The Duke's Eldest Son Escaped to the Military /Dük'ün En Büyük Oğlu Askere Kaçtı

183.Bölüm;

59 Güneydoğu'da Şiddetli Savaş (1)

Diğer dünyalıların mücadelesi sona erdikten sonra tüm Auzria Kıtası şokta kaldı.

Iron'ın olağanüstü büyümesi, İmparatorluğu huşu ve şaşkınlık içinde bırakmıştı.

Bu arada, diğer dünyalıların usta olmadığı gerçeği Güneyliler ve Batılılar için hayal kırıklığı yaratmıştı.  Neyse ki, diğer dünyaların potansiyeli sayesinde hala bir umut ışığıyla kaldılar. Hala güçlerinin daha fazla uyanmasını ve onları ustalık seviyesine ulaştırmasını dileyip umabilirlerdi. Bu, aynı şeyin Seçilmiş Kişiler için de geçerli olduğu anlamına geliyordu.

Belki de Güneydoğu'da meydana gelen meydan okumanın birçok insanı hem şok hem de sevindirmesinin nedeni buydu.  Ancak, her şey yatışmadan önce, başka bir şok edici olay meydana geldi.

Iron, kıtanın en güçlüsü unvanı için yarışan iki Aile Reisi'ne meydan okumuştu. Bu ancak İmparatorluğun Güneydoğu bölgesi organize edildikten ve halledildikten sonra olacaktı, ancak yine de birçok kişinin kalbinde büyük bir heyecan bırakmıştı.

"Gerçekleştiği zaman?"

“Belki birkaç yıl sürer?”

"Eyyy~ Mobil Sahra Ordu Komutanı için bir yılın yeterli olduğuna inanıyorum."

Tüccarlar büyük bir beklentiyle olayı anlatırken çok heyecanlıydılar.

Güneydoğu'ya uzun yoldan gelen tüccarlar, kıtadaki bu büyük olayı konuşmaktan yorulmaya başlarken, başka yerlerdeki halk da aynı masalı anlatmaya başlamıştı.

Çoğu kişinin konuştuğu konu daha çok Güneydoğu ile ilgiliydi. Diğer dünyalıların İmparatorluğun Kahramanına bir kez daha meydan okumaya nasıl yemin ettiklerini ve İmparatorluğun Kahramanının kıtanın en güçlüsü unvanı için yarışan iki adama karşı verdiği meydan okumayı anlattılar. Bu iki cümle insanların hayatlarının hayati bir parçası haline gelmişti.

Halk, boyutsal kapılar ve canavarlarla ilgili haberlerden uzun süredir bıkmıştı. İmparatorluğun Kahramanı hakkındaki haberleri duyduklarında çok sevindiler. Bu sırada habere karışan taraf Iron, adamları ile ortalıkta dolaşıyordu.

Öteki dünyalılar, ustalar ve gösteriyi izlemeye gidenlerin hepsi geri dönmüştü. Ne de olsa komutanlar ve iki aile reisi meşgul insanlardı.

Lioner, Kuzey Savaşı tarafından perişan olduktan sonra Lion Ailesi'ni restore etmek zorunda kaldı ve Terrion da Güney Cepheleri'nin çöküşü nedeniyle birçok takipçisini kaybettikten sonra ailesini yeniden inşa etmek zorunda kaldı.

İki ailenin tamamen bu iki kişinin varlığı sayesinde ayakta kaldığını söylemek abartı olmazdı. Hatta ailelerini eski haline getirmek için kendilerini ve isimlerini satacak kadar ileri gittiler.

Kıtanın en güçlüsü unvanı için yarışan bu iki kılıç ustası, para ve erzak almaları şartıyla yardım etmek için diğer bölgelere seve seve gitmişlerdi. Herhangi bir paralı askerden farklı olmayan bir iş yapıyorlardı ama başka seçenekleri yoktu. Ailelerini yeniden inşa etmek için paraya ve malzemeye ihtiyaçları vardı.

Diğer İmparatorluk Üstatları da meşguldü ama en meşgullerinin iki aile reisi olduğunu söylemek yanlış olmaz.

"Ustaların yüzü tamamen pencereden dışarı fırlamış."

Iron, Komutanlığı'nı kaplayan sessizlikte kendi kendine mırıldanırken acı acı gülümsedi.

Paranın önünde güç hiçbir şey ifade etmiyordu. Gerçeklik onlara, kendi ailelerini yeniden inşa edebilmeleri için bir ustanın gururunun bile satılabileceğini göstermişti. Hatta o bile Mobil Sahra Ordusu ve Güneydoğu için kendini terfi ettirmek için her şeyi seve seve yapardı.