Orchis | Taekook √

10|hayata renk

+++++++

Sıcakladığım için yorganı üzerimden çekerken yastık olarak kullandığım bedeni biraz daha sarmalayıp üstüne çıktım,kurdum kokudan dolayı tekrar mayışırken mırıldanarak burnumu kokunun kaynağın da gezdirmeye başlamıştım.
Yatak niyetine kullandığım cisim altımda gerilirken gülümsedim.En son kucağında uyuduğum alfanın beni yanına yatırdığını hatırlıyordum sonrası ise tamamen uyku.

Kesintisiz uyumak benim için çok nadir bir şey olsa da bugün kü uykum,en iyiler sıralamasında ilk beşe girerdi.

Taehyung'un kolları belimi sararken nefesimi tutarak hareket etmemeye çalıştım.
Açılmış tişörtümün getirisi olan çıplak belimin üzerindeki el,kalbimin hızlanmasına sebep olurken yükselen feromonlarıma engel olamıyordum.
Parmakları hafif hafif belimde daireler çizerken belimi kasmak istiyordum,büyük ve sert parmaklar beni huylandırırken nefes aldım buna kesinlikle ihtiyacım vardı.

Parmakları durduğun da devam etmesini istesem de sevinmiştim.Gözlerimi tekrar kapatarak uyumuş olduğunu düşündüğüm bedene ayak uydurmak istedim.Bu sefer de kalçamın hemen üstünde hareket etmeye başlayan parmaklar olmasaydı uyuyabilirdim de.

Ani hareketi ile ağzımdan inlemeye benzer bir mırıltı çıktığında,altımdaki bedenin göğsü güldüğü için hafifçe inip kalktı.
"Çok mu hassasız,hm?"
"Hayır sadece irkildim."
"Aynen,uyandığından beni sırtındaki parmaklarımla feromon salgılıyorsun."
"Hey uyuyodum ben,hem sen uyumadın mı?"
"Neredeyse."

"Ne yaptın tüm gece?"
"Bir şeyler içtim,şarkı dinledim ve seni izledim."
"Yaa keşke uyusaydın."
Uyumaması hoşuma gitmemişti ama beni izlemesi kalbimi hızlandırmış,yanaklarıma renk getirmişti.

"Sus omega sus."
Gözlerini tekrar kapatıp belimdeki elini oynatmadan durduğunda,nefes verdim.Erken kalkmama gerek yoktu,dersim öğleden sonrayaydı zaten.Yarın da hafta sonuydu.Beraber yaptığımız olan aklıma gelince istemsizce gülümsedim.

Uyumasını istiyordum ama canım çok sıkılmıştı.Çenemden destek alarak onu izlerken hala gözleri kapalıydı.
"Uyumayacağım,konuşabilirsin."
"Emin misin? "
Başını salladığında,ne soracağımı bulmak için düşünmeye başladım.
"Beni ilk gördüğünde ne düşündün."

Gözlerini açmadı ama dudakları kıvrıldı.
"Çok güzel olduğunu ve yanındaki ufaklıkla biraz daha temas edersen birilerinin canının yanacağını."
"Hey Jimin'den uzak dur."
Tekrar güldü,onun sormayacağını bildiğim için,beklemeden ben konuştum.
"Ben senin kocaman olduğunu ve çok güzel koktuğunu düşünmüştüm ve sanırım ruh eşim olacağını biliyor gibiydim."
"Ruh eşin olduğum için üzgün müsün?"

Şaşkınca ona baktım,üzgün olduğumu,ruh eşim olmasından rahatsız olduğumu mu düşünmesine sebep olmuştum.
"Ne,hayır.Aslında ruh eşim olma düşüncesi beni korkutuyordu,insanlarla rahat muhabbet kuran biri değilim ama senin yanında konuşmama gerek kalmıyor."

Derin bir nefes alarak üzerindeki bedenimi biraz daha sarmalayıp,burnunu saçlarımda gezdirdi.
"Bir sürü şeyi konuşmamız lazım ama bunun farkındasın dimi?"
"Hmm,biraz kendinden bahseder misin?"
"Şimdi okul zamanı çok derine giremeyiz ama her öpücüğe karşı bir bilgi veririm."

Benimle oyun oynaması gülmeme sebep olurken,aceleyle başımı göğsünden kaldırarak yanağına kocaman bir öpücük bıraktım.
"Bu kadar çabuk beklemiyordum."
"Hadi bilgimi alayım."
"Lisa ile babalarımız aynı değil,yani çok önemli değil ama aklıma başka bir şey gelmedi."

Gözlerim şaşkınlıkla açıldığında,ağzımı konuşmak için araladım,bana fırsat vermeden çalan alarm,yerimde irkilmeme sebep olurken,Taehyung belimden tutarak üzerinden kaldırdı.
"Hadi giyin."
"Kıyafetlerim yok ki,ne giyeceğim?"
Konuyu daha fazla uzatıp canını sıkmak istememiştim,anlatırken ki yüz ifadesi sonraki bir zaman da konuşursak daha iyi olacağını fısıldıyordu.