dawn:
okuldaki tüm kapüşonluları arama vakti anlaşılanhyunjin:
jaehyundan partiye gelenlerin listesini isteriz ve oradan bu tipte olabilecek kişileri seçeriz??
videoya bakınca çalan kişi erkek gibi duruyorjungkook:
VAR YA
o hırsızı bulayım fena döveceğim
çantam kim sen kim ya
ne alaka
derdi nenamjoon:
döveriz*
ve jaehyun parti için liste tutmuyor
yani herkes olabilir
yol geçen ahırı gibiydi evi hatırlamıyor musunuzjungkook:
yarına dek bulabilir miyiz sizce
yoksa patronum beni sikecek dedawn:
çok istersek belki
buluruz
bellllkihoseok;
evrene enerji göndereyim kanka bekle
sabah sabah daha iyi gider hemJungkook ondan sonra gruba atılan mesajları umursamadı. Yatağından esneyerek kalktı ve kapıyı aralayıp yavaşça odadan çıktı. Üstünde sadece dizlerinin biraz üstünde duran spor şortu vardı. Her sabah bu şekilde uyanıyordu ve neyse ki beraber kaldığı arkadaşları bunu pek umursamıyordu. Mutfağa doğru giderken yeniden esnedi ve yarım yamalak konuştu.
"Günaydın..."
"Günaydın!" dedi Jisoo enerjik bir sesle. "İyi uyudun mu?"
Jungkook bu soru üzerine başını iki yana salladı. İyi falan uyumamıştı. Daha doğrusu uyuyamamıştı. Çantası kaybolduğu için kabus görüp duruyordu. Jisoo iç çekti ve mısır gevreğini kasesine boşalttı. "Çok sağlıksız bir uyku düzenin var. Daha on sekiz yaşından böyleysen ileride ne olacak merak ediyorum. Erken yaşlanacaksın!"
Jungkook buna cevap vermedi. Onun yerine Felix kahvaltısını yaparken söylendi. "Çocuk çantasını çaldırmış. Sence uyku düzeni ve erken yaşlanma şu an onun için önemli mi?"
"Çantan hâlâ bulunmadı mı?"
Jungkook bardak alıp kendisine su doldururken cevap verdi. "Kamera kayıtlarına baktık ve çalan kişi kapüşon taktığından dolayı yüzü görünmüyor." Sonra da masaya doğru ilerledi. Sandalyeyi çekip arkadaşlarının yanına oturdu. Daha gözünü bile doğru düzgün açamıyordu.
"Okuldan biri mi yapmış peki?"
"Jaehyun'un partisine okuldan olmayanlar gitmez." dedi Jungkook. Sonra da iç çekti yeniden. Felix ve Jisoo iki gündür ona destek olmaya çalışıyordu fakat ne derlerse desinler Jungkook'un morali düzelmiyordu. Moralini düzeltecek tek şey çantanın bulunmasıydı.
"Bugün işten sonra market alışverişine çıkacağım. İstediğiniz bir şey var mı?" dedi Jisoo daha sonra konuyu değiştirerek. Jungkook'un iki ev arkadaşı da kendisinden büyüktü. Felix üniversiteye gidiyor ve yarı zamanlı garsonluk yapıyordu. Jisoo ise bir şirkette çalışıyordu. "Hayır. Sadece çantamı istiyorum..." diyerek bir çocuk gibi mızmızlandı Jungkook. Tüm kazancı oradaydı. Ayrıca eğer çantayı zamanında patrona ulaştırmazsa mahvolurdu.
Jisoo iç çekti ve yemeğini yerken konuştu. "Bulacağına eminim Jungkook." dedi. "Sizin okuldan biri olduğu kesinmiş zaten. Yakında kendini ele verir gibi duruyor."
Jisoo onun moralini düzeltmeye çalışırken Felix tamamen telefonuna vermişti kendini. Onları dinlemiyordu bile. Jungkook öne doğru uzandı ve Jisoo'nun önündeki mısır gevreği paketini alıp kendi tabağına boşalttı. Hiçbir söz ona iyi gelmiyordu ve kafası fazlasıyla doluydu. Yarına kadar çantayı bulamazsa mahvolurdu.
![](https://img.wattpad.com/cover/323160565-288-k435384.jpg)
YOU ARE READING
except you | taekook
FanfictionOkulun popüler çocuğu olan Jeon Jungkook'un başı okulun sessiz çocuğu ile dertteydi. Ama sessiz çocuk pek de sandığı kadar sessiz değildi. highschool au taekook, düz/texting
Dolaba Bırakılan Gizemli Notlar
Start from the beginning