good morning starshine! the earth says hello!

11 0 0
                                    

Sabah kalktığımda içimde mide bulantısını andıran bir şey vardı. Hızlıca Pepper'ın odasına koştum
"Harry beni hamile bırakmış olamaz değil mi?" yastığının birini bana fırlattı
"Siktir git Delia." oflayarak odadan çıkıp banyoya girdim. Bu his de neydi? Hızlıca duş aldıktan sonra çıkıp üstümü giyindim.
"Ugh böyle de simsiyah oldu." kombinime baktım. Simsiyah giyinmekten nefret ederdim. Renk katması için yeşil ceketimi aldım ve mutfaktan kahvemi de alıp yola koyuldum. Metrodan çıktığım gibi Harry'nin suratını görmem bir olmuştu
"Günaydın starışığı! Dünya merhaba diyor!" onu ittirdim
"Hem benim hem de Johnny Depp'in intihar sebebi olacaksın." gözlerini devirdi
"Sabah sabah bu kadar enerjik olma lütfen." gülümsedim
"Aynısı sana gidiyor genç adam!" kahvemi elimden alıp dikti
"Onu imha edebilirsin." güldü.
"Bu arada akşamki yemekten haberin yok mu? Neden burdasın?" durdum
"Ne yemeği salak?" kaşlarını çattı
"Oyunun sponsorlarıyla yemek var. Prova yok yani bugün. Liam mesaj atmamış mıydı?"
"Aaaa o Liam'in numarası mıydı? Gizli hat alıp beni işletmeye çalışıyorsun sanmıştım." şok içinde gözlerini açtı
"Sen delirmişsin." gözlerimi devirdim
"Senin ne işin var burada madem prova yok? Yoksa yine sapıklığın tuttu da beni mi takip ediyorsun?"
"Hı-hı evet. Yalnız dikkat et telefonunu uçak moduna alinca gps uygulaması da kapanıyor,yapma öyle şeyler." sırıttım
"Şu binada oturuyorum." eliyle karşı kaldırımı gösterdi "Niall'la metro çıkışında buluşacaktık o sırada sen geldin." tek kaşımı kaldırdım
"Yani beni takip etmiyorsun?"
"Biraz daha zorlasan takip etmemi istiyorsun sanacağım." omuz silktim
"Sadece 911'i ararken yüzündeki sıçma sanatını görmek için." ikimiz de sahte sırıtmalarımızla dururken bir anda Niall ortamıza fırladı. Oyundaki gibi gerçek hayatta da Harry'nin en yakın arkadaşlarından biriydi. Bahsettiklerine göre içinde reji yönetmenimiz Liam Payne'in de olduğu 5 kişilik bir arkadaş grupları varmış. Henüz kalan ikisiyle tanışmamış olsam da Harry'den daha zeki olduklarına yemin edebilirdim. Çünkü,bilirsiniz dünya popülasyonunun %95'i ondan daha zeki.
"Bir gün ayrı kalınca komaya mi giriyorsunuz?" Niall uykudan beş dakika önce uyanmış gözleri ve sahteliği 500 metre öteden belli olan neşesiyle tam bir akşamdan kalmaydı.
"Günaydın,Kazanova." Niall gülüp kahvemi elimden aldı ve neredeyse tek dikişte bitirdi
"Hah, Kazanova,aynen. ALDATILDIM amınakoyayım. Hangi Kazanova aldatılır?!" metro çıkışının ortasında neredeyse kükrediğinden insanlar dönüp bize bakıyordu.
"Kalbı kırık iğrenç bir ergene dönüşürse uzarım. Senin en yakın arkadaşın." Harry'e doğru eğilmiştim. Sırıtıp beni itti
"İzle ve öğren çaylak." kolunu,artık kahvemle bütünleşmiş Niall'in omzuna koydu
"Dostum,neden bizim çocuklara da haber verip Cordelia'nın evine gitmiyoruz? Hem o bir kadin ve evinde onun gibi iki tane daha var. Eminim Heather'ı nasıl geri alacağınla ilgili bir şeyler çözebiliriz." bana dönüp kendini beğenmiş bir sırıtma yaptığında kafasına vurdum
"Onun gibi iki tane daha var mı? Neyiz biz barınakta bulduğun köpek yavruları mı?" saçlarımı okşadı
"Hiç öyle der miyim hayatım? Hem köpek yavruları tatlıdır. Senden olsa olsa artık büyümüş Alman Kurdu falan olur." tam onu öldürmeye hazırlanıyordum ki Niall kızarmış gözleriyle bana döndü
"Gerçekten yardımcı olur musun Cordelia? En azından akşamki yemeği atlatmak için biraz mutlu olmak istiyorum." derin bir nefes alıp kafa salladım.
"Peki,peki arkadaşlarım da gelebilir mi!" çocuk gibi heyecanla telefonuna sarılıp merdivenlere yöneldiğinde göz devirip sırtına vurdum
"Gelsinler. Ama odanı dağıtmayacağınıza ve arkadaşın gittikten sonra ödevlerini yapacağına söz ver." anlamaz gözlerle baktı
"Çağır demek istedi." Harry açıklamayı yaptığında Niall hemen eski neşesine bürünüp arkadaşlarını aradı.
"Zorbasın." kulağıma eğildiğinde tenime değen nefesiyle irkildim
"İltifatların,Styles. Beni öldürüyor."

HOMEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin