37

190K 14.9K 11.2K
                                    

Ne Var Ki - Sabret

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ne Var Ki - Sabret

"Günaydın." dedim harfleri uzatarak neşeli bir şekilde. Okul çantamla beraber kahvaltı masasına ulaşırken annem beni görünce gülümsemişti. "Günaydın kızım."

"Günaydın." demişti babam da oturduğu sandalyede geriye dönüp bana bakarak. İkisinin de yanaklarını sulu sulu öptükten sonra çantamı masanın kenarına yaslayarak yere bırakmış ve masadaki her zamanki yerime oturmuştum.

"Kız şöyle sulu sulu öpme diye kaç defa diyeceğim ben sana?" diye söylendi annem, yanağını silerken.

"Aşk olsun," Sahte bir alınganlıkla anneme baktım. "Kırıldım."

"Sen annene bakma kızım, beni öpebilirsin." demişti babam gülerek. Babama aynı gülüşle karşılık verip anneme nispet yaparcasına bakmış ve ardından masadaki kahvaltılıklardan tabağıma doldurmaya başlamıştım. Son günlerde sabah erkenden kalkıp ders çalışmayı alışkanlık hâline getirmiştim. Bugün de yine erken saatte uyandığımdan ve ders çalışırken epey efor sarf ettiğimden kurt gibi acıkmıştım. Midemdeki boşluk hissi rahatsız ediyordu.

"Hep böyle aç gözlülük yapıp tabağına bir ton şey dolduruyorsun sonra yemiyorsun, hepsi boşa gidiyor. Yiyeceğin kadar al kızım." Annemin uyarısıyla omuzlarımı kaldırıp indirdim.

"Çok açım, çok. İki saatten fazla ders çalıştım."

"Ders demişken," dedi babam ağzındaki zeytin çekirdeğini çıkarıp tabağının kenarına bırakırken. "Derslerin ne alemde?"

"Bence iyi alemlerde, tabii siz ne düşünürsünüz bilemem." En son kontrol ettiğimde ortalamam doksan altı küsürdeydi ama daha ikinci sınavları olmamıştık. İkinci sınavlarda notlarımı düşürürsem ortalamam da bir hayli düşecekti.

"Aferin kızım," dedi. "Son senendesin sakın salma derslerini. Kafanı meşgul edecek şeylerden bir süreliğine uzak dur. Birkaç ay dişini sık, sonra ne yaparsan yaparsın."

Soner'i bilse ne yapardı acaba?

Annemle göz göze geldiğimizde gergince gülümsedim. Sonerle sevgili olduğumuzu annem biliyordu. Henüz babama söylememişti ama bu söylemeyeceği anlamına gelmiyordu. "Salmam baba." Dilimlenmiş salatalıklardan birini ağzıma atıp bakışlarımı babamdan ayırdım.

Babam dersler konusuna biraz fazla önem veriyordu. Sınav senemde kafamın başka şeylerle karışmasını istemiyordu, sadece ders çalışayım istiyordu ama ben de insandım. Yedi, yirmi dört ders çalışmak için kodlanmış bir robot değildim.

"Aslında ben sınava sayısaldan girmek istiyorum," dedim. Son birkaç gündür aklımı kurcalayan meseleyi nihayet dile getirebilmiştim. "Eşit ağırlıkta bana uygun bir meslek bulamıyorum."

Annem endişeyle konuştu. "Ama kızım sınava az kaldı."

"Anne bu alanı seçerken de aklımda bir meslek yoktu zaten. Alan seçimlerinde öylesine seçtiğim bir alan." İyi ki seçmişim diyordum aslında. Eşit ağırlığı seçmemiş olsaydım belki de Soner gibi birinin varlığından hiçbir zaman haberdar olamayacaktım.

İZLER KALIR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin