44. Bölüm

155 11 15
                                    

               • BAYAN AYKIRI •
                      Mahi Nehar




Keyifli okumalar!




BÖLÜM 44: AŞKA DÜŞÜŞ





Gözlerim kapalı bir şekilde etrafımda yükselen seslerin rahatsız edici gürültüsü, hayat enerjimi sömürmeye başlamıştı çoktan. Şu saatten sonra yaşam enerjisi, mutluluk, heves ve heyecan diye hiçbir şey kalmadı ben de. Ruh emiciler görse, kesin es geçerler beni o derece. Göz devirme...

"Neden hâlâ uyanmadı Leyla?" diye soran İpek'in kırgın çıkan sesi kulaklarımı tırmalıyordu sanki. "Tenine bakar mısınız, nasıl da bembeyaz kesilmiş!" Ulan, yoksa ben hakkın rahmetine mi kavuşmuştum gerçekten? Her şey bir rüya mıydı? İmdat...

Selin, "Birazdan uyanır. Artık ağlamana bir son verir misin lütfen İpek?" dedi otoriter bir sesle. "Leyla bu halini görse, ağladığın her saniye için dünyayı yok etme planları içerisine girişirdi kesin." Yaşadığıma dair henüz sevinememişken, Çeyrek milyarderim mi ağlıyordu? Ulan Eros, yoksa sen mi bir şey yaptın!

"Bence İpek'ten önce senin sakin olman gerekiyor Selin." diye söylenen bu sefer de Pelin olmuştu. "Kız çok korktu baksana. Üzerine gitme sen de tıpkı Leyla'nın yaptığı gibi." Ulan bu Baytar bana laf yetiştirip çemkirmekten başka bir şey yapmaz mı be! Görürsün sen şimdi...

"Hasta bir kızın ardından konuşmaya utanmıyor musun sen Baytar!" diye kükremiştim adeta. "Hele dediğin şeye bak? Bir de bana dersiniz sakin ol Leyla diye. Bu şartlar altında sakin olmamı falan beklemeyin benden lan!"

Pelin bana bakar bakmaz iyice bir göz devirip, "Numara yaptığını biliyordum Leyla. Aklımızı yeterince aldın zaten. Artık kalksan iyi edersin." dedi. Külyutmaz bir Baytar yapmışlar millet. Duyanlara, duymayanlara...

"Numara yapan kim kızım?" dedim etrafına bakmaya devam ettiğimde. Yaman ortalıkta yoktu ve benim daha fazla utanmama gerek kalmıyordu artık. Oh, be...

Selin, "Yaman'a bakınıyorsan o kafeteryaya indi Leyla. Daha doğrusu, Doruk onu zorla çıkardı buradan." demişti yüzüne çöken korkunun izleri hâlâ belirgin bir haldeyken. "O yüzden uyuma numarası yapmayı bırak."

"Sizden de bir şey kaçmıyor he." dediğimde, İpek'in ne kadar ağladığı kızaran gözlerinden belliydi. Evet, hasta olmuştum ve yüksek ateşten dolayı hastaneye getirilmiştim. Hem de Yamanın sırtında! Düşüncesi bile yanaklarımın ateş basmasına sebep oluyordu. Ay, yine ateşim kalkamasa iyi he!

"İyi misin Leyla?" diye sormuştu şefkatle bakan Uğur böceğim. "Beni çok korkuttun."

"Domuz gibi görünüyor. Hiçbir şeyi yok, merak etme İpek." diye söze dalmıştı yeniden Pelin. "Artık rahatla biraz sen de." Kaynanam böyle bir karaktere sahip olursa, ona bomba bağlayıp havaya bırakırdım yakan top diye millet. Göz devirme...

"Bana bak Baytar bozuntusu," dediğimde işaret parmağımı ona doğru kaldırmıştım. "İstersen daha fazla bulaşma bana ha, ne dersin?"

"Sana bulaşmak mı? Bu daha ne ki? Kendine geldiğine göre artık neler olduğunu bize anlatacak mısın? Çünkü söyleyeceğin şeylere göre, sana musallat olup olmamayı düşüneceğim." diye beklentiyle bakmıştı yüzüme.

"Neyi anlatacağım ben? Ne diyorsun sen yine Pelin?"

Selin, "Yaman'ın sana olan ilgisini tabii ki." dediğinde yüzüne fillerin atası, Platybelodon gibi ağzı açık bir şekilde bakıyordum.

BAYAN AYKIRI [TAMAMLANDI]Where stories live. Discover now