Onsuz Bir Hayat

172 138 425
                                    

Hikayeme bakanlar lütfen oy kullanmayı unutmayın⭐
Keyifli Okumalar!💐

Arın'sız geçen 2 hafta

Taksi evimin önünde durduğunda inmek istememiştim. Odama girmek. Onun dokunduğu yerlere dokunmak. Sanırım hazır değildim.
Taksicinin "hanımefendi geldik" demesiyle kendime gelip, tutan ücreti ödeyip inmiştim taksiden.

Beni bekleyemezdi sonuç olarak. Bahçeye giriş yaptığımda bankta birinin oturduğunu fark ettim. Yarı karanlık, yarı aydınlıkta seçmem biraz zor olmuştu ama Gülçin olduğunu görebilmiştim. Sessiz bir şekilde ağlıyordu. Hızlı adımlarla yanına gidip hemen yanına oturdum. Ellerimle saçlarını kulaklarının arkasına alarak.

"Ne bu hâl Gülçin" dememle sarılması bir olmuştu.
"Ben Taha'yı çok seviyorum Akgül, ben onsuz yapamıyorum, ben onsuz nefes alamıyorum" dediğinde içimde bir yerlerde benimde böyle bu halde olacağım aklıma gelmişti, yanmıştı içim.
"Ama istemiyorum dedin olmaz dedin Gülçin ne şimdi bu acı" dediğimde kızdığımı anlamış olacakki
"anlatıcam odana geçelim çok soğuk üşüyorum"
Gülçin'e dikkatli baktığımda titrediğini görebiliyordum, hemen koluna girip eve giriş yapmıştık.
"Sen odama çık ben birer kahve yapıp geliyorum, için ısınır biraz"

Gülçin odaya doğru giderken bende hemen mutfağa gidip kahve yapmaya başlamıştım. Birer nescafe yapıp yukarı çıkarken aklımda tek birşey vardı "Bana ne anlatacaktı?" yine benim bilmediğim birşeyler vardı, yine yeni bir bilgi öğrenecektim.
Yatağın üzerine çökmüş Gülçin'in eline kahveyi tutuşturup içmesini bekledim. Üzerimi değiştirmeyi bile akıl edemeyecek kadar yorgundum, hemen yatağın kenarına oturup kahvemi yudumlamaya başladım.

"Sen nereden geliyorsun çok güzel olmuşsun" derken zoraki gülümsemeye çalışıyordu.
"Boşver beni anlat şimdi sizin derdiniz ne?" diye sorup cevap vermesini bekledim.
Bir sigara yakıp birini bana uzatırken oflayarak elinden almıştım.
Ne kadar bekledim bilmiyorum ama en sonunda konuşunca içimden bir "oh" çekmiştim.
"Taha ile biz ayrılmadık bizi ayırdılar" iki kelime konuşup susunca
"kim?" der gibi Gülçin'in yüzüne bakıyordum oda inat gibi susuyor birşey söylemiyordu.
"Kim Gülçin kim?" dayanamayarak sormuştum soruyu.

"Alptuğ"
Buz kesilmiştim olduğum yerde.
Adını duymak bile ciğerlerime bıçak saplarken bunu yapmış olması tuhaftı, neden istesin ki böyle birşeyi?
"Alptuğ ne alaka?"
"Alptuğ'un seni aldattığını öğrendiğimiz gün, benim seni ayakkabı almaya zorladığım gündü, senden sonra çok kez konuşmak için uğraşmıştım" sesli bir nefes verip sigarasını küllüğe attıktan sonra konuşmaya başladı tekrardan.
"Bunalmış olacakki sürekli peşinde dolanmamdan Taha ile ayrılmazsan hem ona hem sevdiğin Akgül'üne zarar gelecek" yüzümü ekşite ekşite Gülçin'i dinliyordum.
Hiç ses çıkartmadan dinlemeye devam etmiştim.
"İnanmadım ilk başta ama Taha o tehdihten sonra bıçaklanınca anladım, sana ona zarar gelmesin diye ayrıldım işte" dediği an hemen soru sorup cevabını acil almak istedim.
"Peki Taha biliyor mu?"
"Evet biliyor, anlattım ona herşeyi, ilk başta istemesede benim korkum yüzünden kabul etti, ama Alptuğ, Taha'nın bildiğini bilmiyor tabi saklıyoruz, o yüzden biz birlikte olamayız Akgül anlıyor musun şimdi bizi?"
"Peki o parktaki hallerin?" sormak istediğim o kadar çok soru vardı ki Gülçin'i sabaha kadar burada tutabilirdim.

"Sen bilmiyordun o yüzden birşey diyemedik işte" dediğinde ellerini havaya kaldırıp saçlarının arasına daldırdığında kahrolduğunu görebiliyordum.
"Siz yeniden birlikte olacaksınız ve kimseye zarar gelmeyecek Gülçin duydun mu?" yanına giderek ellerini tutup sakinleştirmeye çalışıyordum. Ellerimden kurtulup odanın içinde volta atmaya başladı.
"Olmaz Akgül olmaz anlamıyor musun olmaz. Alptuğ ne kadar tehlikeli bilmiyorsun, sana zarar vermeyi göze almış adam o, seviyorum halâ diyor senin için ama sevgi zarar vermez, iyileştirir Akgül anlıyor musun?" birşey diyememiştim.
"Halledicez güzelim halledicez" diyerek mırıldanmıştım sadece.

KÖTÜ KRAL (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now