Nefes nefese kalmış bir şekilde uyandım.
SİKTİR.
Bir anda kapım açıldı ve abim kafasını içeri uzattı
"Hala boğulmadıysan kahvaltı hazır." hızlıca yorganları teperek açtım
"HAYIR HAYIR HAYIR!" koşarak kızların odalarına gittim ama ikisi de yoktu. Merdivenin son basamağına geldiğimde ayağım öbürüne dolandı ve yüzüstü yere kapaklandım. Biri beni kolumdan tutup kaldırdığında Harry'nin o eblek suratıyla karşılaşmıştım. Korkuyla suratına doğru bağırdım ve acıyan bileğimi umursamadan kendimi iğrenç yumurtayı çırpan Blair'in ve masaya krepleri koyan Pepper'ın yanına attım
"Sikiyim,rüyamda Harry beni öpüyordu ve her şey aynı şu an gibiydi!" Blair gözlerini devirdi
"Rüyanda da çocuğa öcü görmüş gibi bağırıyor muydun?" Pepper güldü ve "Yoksa o öpüştükten sonra mıydı? Bilirsin.." diye ekleyip elini yanağına götürdü ve yanağını diliyle ittirdi.
"İğrençsin." tezgaha çıktığımda bize tuhaf tuhaf bakan Harry'i gördüm. Kafamı "ne" dercesine salladım. Bana bakıp kollarını iki yana kaldırdı.
Gerizekalı
***
Koltukta yatıp Michael'la balon vurmaca oynayan Harry'i ayağımla ittim
"NE?"
"Bilmem. Çok huzurluydun." Michael bize bakıp kafasını salladı ve tuvalete gitti. Bense patlamış mısırı ağzıma atıp gevşek gevşek çiğnedim. Tanrım. Neden böyle yaptım? Bakın size yemin ederim bu hareketi yapmayı planlamamıştım sadece beynim onun yanındayken istemsizce uzuvlarıma emir veriyor ve onlar da bunu uyguluyormuş gibiydi. Ayağımdan tutup beni yere çekti ve göbeğime koyduğum mısır yere saçıldı
"BUNLARI AĞZINLA ELEKTRİK SÜPÜRGESİ GİBİ TEMİZLEYECEKSİN STYLES!" dizlerinin üstüne çöktü
"Öyle mi?!" avcuna yerden fazlaca mısır doldurup bir eliyle beni sıkıca tuttu ve diğer eliyle mısırları ağzıma tıkıp elini dudaklarımın üstüne sıkıca koydu.
"Çiğne!" kafamı sağa sola salladım ve kurtulmaya çalıştım
"Çiğne dedim!" ağzımdakileri çiğniyormuş gibi yaptığımda gülümsedi
"Yut şimdi"
siktir.
bacaklarım,kapanın bu size bir çağrı değil.
hormonlarım merhaba ancak gitmeniz gerekiyor.
şu an değil.
Yalandan yutma sesi çıkarttığımda elini çektiği gibi bütün ağzımdakileri mısır kasesine geri tükürdüm
"Sözümü dinlemedin yani?" tanrım... hayır lütfen acı bana
"Luke bu halılarda en son 3 haftalık mac n cheese kırıntıları bulmuştu.Eğer onları yeseydim ne olurdu biliyor musun sen?!" güldü ve yerdeki diğerlerini toplamaya başladı. Hepsini toplayıp masaya koyduğumda Michael içeri girdi
"Mısırları yemiyor musun?" Harry'le birbirimize bakıp sırıttık
"Çok yağlı geldi." Michael küçümserce sırıttı
"Kızlar." avcuna mısırların neredeyse yarısını doldurup ağzına attığında kendimi Harry'nin üstüne atmış gülmekten ağlıyordum.
"İki orospu çocuğu neye gülüyorsunuz?" Michael ağzındakileri zorlukla yutup konuştu.
"Hiiç." aynı anda konuşup omuz silktik. Mutfaktan kahvemin olduğunu belli eden ses geldiğinde kalkıp kupama kahvemi doldurdum ve küllüklerden birini alıp balkona geçtim. Sigaramı yaktığım sırada Harry içeri girdi
"Michael tabağın yarısında." gülerken boğazıma kaçan duman yüzünden Harry sırtıma vurdu
"Anlaması zaman alacak." güldü ve yanımda dikilip sigarasını yaktı. Tanrım ağzım tam olarak...
toparla kendini Cordelia! Sadece bir rüya. Oldukça çılgın bir rüya. Sigarasının dumanını üfledi ve konuştu
"Rüyan çok ilginçmiş."
SİKTİR
"E-evet,Harry adında lise arkadaşım hakkında." kaşlarını kaldırıp güldü
"Çok yakışıklı biri olsa gerek." sigaramdan bir nefes çekip kafamı salladım
"Yaa." eliyle çenemi tutup kaldırdı
"Belki rüyaların gerçeğe döndüğünde nasıl hissettirdiğini bilmek istersin diye düşünmüştüm." yutkundum
"Seninle öpüşeceğime salondaki halıyla öpüşürüm." sırıttı
"Çok büyük konuşuyorsun güzelim." yüzünü iyice benim hizama getirdiğinde gözlerimi kapadım. Tam dudakları dudaklarıma değecekti ki içeriden bir çığlık koptu
"BU MISIRIN NEDEN CALUM'UN ÇORAPLARI GİBİ TADI VAR?!"
YOU ARE READING
HOME
Fanfiction"Şu siktiğimin 3 ayında,sen benim evim olmuştun Harry." telefonun öbür ucundan titrek sesi yükseldi "Sen de ben-" "Artık yalan söylemene gerek yok."burnunu çekti, ağlıyor muydu? "Özür dilerim." "Dileme." dile "Üzgünüm" "Olma" ol "Seni hala seviy...
