5. Bölüm

576 54 50
                                    

 Giyuu'nun burnundan deli gibi kan akıyordu. Dudağı kanamış, yüzünün ve vücudunun her yeri çiziklerle doluydu. Asahi olayı abartmış, yanında bıçak da getirmişti. Asahiler gittikten sonra Giyuu olduğu yerde bayılmıştı. Gözlerini hastanede açtı. Onu yoldan geçen birisi hastaneye götürmüştü.

Bunca olaydan sonra bile Giyuu, Sabito'yu merak ediyordu. Acaba ne yapıyordu? Onu merak etmiş miydi? Yoksa varlığını bile unutmuş muydu? Acaba bu olayların hepsi onun suçu muydu?...

O bunları düşünürken içeriye büyük bir endişe ve kızgınlıkla dolu yüz ifadesi olan, şeftali renginde saçları olan, lavanta gözlü, yüzündeki yarasının yeni olduğu belli olan bir genç içeriye daldı.

S: -GIYUU İYİ MİSİN? GEÇ KALDIĞIM İÇİN ÇOK ÖZÜR DİLERİM AMA ENDİŞE ETME ONLARI HAKLADIM! KAHRETSİN, NASIL BİR ARKADAŞIM BEN?

Sabito kendine söverken Giyuu ona güvenle bakıyordu. Artık sanırım ona güvenebilirdi. Ama hayır, daha bu bir başlangıçtı. Yine de dikkat etmesi gerekiyordu.

G: -Sabito, artık kendine hakaret etmeyi bırak. Hiçbir şey senin yüzünden olmadı. Sen gayet iyi bir arkadaşsın.

S: -Ama iyi gözükmüyorsun. Doktoru çağırayım mı?

G: Sorun yok. Ben iyiyim, teşekkürler

S:- Artık bana daha samimi davranabilirsin Giyuu-san. Zaten en yakın arkadaşlar olduğumuzu söyleyeli neredeyse 1 hafta oldu.

G: -Ben zaten hiç bir insana bu kadar samimi davranmamıştım.

Giyuu, Sabito'nun bu sözleri karşısında ona aşık olmamak için çok direniyordu. Ama eninde sonunda ona aşık olacaktı, bunu biliyordu.


Ehh bu bölümü çok aceleyle yazdım biraz kötü oldu. Birkaç gündür işlerim vardı atamadım. Salı deneme sınavım var ve sonra da yazılı haftası. Onun için pek aktif olmayabilirim. Görüşürük <3

• CryBaby • SabiGiyuuWhere stories live. Discover now