kırk bir

5.2K 305 33
                                    

ARDIÇ

''Sevgilim, burnunu tutacağına geç içeri sen ben hazırlayayım yemekleri. Neden inat ediyorsun anlamıyorum. ''

Anıl'ın sinir bozucu haline karşılık ona sevimsiz bir bakış yolladım.

''İstemiyorum işte Anıl. Canım sıkılıyor otururken. ''

Çorbanın altını kapatıp bana yaklaştı.

''Dinlenmen gerektiğini ne zaman farkına varırsın tahmini? ''

Göz devirmeme gülümseyip yanağımı sıktı. Birbirimizle uğraşmayı seviyorduk. Üzerinde yeşil bir önlük vardı. Belini sanırım biraz fazla sıkmıştım ve böylece kasları daha belirginleşmişti. Hamilelik hormonları zaten beni mahvediyordu. İstemsizce onu süzdüğümde Anıl memnun olmuşçasına sırıttı. 

''Gittikçe daha tatlı oluyorsun. ''

Gülümseyip kolları arasına girdim. Boyun girintisine başımı yasladım. Saatlerdir mutfakta olmamıza rağmen çok güzel kokuyordu.

Saçlarımın arasına öpücükler bıraktı. Eli karnıma gitti.

''Sence kime benzeyecek? '' diye sordum merakla. Eşsiz bir gülümseme yüzünde belirdi.

''Sana benzeyecek. '' dedi emin bir şekilde.

Bu fikir hoşuma gitmişti. Hoşnut bir şekilde gülümsedim.

''Alin zaten sana benziyor. Jelibon da bana benzesin. ''

Doktor şu an minik bir jelibon kadar olduğunu söylemişti. Bu ikimizin de hoşuna gittiğinden bebeğe jelibon diyorduk. Anıl ufak bir kahkaha attı.

''Alin'in vereceği tepkiyi merak ediyorum. Sence kıskanır mı? '' diye sordum.

Daha Alin'e söylememiştik. Ne zaman söyleyeceğimize karar vermeye çalışıyorduk.

''Ben de çok merak ediyorum. Umarım kıskanmaz. ''

Duraksadım.

''Babasını paylaşma düşüncesine iyi bir tepki vereceğini sanmıyorum. ''

Anıl çenemi nazikçe kavrayıp gözlerine bakmamı sağladı.

''Alışacaktır. Kardeşi olacak olan tek kişi Alin değil ki. Kreşteki arkadaşlarının kardeşlerini nasıl anlatıyor bilmiyor musun? ''

Umutlanarak gülümsedim. Haklıydı. Alin arkadaşlarının kardeşlerini büyük bir heyecanla anlatıyordu. Kreşe gitmesi onu sosyal ve daha konuşkan bir çocuk yapmıştı.

Kapı çaldı.

''Ben bakarım. ''

Anıl'dan uzaklaşıp mutfaktan çıktım. Alin ve Erim gelmiş olmalıydı. Kapıyı açtığımda Alin'in kocaman gülümseyen suratı ile karşılaştım.

''Anne! Ben aşık oldum. ''

Kollarını bana açıp kucağıma çıkmak istediğinde onu bekletmeyip şaşkın ifademle kucağıma aldım. Aşık olmak? Erim'e baktığımda Erim'in muzur bir şekilde güldüğünü gördüm.

''Nasıl oldu anlat bakalım. '' dedim ne diyeceğimi de tam bilemeyerek.

Koltuğa oturduğumuzda Alin anlatmaya başladı.

''Bijim şınıfta Kayan vay ya. Heh işte ona aşık oldum. ''

Güldüm. Biraz hızlısınız sanki Alin Hanım.

''Yakışıklı mı peki Karan? ''

Ufacık çocuğa sorduğum soruya bak! Alin hatırlamış gibi dalıp giderek gülümsedi.

Babayım Ben Baba! *Yarı Texting*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin