Zakkum

7-Esir

Bu bölüm; @Sudenursahin0227 kullanıcı adlı okuruma ithafen yayımlanmıştır.

Rozalin'i yurda yerleştirip güç de olsa ondan ayrıldıktan sonra karargâha geçtik. Abim ve diğerleri bizi toplantı salonunda bekliyordu. Sanırım akşam bahsettiği operasyon başlatılacaktı.

Detayları konuşup hazırlıkları tamamladıktan hemen sonra araçtaki yerlerimizi aldık. Derin, bu operasyonda bize katılmayacaktı. Zaten bu bir operasyon bile sayılmazdı henüz. Asıl operasyon iki gün sonraydı..

"Zakkum elemeleri geçemedi, bilginiz olsun." dedi Çağan araçtaki sessizliğe son vererek.

"Niye?" dedi Yankı Abi şaşkınlıkla.

"Daha eğitim bile yapılmadı Pusat, ne yaptı da elendi?" dedi Gökmen de.

"Kız cadı, bu kez fena basmışsın bunun damarına." dedi Dinçer Abi sırıtarak.

"Ders?" dedi abim sorarcasına.

"İki." dedi Çağan. Abim manidarca gülümsediğinde derin bir nefes aldım.

"Bir şey söylemeyecek misin Şah? Ne kolay bir eleme bu böyle!" dedim sitemle.

"Kolay eleme konusunda kimse senin eline su dökemez Zakkum." dedi Yankı Abi.

"Komutanın uygun değil diyorsa, uygun değilsindir Teğmen." dedi abim de.

"Elemelerinize katıldığımı duymayan kalmamış! Ne yani, elendim mi diyeyim şimdi herkese? Hem de saçma sapan bir sebepten!"

"Saçma sapan?" dedi Çağan gözlerini kısıp.

"Komutanım, atalım bunları şurada. Atışma başlıyor." dedi Gökmen.

"Mırdıkan'dayız. Bırakalım Pardih'e yürüsünler." dedi Dinçer Abi.

"Bırakın bırakın. Zaten Yankı Abi gaz pedalının yerinden haberdar değil. Yürürsek daha hızlı varırız." dedim kemerimi çözerken.

"Babamız Fırtına, dedemiz Kaptan değil ki uçmayı öğrenelim!" dedi Yankı Abi sitemle.

"Alın beni time, size ders vereyim." dedim gülerek.

"Yemezler Teğmen, in hadi." dedi Çağan kapıyı açıp inmemi beklerken.

Abimin planladığı gibi yakalanmak için Pardih'e doğru yürümeye başladık ve bizi yakalayabilecekleri rotalar çizdik kendimize. Saatler süren yürüyüşümüzün ardından neredeyse Tahsini'ye gelmiştik. Biraz daha yürürsek kamplarına varıp 'selam, bizi esir alır mısınız?' diyebilirdik.

"Beyin yok ki bunlarda. İşaret fişeği de atsak bulamazlar bizi." dedi Çağan sabırsızca.

"Abimin söylediği 'atışma' modunu tam burada açmalıyız sanırım." dedim bıkkınlıkla.

"Aslında beni dinlemen için iyi bir ortam." dedi sağa sola bakıp değerlendirme yaparak.

"Hiç sırası değil Pusat."

"Ne zaman sırası?"

"İyi, hadi dökül o zaman. Kimmiş korumam, neden erişilmezmişim, bana gelecekken kim yoluna taş koyuyormuş, cesur olmak neden yetmiyormuş?"

"Beni bu kadar dikkatli dinlediğini bilmiyordum."

"Özet geç mümkünse. Fazla uzatma. Edebiyat da yapma."

"En başta Şah var."

"Onu biliyoruz."

"Sonra Çevik."