yirmi üç

11.8K 890 353
                                    

Murat,

"İyi misin?"
Yamaç başını kaldırıp Tuğrul'un kanayan dudağına bakarak sorduğunda Tuğrul iti başını salladı.

"İyiyim iyiyim."

"Hiç de iyi değilsin." dedi Yamaç kaşlarını çatarak.

Dudağına bakmak için biraz daha parmak uçlarında yükseldiğinde Tuğrul da biraz eğildi. Şu an çok yakın duruyorlardı ve bir anda kendime engel olamadan tamamen içgüdüsel bir şekilde Yamaç'ı kolundan çektim.

Beklemediği anda beklemediği yerden gelen kuvvetle ileriye savrulup göğsüme çarptığında şaşkın bir şekilde yüzüme baktı fakat şaşkınlığının yerini hemen öfke almıştı.

"Ne yapıyorsun lan sen?"

Harbi ben ne yapıyordum amına koyayım?

Diyecek herhangi bir şey bulmak için etrafa bakındığımda kolunu bırakmadan yüzüne baktım. Yürümeye devam ettiğimiz için o şu an geri geri yürüyordu. Tuğrul şerefsizi Sinan'ın yanındaydı. Özgür de onlardan birkaç adım geriye yürüyordu.

Gözlerim başını önüne eğmiş kulaklıklı Yiğit'e ve eline aldığı sopayla yere izler bırakarak yürüyen Emirhan'a kaydığında başımı hızlıca tekrar ona çevirdim.

"Yiğit'le Emirhan'ın arasına giremezsin." dedim çabucak.

Kaşlarını iyice çattı.
"Onların girilecek bir arası mı var sence? Seninle benim bile daha çok aram var."

Kolunu kurtarmaya çalıştığında tutuşumu güçlendirdim.
"Yine de giremezsin. Küçük şeytan."

Bu sefer kaşlarını kaldırdı ve dudakları şaşkınlığın etkisiyle '0' halini aldı.

"Küçük diye seninkine derler lan dalyarağa bak." Kuvvetli bir şekilde beni ittirdiğinde bir adım geriye gittim ancak yine kolunu bırakmadım.

Benimki mi küçük?

Hayatımda daha sikik bir şey duymamıştım. Sırıttım,

"Sen küçüğün kelime anlamını bilmiyorsun herhalde piç."

"Sözlükte Murat'ın şeyi yazdığına eminim."

"Çıkaracağım gözün kaldırmayacak şimdi."

"Kaldırır da gözüm mü yoksa..." dediğinde kaşlarımı çattım.

"Sen bana bir yükseliyorsun sanki."

"Ne alaka amına koyayım ben herkese yükseliyorum. Sana özel değil yani." dedi şımarık bir ifadeyle.

Yüzümü buruşturdum.
"Benden uzak Allah'a yakın zaten puşta bak."

Homofobik değildim. Yani Emirhan'dan sonra değildim daha doğrusu. Daha çok bilgilendiğim için karşı olmanın aptallık olduğunu anlamıştım ama kalkıp da erkek sevgili yapacak değildim herhalde. Hele de bu Küçük Şeytan'la...

"Ya sana ne yakın olacağım zaten." dedi iğrenir gibi bakıp tekrar kolunu çekerek.

Ben kolunu bırakmamaya devam edip boşta kalan elimi cebime attım ve ondan aldığım sigara paketini çıkardım ve dudaklarımın arasına koydum. Az olduğu için idareli kullanmam gerekiyordu. Çakmağımı da çıkardım.

Yakabilmek için kolunu bırakmam gerekiyordu fakat bırakmak istemiyordum.

"Bıraksana lan kolumu." diyip kolu çektiğinde

Sigara ağzımdayken 'cık' sesi çıkardım.

"Olmaz."

"Bırak!" Kolunu çekmeye çalışırken diğerini de kaldırıp göğsüme sağlam bir yumruk indirdi.

Düşman (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin