"Can bozuntusu!"

1.6K 89 22
                                    

🫥ÇAĞAN EFE AK🫥

Yağız kendi odasından her sabah illaki anneme "anneee!" diyerek böğürüyordu. Annemde hep nazik bir şekilde "efendim oğlum" derdi. Ben annemin yerinde olsam ağzına iki tane patlatırdım.

Yağız yine böğürmekten vazgeçmeyip "Bu yeni kaydolduğumuz okulun formaları nerde!" dedi. Annemde "Ütüleyip gardropa koydum" dedi.

Yağızda "Hee tamam buldum! Sağol kraliçem!" dedi.

Vampir olabilirdik ama annem eskiden insanmış sonrada vampir olmuş. İnsandan vampire dönüştüğü için güçleri normal vampirlerden  -Aslında güçlendirebilirdi ama- biraz daha zayıftı.

Biz yağızla vampir olarak doğmuştuk.

Annem eskiden insan olduğu için onun arkadaşlarıda genellikle insan. Evimiz ormanın içinde ama yinede arkadaşları gelmeyi ihmal etmiyor.

"Selincim hayatım bugün vampir bir aile bize gelecek müsait misin acaba?"

Ah Can bozuntusu! Kendisi üvey babam olur.
Tabii baba denirse!

Onunla ailede tek anlaşamayan kişi bendim. Bazen fazla mı abartıyorum acaba diye düşünmüyor değilim ama aslında hiç abartmıyorum.

Gelelim öz babama.

Öz babam bir kurt adam yüzünden ölmüştü. Hemde gözlerimin önünde. O şerefsizin yüzünü hiç bir zaman unutmadım. Onu kendi ellerimle öldürecektim.

Biz vampirlerin düşmanı kurt adamlardır. Kurt adamların ısırığı eğer vücudumuzdan bir yere gelirse hiç şansımız kalmadı demektir.

Ama eğer bizim dişlerimiz onların vücudundan herhangi bir yere girerse onlarda acı çekerek ölürlerdi.

Babam öldükten sonra annem çok yıpranmıştı. Sonrada babamı unutmak için başka birisiyle evlenmişti.

O kişide Can bozuntusuydu!

Ne zaman babamın adı geçse geceleri dışarıda yürüyüşe çıkıp ağlardı. Kimse bunu bilmiyordu. Birtek ben biliyordum. Ve annemde benim bunu bildiğimi bilmiyordu.

Annem, Can bozuntusunun sorduğu soruya cevap olarak "Müsaitim canım. Buyursunlar gelsinler." dedi. Leya şirin bir sesle anneme "Teyze bende iki arkadaşımı çağırabilir miyim?" diyerek duygu sömürüsü yaptı. Annem'de oldukça nazik bir sesle "Tabii ki çağırabilirsin birtanem" deyip Leyaya gülümsedi.

Yağız tek kaşını kaldırarak "Kimmiş o iki arkadaş" diyerek Leyayı sorgulamaya başladı. Leya'da yağız'a karşılık "sanane yağız" diyerek cırladı. Yağız'da onun gibi cırlayarak "Ne demek sanane!" dedi.

Olaya benim el atmam gerektiğini anlayınca "aynen sanane yağız!" dedim. Yağız kollarını göğsünde birleştirdi ve koltuğa sırtını yaslayarak hışımla "Bok!" dedi.

Leya bana gülümseyerek "sağol çağan" dedi. Beni tanımamıştı. Bende yağız gibi "Kim o iki arkadaş!" dedim. Leya'da çareyi anneme karşı cırlayarak buldu. "Ya teyze bir şey de şunlara!" Annem gidip Leya'ya sarıldı ve "Çocuklar rahat bırakın prensesimi." dedi.

Yağız sitem eder bi sesle "aman yemedik prensesini!" dedi. Can bozuntusu sinir bozucu bir sesle "oğlum bağırma annene" dedi. Yağız'da hemen sesinin tonunu düşürüp "pardon baba" dedi.

Sıçarım senin babana!

Ben daha fazla bu 'baba' muhabbetinde bulunmak istemediğim için sert bir sesle "Hadi yürü gidelim!" dedim. Yağız yine bebek gibi mızmızlanıp "Ya biz gidiyoruz da Leya niye okula gitmiyor." dedi.

Can bozuntusu yağıza "Oğlum bilmiyor musun? Kız vampirler bir defa lise bitiriyor ya" dedi. Yağızda hala bebek gibi mızmızlanıp "Ya ayrımcılık bu" dedi.

Bende hem Can bozuntusuna hemde yağızın bu saçma tavırlarına sinirlendiğim için biraz yüksek bir sesle "Yağız! Kapa çeneni de yürü!" dedim.

Can bozuntusu durur mu, durmaz! "Çağan! Bağırma kardeşine!" diyerek bana bağırdı. Sen kimsinde bana bağırıyorsun. Bende ona bağırarak "sanane sen niye karışıyorsun!?" dedim.

O da bana tekrar bağırarak "Benimle düzgün konuşmayı öğren!" dedi.

Nah!

Ben daha büyük bir sinirle "Allah Allah düzgün konuşmazsam ne olur!?" diyerek onun üzerine yürüdüm.

Annem kırgın bir sesle "Can! Çağan! Kavga etmeyi bırakın!" diyerek bize bağırdı.

Annemin bağırmasından sonra Sinirli bir şekilde evin kapısından çıktım. Annemin arkamdan geldiğini hissetmiştim. Ve yanılmamıştım çünkü evin kapısından bana seslenmişti. "Efe'm bir konuşabilir miyiz acaba?" Sesi kızgın çıkmıyordu. Daha çok naif bir şekilde çıkıyordu.

Arkamı dönüp başımı yana eğdim ve "Anne sonra konuşsak. Şimdi okula gideceğim." dedim. Annem yavru ceylan gibi bana bakıp "Oğlum, Lütfen." dedi. Tabii ki kıyamamıştım.

Yanımdaki Yağıza başımla gitmesi için işaret ettim o da gücünü kullanıp hızla okula doğru gitti.

Bende annemin yanına..

VAMPİR DÜNYASIWhere stories live. Discover now