Film Kulübüne Yeni Üye

5.7K 969 1.4K
                                    

''Ne yani? Film kulübüne katılman için mi çalmışlar çantanı? Sırf bunun için mi?''

Hoseok şaşkınlıka sordu. Jungkook'un dün akşam yaşadığı şeylere inanamıyordu. Yarım saattir okuldalardı ve genç oğlan buluştuklarından beri dün başına neler geldiğini anlatıyordu. Beşi de bahçede, çimlerin üstünde oturuyordu. Derslerin başlamasına daha vardı.

Jungkook başını salladı ve ofladı. ''Çok boş vaktim varmış gibi bir de bu çıktı başıma!'' dedi. Dudaklarını büzdü ve arkadaşlarına yavru köpek bakışı attı. ''Siz de gelsenize ya...'' diye yalvardı. ''Beni orada yalnız bırakmayın.''

Hyunjin bu soruyu duymamış gibi davrandı. Film kulübü olayı hiç onluk değildi. Dawn direkt başını iki yana sallayıp reddetti. Okuldan ve okulla alakalı etkinliklerden nefret ediyordu. Namjoon ise gülümseyerek ''Hiç benlik değil kanka ya kusura bakma...'' dedi. Hoseok da ''Dans kulübü beni yeterince oyalıyor kanka ya... Üzgünüm.'' diyerek reddetti. Jungkook hepsinden olumsuz yanıt alınca başını dramatik bir şekilde öne eğdi. ''Şerefsizler...'' diye mırıldandı.

Anlaşılan film kulübünde tanımadığı kişilerle baş başa olacaktı. Kaçışı yoktu.

''Ya ne olacak ki? Anlattıklarına göre kötü birine benzemiyorlar.'' dedi Dawn ve moral vermek için arkadaşının sırtına vurdu. ''Hem belki kulüpte kafana göre bi kız da bulursun!''

Kız?

Ah, doğru ya...

Kız.

''Aynen.'' dedi ve Jungkook güldü. ''Beni tek motive eden şey de bu zaten." dedi. Arkadaşları da onun bu cevabına güldü. Onu kulüp için tek motive eden şey çantasıydı aslında. Kızlar falan umurunda değildi fakat arkadaşlarına böyle söylemesi gerekiyordu. Hepsi kızlara deli olurken onun hiç ilgilenmemesi... Garip değil miydi?

Eminim ileride düzelir diye geçirdi içinden. Mutlaka ileride etkileneceği bir kız çıkardı.

Düşüncelerini telefondan gelen bildirim sesi kesti. Oflayarak elini cebine attı ve telefonunu eline aldı. Kilit ekranını açmadan bildirimlere baktı.

patron:
jungkook :)
mesajlarıma bakmamaya devam ha?
(iletildi)

bu akşam çantayı getiriyorsun
getirmezsen
ben zorla alacağım
(iletildi)

görüşürüz :)
doğru seçimi yap
(iletildi)

Mesajları okurken streste alt dudağını ısırdı Jungkook. Sonra da arkadaşlarına baktı. Hepsi kendi arasında sohbet ediyordu. O ise şu an hayatının en gerici dakikalarından birini yaşıyordu. Bazen yaptığı kararlardan dolayı pişmanlık duyuyordu ama biliyordu ki yine olsa yine yapacaktı. Böyle de bir maldı.

Kara kara düşünürken okula bisikletleriyle gelen üç arkadaşı gördü. Gözleri irileşti ve hızla oturduğu yerden kalktı. Çantasını bir omzuna taktı ve arkadaşlarına bir şey demeden üçlünün yanına doğru ilerledi. "Hey!" diye seslendi yaklaşınca.

Bu sırada Momo ve Taehyung bisikletlerini diğer bisikletlerin yanına bırakıyordu. Taehyung çantasını omzuna attı ve ona doğru gelen çocuğa gözünü kısarak baktı. Momo ve Jimin de hemen yanına geldi. "Jungkook!" dedi Momo sevinçle ve el salladı "Günaydın!"

Jungkook ise kızı takmadı ve direkt Taehyung'a baktı. "Çantamı okul çıkışında kesin veriyorsun, değil mi?" diye sordu aceleyle. Momo ve Jimin de bu soruyu duyunca göz ucuyla Taehyung'a baktı.

Siyah saçlı oğlan bu soruyu duyunca gözünü devirdi ve başını salladı. "Aynen, Jeon. Kesin veriyorum.'' dedi. Sonra da dikkatle karşısındaki açık kahverengi saçlı oğlana baktı. Yine saçını alttan at kuyruğu yapmıştı. Bir süre onu inceledikten sonra yine konuştu. ''Sen de bugün kesin film kulübüne geliyorsun, değil mi?'' dedi. ''Unutma. Anlaşma anlaşmadır.''

except you | taekookTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon