1-Dangolar

537 32 173
                                    

"Abi kurbanın olayım benim derslerime de gir." dedi sahte ağlamaklı bir sesle Sasuke.

"İlk olarak, gireceğim sınıfları benim seçemediğimi biliyorsun 2. olarak da... sen beni ne zamandan beri bu kadar çok seviyorsun?"

"Ya ama düşünsene bir böyle sen benim öğretmenim olarak derse giriyorsun 11.sınıf kimya anlatıyorsun işte sınav zamanı gelince de soruları abi kardeş hazırlı-"

"Senin niyetin anlaşıldı ha?" deyip kardeşine gülümsedi İtachi. Bu sene mezun olup kardeşinin okuluna atanmıştı. Okul bitirip yeniden okula gidiyordu ama artık derslerden yakınan öğrenci rolünde değil, her türlü bedduayı alan öğretmen rolündeydi. Açıkçası bundan bir şikâyeti de yoktu.

"Şimdi yalan yok canım ağabeyciğim ben de kendimi düşünüyorum yani." dedi kendiyle gurur duyup hafif egosuyla Sasuke.

İtachi hafifçe boğazını temizledi. Buradan yeni bir nasihat dersinin başlamak üzere olduğunu anladı Sasuke. Eh ne yapalım, sabırla dinlemeye çalışacaktı artık. Her ne kadar kendi ve sabır kelimesi yan yana pek gelemese de.

"Bak Sasuke, yarın yeni bir eğitim-öğretim dönemine başlıyoruz ve senden rica ediyorum, bu sene şu atarlı giderli hâllerine bir dur de. Biliyorsun ki artık ben de olacağım ve eğer bir yanlışını görürsem, kardeşim falan demem hak ettiğin cezayı alman için elimden geleni yaparım. Anladın mı?"

"El âlemin akrabası yardımcı olur bizimki tehdit ediyor." diyerek göz devirdi Sasuke.

"Anladığını varsayıyorum. Ayrıca bir şey daha söyleyeceğim, bu sene Sakura'ya açılıyorsun."

"Yok gali! Hem buna sen karar veremezsin tamam mı?"

"Açıldın açıldın Sasuke. Açılmadın, ben söylerim." Abisinin gözlerinin içine baktı Sasuke. İtachi bir şeyi yapacağım dediyse kesin yapardı. Yıllardır sakladığı aşkını abisinin ifşa etmesine izin verecek miydi?

"Tamam, açılacağım. Söz veriyorum." Tabii ki izin vermeyecekti.

"Senin adına mutlu oldum. Şimdi uyku vaktin geldi git zıbar hadi."

"Bir tavla atsaydık yatmadan önce?"

"Belki başka zaman." İki parmağını Sasuke'nin alnına vurdu İtachi ve ardından bir iyi geceler ekledi.

************************************************************

Okulun önüne geldiğinde uzunca bir baktı İtachi. 16 senesini geçirdiği bu kamu binasına bir öğretim görevlisi olarak giriyordu şimdi. Bazı zamanlar olacak, öğrencilerinde kendini bulacaktı bu okulda.

Ayrıca ilk ve son aşkını da bulacaktı bu okulda ki o bunun şimdilik farkında değildi.

"Ben giriyorum abi. İnşAllah kimya öğretmenim sen olursun Âmin."

Sasuke sınıfına giderken İtachi de müdüre gidip kendi ders programını ve dolabının anahtarını aldı. Şimdilik öğrencilikten pek de bir farkı gözükmüyordu sanki.

Ders programına baktığında gülümsedi kendi kendine. Sasuke'nin duası kabul olmuş olsa gerek, kardeşinin dersine de giriyordu. Ayrıca onların sınıf rehber öğretmeniydi.

İlk senesinde olan bir öğretmene bu kadar sorumluluk fazla değil miydi? Hayır. Bu İtachi'ye vız gelir tırıs giderdi. Bu düşüncelerle öğretmenler odasına geldi.

Dolabının olduğu yere geldiğinde bir kadının elindeki anahtarla dolabı zorladığını gördü. Kadının söylenmelerine kulak verdi:

"Harika ya(!) Daha ilk iş günümde böyle bir sorunla karşılaştım. İstifa mı etsem acaba? Oldu canım; senelerce çalış sonra da istifa et, saçmalama İzumi." diyerek kendini sorguladı kahverengi saçlı kadın.

İtachi ise kadına yardımcı olmak için atıldı:

"Şey... bakar mısınız?"

Kadın beklemediği sesle yerinde sıçradı. İtachi ise soğukkanlılığını koruyordu:

"Sanırım bu dolap size ait değil."

İzumi ise bir insanın nasıl bu denli yakışıklı olabileceğini düşünerek sadece İtachi'ye bakıyordu. Daha sonra anahtarını gösterdi:

"A-ama burada 61 numaralı dolap olduğunu söylüyor." İtachi anahtarın üzerindeki sayıyı okumak için yaklaşınca İzumi'nin yanakları allandı. O gerçekten çok... yakışıklıydı.

"Aslına bakarsanız burada 19 numaralı dolabın anahtarı." Dedi İtachi anahtarın üzerinde yazan numarayı ters çevirerek.

"Oh, bu benim aptallığım! Ben... ben sizden çok özür dilerim!" hafifçe eğilerek bunları söyledi kahverengi saçlı kadın.

"Önemli deği-" eline tutuşturulan tatlı paketiyle sözü kesildi İtachi'nin.

"Lütfen bunu bir özür olarak kabul edin!" İtachi'nin bir şey demesine izin vermeden oradan uzaklaştı kahverengi saçlı kadın.

İtachi ise daha demin olanları sorgulamayı bıraktıktan sonra elindeki kutuyu açtı.

İçinde en sevdiği tatlı dangoyu görünce ister istemez hafif bir tebessüm oluşmuştu yüzünde.

İlk iş gününe iyi başlamıştı, hem de fazlasıyla...


Normalde bir kitabı bitirip art arda bütün bölümleri atıp kitabı tamamlandı olarak işaretlerdim. Bu sefer yazıp atma şeklinde yapmayı deneyeceğim. Zaman buldukça yazmaya çalışırım inşAllah. Gecikmeler olursa şimdiden özür dilerim.

Allah hepinize sağlıklı günler nasip eylesin.

Aşkın Kimyası ~İtaİzu~Where stories live. Discover now