I - XV

19 7 6
                                    

H A K A N

8 Ağustos 2005
Pazartesi
Varnata, Avarya

Makam sahibi olmak zamansızca göreve hazır olmayı gerektirirdi. Hakan, Katya ve partisinin istifa haberini, Mohaç'ın evini ziyareti sırasında torunuyla oynarken almıştı. Oyunu aniden kesildiği için mızmızlanan torununu teselli edip beş dakika içinde ceketini giyip çıktı. Cumhurbaşkanıyla telefonda görüşürken diğer yandan sosyalist liderin manifestosunun dökümünü inceliyordu. Meydana dev harflerle yazılmış sloganın fotoğrafı da elindeydi.

Katya, fikirlerini mecliste değil sokakta ve halk arasında, barışçıl yöntemlerle yayacağını söylüyordu. Eğitimler, toplantılar, medya, protestolar... İfade özgürlüğü Avarya kanunlarınca garantilendiği için bu konuda bir engelle karşılaşmamayı ümit ediyor, karşılaşsalar bile engel tanımayacak kadar azimli olduğunu bildiriyordu. Devrimden sonra Avarya'da, dünyada daha önce emsali görülmemiş bir anlayış, tarihsel deneyimlerin kötü yanlarını dışarıda bırakmayı başaracak bir sistem egemen olacak; sömürü bütün çeşitleriyle sona erecek ve dünya, daha güzel bir güne uyanacaktı.

Sinirden tırnaklarını yiyen başbakan, yardımcılarıyla birlikte alelacele bir ulusa sesleniş metni hazırladı. Meclisin önüne davet edilmiş kameraların önüne geçmeden önce suyundan yudumladı, boğazını temizledi ve metni tekrar gözden geçirdi. Sakin ve otoriter bir tavra büründü.

Serbest ticaret daima korunacaktı. Fikirler hürce yayımlanabilir ama bu yayınlar, devleti yıkıp halkın düzenini bozacak mahiyette olamazdı. Meclis dışında siyasi mücadele kanunlarla sınırlı olmak kaydıyla sürdürülebilir olsa da Hakan Vult'un kişisel tavsiyesi, Sayın Doğdu'nun seçmenlerini yüzüstü bırakmamasıydı. Bu noktada danışmanlarından biri kulağına sosyalist liderin Doğdu'yu değil, evlilikten önceki soyadı Saran'ı kullanmaya başladığını fısıldadı.

"Farklı düşünen vatandaşlarımızın eleştirilerini sistemi düzetirken dikkate alabiliriz ancak bu, sistemi yıkma anlamına asla gelemez. Serbest piyasa dışındaki bir sistem mümkün değildir. Avarya modern dünyadan kopmayacak; tarihte hiçbir başarılı uygulaması bulunmayan bir ideolojinin ütopyasına kurban olmayacaktır," diye bitirdi seslenişini.

İstifa hareketi meclisteki her sekiz sandalyeden birinin boşalmasına neden olmuştu. Bu da ara seçimi gerektiriyordu. İskambil Olayı nedeniyle tekrarlanacak seçim, ara seçim niteliği de taşıyacaktı. Cumhurbaşkanı Attila Gürsel, meclisi olağanüstü toplantıya çağırdı. Ağustos ayı olmasına rağmen meclis tatilinin gayrı resmî olarak bittiğini, bilhassa bu sıralar oldukça sıkı çalışacaklarını bütün milletvekilleri biliyordu.

Başbakan ulusa seslenişten sonra parti binasına geçerek güvendiği devlet adamlarıyla tartışmaya başladı. Önlerindeki ara seçimde nasıl bir yol izleyeceklerdi? Ekin Başak Partisi'nin bırakacağı %12'lik oy boşluğu nasıl dolmalıydı ki çıkarlarına uygun olsun? Hakan'ın fikri, bu boşluğa kukla küçük bir partinin sokulmasıydı. Başkanı, Hakan Vult'a sadık olan küçük bir partinin propagandası el altından yaptırılır; parti büyütülür, içeriye alınır; sadakati ödüllendirilirdi.

Böylece meclis oyun alanı olurdu. Meclisin çoğunluğu Vult'un sultasında olurdu.

Fakat daha sonra bu fikirden vazgeçti. Yeni bir oyuncu, yeni bir risk demekti. Bu boşluğa yeni bir parti girmemeli, tercihen kendi partisi yahut hali hazırda mecliste olan diğer partiler boşta kalan oyları çekmeliydi.

֎

K U R T U L U Ş

Aynı gün
Varnata

Avarya OyunlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin