Did I Something Bad x vmin

24. Bölüm

Jin'den

Arabadan inmiştik. Artık kaybedecek hiçbir şeyimiz yoktu. Hoseok'u oradan kurtaracaktık. Jimin'de güvendeydi hem. Burada Jungkook'a bir şey yapamazlardı. Abisi korurdu onu. Tae Suga ve Rm kendilerini zaten korurlar. Beni de Rm korur. 

Rm bana döndü. 

"Sakın yanımdan ayrılmıyorsun." dedi. Kafamı olumlu bir ifadeyle salladım. En korktuğum şey onunla yüzleşememekti. Ya ben onunla yüzleşemeden o hayatımdan giderse. Ya ben ona sahip olamadan benden giderse. Ya o günün gerçek sebebini öğrenemezsem. 

"Şimdi planı anlatıyorum. Suga, ben ve Jungkook birlikte içeriye gireceğiz. Siz ise dışarıda bekleyeceksiniz. Dışarıdan gelen saldırılara karşı koruyacaksınız bizi. Anladınız mı?" dedi Tae. Kafamızı salladık. Tae bizi rahatlatmak istermiş gibi gülümsedi. "Merak etmeyin hiçbir şey olmayacak. Sizleri seviyorum. Seni bile seviyorum şu an Jungkook." dedi ve güldü. Jungkook'ta ona gülümsemişti. "Birlikte kurtaracağız. Hiçbir şey olmayacak. Bu kurtarıştan sonra da herkes kendi yoluna gider. Herkes sevdiği ile olur. Özgür yaşar." dedi Tae. Bu dediklerine kendisi bile inanmıyordu sanki. 

"Olucağız tabi. Biz mutlu olacağız. Her şeyi biz başlatmadık mı? Biz bitireceğiz. Bu benim cezam. Ben yaptım her şeyi. Ben belli ettim. Burada bir şey olursa benim suçum." dedi Suga. 

"Bir şey olmayacak!" diye uyardı Tae. 

"Olmayacak tabi. Biz çıkacağız oradan. Çıkacağız. Yanımızda Hoseok'ta olacak. Hadi gidelim." dedi Jungkook. "Zaman kaybetmenin anlamı yok."

"Siz şu sağa doğru bakan duvarın arkasına geçin. Biz de içeri gireceğiz. Lütfen size bir şey olmasın. Eğer olursa Jimin'e bunu açıklayamam." dedi Tae. Burada bile Jimin'i düşünmesine gözümüzü devirdik. Tae'de gülümsedi. Ama Jungkook mutsuzdu. Normaldi. Hoseok anlayamamış olsa da ben Jungkook'un her zaman Jimin'e karşı olan sevgisini hissediyordum. Jungkook çok seviyordu. Bu olayda Jimin'in suçu yoktu. Jimin eğer sevmiyorsa sevmiyordu. Kimse ona zorla bir şey yaptıramazdı. Jimin Tae'ye aşık. Nokta. 

"Tamam kardeşim. Kendine iyi bak. Asıl tehlikede olan sizsiniz." dedi Rm. 

"Siz de kendinize iyi bakın. Hak-"

"Hiçbir şey olmayacak." diye uyardı Suga onları. 

"Doğru ama siz yine hakkınızı helal edin." dedi Tae. 

"Siz oradan çıktıktan sonra cevabınızı vereceğim." dedi Rm. Bu cevaba karşılık olarak Tae gözlerini devirdi. Ben de gülümsedim. 

"Hepinize hakkım helal olsun." dedim. Bizim de diye karşılık verdiler. Sonrasında üçü birlikte kapıya doğru yürüdü. Biz ise Rm ile duvara doğru ilerledik. Duvara yaslandık.

"Sonunda yalnız kalabildik." dedi Rm. Bunu sanki yıllardır bunu istiyormuş gibi söylemişti. 

"Son yalnız kaldığımızda pek iyi şeyler olmamıştı Rm." dedim alaycı bir ifadeyle. Yaz partisindeki sevişmemizden bahsediyordum. O gün bana içtikçe başka bakıyordu.Bunu anlamıştım ama pek yargılamamıştım. Deli gibi dans etmiştim o gün. Akşam yedi civarı bana yanaştığında kalakalmıştım. Birlikte dans etmeye başlamıştık. Kulağıma eğilip beni odasına çağırmıştı. Beni odaya çağırdığında hiç düşünmeden ilerledim. Benim de kafam pek yerinde değildi. Kapıyı açıp içeri girdiğimizde derdini gayet açık belli etmişti. Ona karşılık vermiştim. Bedenlerimizim birleşiminden doğan ateş. Vücudumda gezen dudakları, onun her nefes alışındaki bedenimin kıvrımı, hareketlerine karşılık veren sesim ile gece tamamlanıyordu. Tek gecelik ilişki hayatımda hiç yaşamamıştım. Ama ilk kez o gün tek gecelik olacağıma emindim. İşimiz bittikten sonra odadaki banyoya geçti. Ben de kalktım. Geldiğinde üzerimi giymiştim.