Piknik

231 171 119
                                    

Hikayeme bakanlar lütfen oy kullanmayı unutmayın⭐
Keyifli Okumalar!💐

Gözlerimi açtığımda elimi sıkıca tutan ve başını koluma koymuş olan Arına baktım ve kesik kesik söylediği cümleleri dinlemeye başladım.

"Allah'ım ne olur ona bir şey olmasın. Geç gönderdin erken alma" diye söyleniyordu.
Ne demek istemişti anlayamamıştım. Yeniden gözlerimi kapattım her tarafım ağrıyordu, canım acıyordu. Kafamın üstündeki bip bip bip diye ses çıkartan aletler, kolumdaki serum. "Ne olmuştu bana, hatırlamıyordum" yeniden gözlerimi açtım ve bu kez inlemeyle karışık
"Arın" diye seslendim.

Arın hemen başını kaldırıp bana baktı
"Allah'ım şükürler olsun. Bal göz nasılsın iyi misin?" deyip alnıma, saçlarıma bir öpücük kondurdu.
"İyiyim çok ağrım var sadece" dedim hafif yerimden doğrulmaya çalışarak.
"Dur dur fazla hareket etme" dedi Arın endişeli endişeli.
"Ne oldu bana neredeyim" hafif iniltiyle söyledim bunu.
"Sakin ol hayati tehliken yok sadece sıyırmış" şaşkın şaşkın Arını dinliyordum.

Akşamdan bana kalan sadece güzel bir yemek, valeyi beklemek. Sonrası zifiri karanlık.
"Anladım sen iyi misin sana bir şey oldu mu?" dedim telaş ederek.
"Ben iyiyim bana bir şey yapmadılar, keşke bana yapsalardı seni böyle görmektense daha iyiydi" elimi sıkı sıkı tutuyordu bırakmıyordu.
Bir anda odaya birileri girdi elimi bırakıp silahına davranıyordu ki Sevda, Bedir ve Gülçin'di gelen. Rahat bir nefes bırakıp yerine oturdu.

"Abla nasılsın"
"Akgül abla iyi misin?"
"Kuzum bir ağrın var mı?" diye peş peşe soru sıraladılar.
"Beni kurşun değil ama siz öldüreceksiniz iyiyim, annem'gilin haberi var mı?" dedim Bedir'e.
"Evet haberleri var gelirler birazdan. Kavga vardı restaurantın önünde silah atıldı oda sana denk geldi annem'gil böyle biliyor" derken şaşırmıştım.
Yalan söylememi istiyorlardı.
"Ama polise ifade verirken ne yaşadığını anlatabilirsin Akgül" bu ses Arından dı.
"Sen nasılsın abi iyi misin?" diye sordu Bedir.
"Kötü, pişman..." sadece bu iki kelimeyi söyledi.

Yüzünden de anlaşılıyordu pişmanlığı. Onunla ne zaman çıksak sonu hep hüsran bitiyordu.
Bedir gelip saçlarıma bir öpücük kondurdu. Annemin seslerini duyuyorduk dışardan
"Akgül... Akgül'üm." diye bağıra bağıra inletiyordu hastaneyi.
Bedir hemen kapıya koştu annemi susturup içeri almak için. Gelir gelmez sarılmalar, ağlamalar, duygusal sahneydi aynı.

"Anne dur canım acıyor" dedim inleye inleye.
Çünkü gerçekten çok canım acımıştı.
"Annem özür dilerim" dedi ve tek kaşını havaya kaldırdı ve cümlesine aynen şöyle devam etti "eşşeğin sıpası senin ne işi var kavga edenlerin arasında, bu arkadaşlar kim" diye sorup başını Sevda ile Arına çevirdi. Bedirden böyle bir hareket beklemiyordum ama
"Tanıştırayım annecim sevgilim Sevda yani müstakbel gelin adayın" annem şöyle bir Sevdaya baktı
"MaşAllah maşAllah ne kadar da güzel memnun oldum kızım bende Nesrin, Nesrin Aktaç" deyip elini uzattı Sevdaya.
Uzatılan eli öpüp
"Memnun oldum efendim sağolun, buda abim Arın Soylu" derken Arına baktı ama Arın o kadar kötüydü ki sonradan farkına vardı. Oda uzatılan eli öpüp
"Memnun oldum efendim" dedi ve babamla da tanıştılar.

Tanışma faslı bittikten sonra Bedir anneme seslendi
"Anne gel biz gidelim eve ablamın üstüne başına bir şey getirelim sabah taburcu olacak sabah geliriz" hemen itirazlara girişti annem.
"Olmaz yavruma kim bakacak tek başına bırakamam."
"Anne gidebilirsin hem Arın da burada merak etme zaten o kurtardı beni" dedim biliyordum çünkü annemle kalırsam annem başımın etini yerdi sabaha kadar.
 "Ama..." derken hemen lafını böldüm
"Merak etme annem uzun zamandır tanışıyoruz zaten görüşüyoruz da aklın arkada kalmasın"
"Peki" deyip hep birlikte odadan çıktılar.
 Arın'da tekrar yanıma oturdu. Sohbet etmek istiyordu ama lafa nasıl başlayacağını bilememişti.

KÖTÜ KRAL (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin