❄️

246 31 81
                                    

iki gün sonra, hastanedeki altıncı gün

Dün olduğu gibi bugün de hastanede Tadashi'yle kalacaktı Kei. Dün yapması gereken bir ödevi olduğu için geç gelmişti, geldiğinden beri de buradaydı. Tadashi bu sefer itiraz etmemişti çünkü haftasonu olduğu için çocuğun savunmasının eve gitmesi için bir nedeni olmadığını söylemek olacağını biliyordu.

Bugün Shoyo ve Kageyama tekrar gelmişlerdi. Onu görmedikleri bu üç günde Tadashi'nin yüzünün biraz çökmüş olduğunu, sanki daha kötüye gittiğini fark ettikleri için endişelenip Kei'yle konuşmuşlardı koridorda. Çocuk tabii ki yine iyileşeceğini ve bir sıkıntı olmadığını söyleyerek rahatlatmıştı onları bunu amaçlamamış olsa bile. Onlar gittiğinde ve kendisi odaya girdiğindeyse Tadashi'yi incelemişti belli etmeden. Vücudunun aldığı zararları fark etmişti tabii ki ama her gün birlikte olduklarından dolayı Shoyo'nun gördüğü kadarını görememişti o söyleyene dek. Bu yüzden de kızmıştı kendine fazlasıyla.

Günün kalanını bir şeyler izleyerek geçirmişlerdi, şimdiyse Tadashi'nin isteğiyle bahçedeydiler yine. Saat geç olmuştu aslında, o yüzden Kei bunu pek istemese de çocuğun isteğini de geri çevirememişti.

Hava soğuk olduğundan dolayı kıyafetinin üstüne ince battaniyesini de alıp sıkıca sarınmıştı çocuk. Ateşi başta olduğu kadar çıkmadığı için bunu yapmasında bir sorun yoktu.

Sessizce otururlarken Tadashi bir anda ayağa kalktığında Kei "Ne oldu?" diye sordu korkuyla. Ani hareketleri olduğunda hep korkuyordu zaten.

"Bir şey yapacağım."

Vücudunu kaplayan battaniyeyi kendinden ayırdıktan sonra gözüne kestirdiği çimlere ilerleyip elindekini bir anda yere serdi ve ayakkabılarını çıkardı. "Gelsene."

"Üşüyeceksin öyle." derken Kei de kalkıp ilerlemişti yanına.

"Bir şey olmaz."

"Saçmalama, şunu al." Hızla çıkardığı montunu çocuğa uzattığında bu sefer o "Sen üşüyeceksin." demişti.

"Asıl bana bir şey olmaz. Al giy hadi."

"Tsukki, giymeyeceğim."

"İyi. Ben de gelmiyorum yanına."

"Bunu yapamazsın!"

"Yapıyorum."

"Of tamam." Montu sinirle alıp giyerken Kei gülmesine engel olamamıştı. Tadashi sinirlendiğinde gerçekten çok tatlı oluyordu.

"Şimdi gelebilirim." O da ayakkabısını çıkarıp battaniyenin üstüne geçti ve Tadashi uzandığında yanına uzandı. "Böyle çok kalmayalım, yerden de soğuk kaparsın."

Tadashi cevap vermeyip bir süre sessiz kaldıktan sonra gözlerini aya dikip gülümsedi. "Tsukki."

"Hm."

"Ay çok güzel, değil mi?"

Kei'nin karnı duyduğu şeyle kasılırken o da bakmıştı aya. Tadashi'nin bunu ne anlamda söylediğini bilmiyordu. Aklına gelen o mânâda da olabilirdi, normal şekilde de olabilirdi. Yine de hangisi olursa olsun aynı cevabı vereceği için yüzündeki hafif gülümsemeyle mırıldandı. "Evet, çok güzel."

Bunun ardından sessiz birkaç dakika geçirmişlerdi. Hastane bahçesinde olduklarını unutmuş gibi, o anın keyfini çıkarıyorlardı olması gerekeni yaparak. 

Tadashi elini yanlışlıkla Kei'nin eline değdirdiğinde hissettiği soğukluk nedeniyle içi titremiş, çocuğa dönmüştü hemen. "Buz gibi olmuşsun. İçeri geçelim mi?"

saudade || TsukiYamaDonde viven las historias. Descúbrelo ahora