verilen bir ikazdı.
Her yeniden kalkış ise o ikaza tutulan bir başkaldırıydı.
Bu kez sonucu biliyordum; mağlup olan taraf lider Biran Nuh olacaktı.
Nitekim öyle de oldu. Efraim son seferde de yerinden kalktı. Nefesi daha belirgindi ve yanağındaki kızarıklık koyu tenine rağmen belli oluyordu. Yine de liderinin karşısına dikildi ve rolünü yaptı. Duraksadılar, her ikisi de.
Biran'ın son kez kalkan eli son kez inmedi. Mutfağı işaret etti ve doğrudan Perla'ya baktı. "Ertesi gün onu kapalı bir gözle görmek istemiyorsan buz getir."
Perla bunu bekliyormuş gibi hızla yerinden kalktı ve mutfağa gitti. Saniyeler sonra elinde bir poşet buzla geri döndü ve poşeti Efraim'in yanağına tuttu.
Liderin gözü bu kez Mestan'a takıldı. Mestan'ın oturduğu koltuğa gömülmek istermiş gibi bir hali vardı.
"Mestan, seninle oynamadım, diye darılmazsın umarım."
Mestan sopa yutmuş gibi dikeldi. "Asla. Zaten ben... Ben sıramı savdım. Bir tek Rozelin olmadım. Rozelin ol, dersen olurum." Suratını astı . "Diana olmayı hiç sevmedim."
"Rozelin olmak? Benimle oynayıp Rozelin mi olmak istiyorsun?"
Biran'ın kalkan sol kaşı Mestan'ı panikletti. "Yani sana karşı değil. Tabii değil. Efraim'e karşı dedim ben."
Biran'ın yüzünde bıyık altı bir tebessüm vardı. "Güzel." Ağır adımlarla Efraim'e doğru yürüyüp yanına oturdu. "Naber, çakma Diana?"
Efraim, buzu yüzünden kıpırdatmadan boşluğa bakıyordu. "İyiyim, lider."
