Bölüm 1

24 6 15
                                    

"Tüm muhteşem hikayeler iki şekilde başlar: ya bir insan yolculuğa çıkar, ya da şehre bir yabancı gelir." der Tolstoy. Doğruluğu konusunda net bir fikrim yok aslında belki de gözümüzün önünde olanları görmüyor da olabiliriz. Her hikaye başlamalı yoksa her hikayenin bir sonu olmalı mı? Aklımı bu iki soru kurcalıyor genelde edebiyat derslerinde de felsefe derslerinde de dolaylı yollarla sorarım aslında bu soruları. Okulun popüler kızları dersleri takmaz diye bir kural koymuşlar saçmalık ötesi. Okulun popüler kızı olduğumu da hala anlamış değildim. Bunun için bir çaba harcamadım ya da öyle bir takıntım olmadı. Bugün 12. sınıfın ilk günüydü klasik olarak okulun ilk gününden bir gece önce heyecandan uyuyamazdım. Halbuki kaç yıldır okuyorum ve ilk günlerde enteresan bir olay yaşamadım bugün de yaşayacağımı sanmıyordum. Saçlarıma maşa ile şekil verdikten sonra evden çıktım kahvaltı etmemiştim çünkü kahvaltı öğününden nefret ederdim. Bunun için ısrar edecek kimse de yoktu zaten.

Kırmızı spor arabama bineceğim esnada yanımdan süratle geçen başka bir spor arabanın tüm üstümü çamurla mahvetmesinden dolayı okula gecikmek durumunda kalmıştım okulun spor kıyafetlerini hızlıca üstüme geçirip çıktım. Arabaya binip hızla okulun yolunu tuttum. Bahçeye park edeceğim esnada gözüme kestirdiğim yere hızla girmesine iyice sinir olmuştum arabayı incelediğimde aynı araba olduğunu gördüm. Bir kere gördüğüm sayıyı, plakayı unutmazdım. Sayılara takıntılıydım bir nevi arabayı başka bir yere park edip hızla inip o kişinin kim olduğunu öğrenmek için peşinden gittim kolunu tutup kendime doğru çevirdiğimde gördüğüm kişi şaşırmama sebep olmuştu.

"Utku, senin ne işin var burada?" diye şaşkınlıkla sordum. Utku geçtiğimiz yılı İspanya ҆ da geçirmişti bu sene döneceğini de hiç haber vermemişti. Utku ҆ yla lisenin başında tanışmış yakın arkadaş olmuştuk. Bir de Peri vardı tabi. En yakın arkadaşım olur kendileri. Bir ara üçlü takılırdık ama sonra Utku gitti Peri ҆ yle kaldık aramıza da kimseyi almadık.

"Sanırım seni kızdırdım küçük hanım." Dedi çekinerek.

"Yani evet biraz ama neden öyle davrandın?"

"Her yıl okulun ilk günü heyecansız geçiyor diye söylenmeni istemedim de ondan." Dediğinde omzuna vurdum o ise bana sarıldı, onu gerçekten özlemiştim.

İlk ders coğrafyaydı eşit ağırlık öğrencisiydim fakat bu dersten nefret ediyordum. Hepimiz ayrı sınıflarda olduğumuzdan teneffüslerde bahçede her zamanki yerimizde buluşuyorduk. Peri ҆ yle tüm yaz boyu birlikte olduğumuzdan özlemeye fırsatım olmamıştı. Birlikte Marmaris ҆ e gitmiştik.

"Sınava çalışmalar ne alemde?" diye sordu Peri.

"Deli gibi çalışıyorum kızım o üniversiteye gideceğim." Dedim hırsla.

"Valla beni sağ olsun sevgilim çalıştırıyor." Dedi Ozan kolunu Peri ҆ nn omzuna atarken. Bir de Ozan vardı tabi lisenin başından beri çıkıyorlardı Peri ile. Utku ҆ yla da yakın arkadaştı.

Yorucu okul gününün ardından eve gidip güzelce uyuyup dinlendikten sonra biraz kitap okuyup ardından test çözmeye başladım. Spor arabam vardı ve koleje gidiyordum fakat bu bir apartman dairesinde oturuyor olduğum gerçeğini değiştirmiyordu. Dışarıdan gelen sese odaklanınca onun sesi olduğunu anlayıp odamın camından bakıyordum ama o beni göremezdi hiçbir zaman da görmemişti zaten. Zengin, şımarık bir kız olarak düşündüğüne emindim. Kendime gelip derse geri döndüm ama hala aklım ondaydı. Bir senedir platonik olarak aşıktım ona. Üst katımda oturuyordu fazlasıyla yakın olduğumuzu düşünebilirdiniz ama aramızda buzdan bir duvar vardı sanki. Nadiren diyaloğa girerdi benimle. Ona yakın olabilmek için her türlü yolu deniyordum kendisi psikoloji öğrencisiydi ve bunun üzerine videolar yayınlıyordu. Kendisi hakkında bazı bilgiler de veriyordu ve onları uygulamaya çalıştığımda elimde koca bir sıfır oldu. Ben de yeni bir yol buldum bunu da bugün gerçekleştirecektim. Kolayca çözüm bulabilen bir insandım o yüzden bende çareler asla tükenmezdi. Onu ilk gördüğüm saate daha çok vardı ben de o saate kadar fake hesap kurdum ve kendimi cesaretlendirdim. Bundan kimseye bahsetmemiştim Peri ҆ ye bile.

Zaman geçsin diye bir sürü şey yaptıktan sonra heyecanla bilgisayarın başına geçtim.

"Gözlerin neden bu kadar kör sevgilim? Neden beni görmüyorsun? Seni ne denli sevdiğimi bilmiyor musun?"

Diye ilk mesajımı attım. Bundan sonra her akşam saat 21.17 de farklı bir mesaj atacaktım.

21.17Where stories live. Discover now