Öpüyor, ısırıyor ve emiyordu küçüğünün tenini.

Start from the beginning
                                    

Hepimiz tebrik etmiştik ve konuşmaya devam etmiştik. Gece geç saate kadar ordaydık. Sabaha kadar açık bir mekandı. Biz gitmeden Soobin gelmiş ve onlada tanışmıştık ve çok sevimli biriydi ilk görmüş olsamda içim kaynamıştı ona karşı sevmiştim onu.

Gece yarısını geçtiğinde Minho hesabı ödeniş ve çıkmıştık mekandan. Herkesi evine bırakmıştık Minho'yla. İlk Felix ve Hyunjin'in evine gitmiştik beraber. Sonra Changbin ve Bangchan'ı bırakmıştık. Jeongin ve Seungmin'i bıraktıktan sonra gece el ele evimize gitmiştik.

Eve girdiğimizde kediler ayağımıza dolanmış ve onlarla ilgilenmiştik ardından duşa girmiştik -ayrı ayrı tabiki şşş-

• • •

Yazarın Anlatımı

Jisung duştan çıkmış ve üzerine giydiği bornoz ile odasına ilerlemişti. Minho yoktu odada. Büyük ihtimalle aşağıda kedilerin mamasını koyuyordu diye düşünmüştü Jisung. Dolaba yönelmiş ve sevgilisinin bol salaş tişörtlerinden birini almıştı. Üzerine sadece onu giymiş altına ise kısa şortunu giymişti.

Uzun zamandır birbirlerine güzel zaman ayıramıyorlardı.

Jisung özlemişti Minho'yu.

Minho özlemişti Jisung'u.

Vücutları ve zihinleri çok özlemişti birbirlerini.

Jisung giyindikten sonra odada bulunan duşa tekrar ilerlemiş ve saçımı kurutmuştu. Son kez kendine bakmış ve aşağı yönlendirmişti minik adımlarını.

Aşağı indiğinde gördüğü manzara çok sevimli gelmişti gözüne. Sevgilisi kedilerinin üçüyle koltukta oturmuş ve hepsiyle özenle ilgileniyordu bir yandan da gülüş sesi odayı şenlendiriyordu. Jisung kapı pervazına yaslanmış kısa süre erkek arkadaşını izlemişti.

"Beni daha ne kadar izleyeceksin?" demişti Minho birden kafasını kaldırıp sevgilisine bakarken.

Jisung anlık girdiği şok ile kafasını sağa sola sallamış ve gülmüştü. Nerden fark etmişti onu izlediğini anlamamıştı.

"Ama ben sevgilimi hiç rahatça dikizleyemeyeceğim mi?" demişti bıkkınlıkla ve çıplak olan ayağı ile sevgilisine doğru yönelmişti. Minho Jisung'un dalgalı saçları, mükemmel kokusu ve süt gibi parlayan beyaz teniyle ona karşı zorla durduruyordu kendisini. Çok güzel diye geçiriyordu içinden.

Jisung sevgilisinin yanına gitmiş ve Dori'yi kucağına alarak sevgilisinin yanına oturmuştu.

"Ne güzel kokuyorsun." demişti Minho ve Jisung'a doğru dönerek saçlarına minik öpücük bırakmıştı.

Jisung ise kıkırdamış ve kucağında ki kediyi yere bırakmış sevgilisinin kucağına çıkmıştı. Minho elini direkt sevgilisinin ince beline dolamış ve kendisine sarmıştı minik sevgilisini. Jisung, Minho'nun boyun girintisine burnunu koyarak kokusunu içine çekmiş ve sarılmıştı ona.

Minho elini sevgilisinin daha doğrusu kendisine ait olan bol tişörtten içeri elini sokmuş ve yumuşak tenini okşamaya başlamıştı. Bu haraket bile Jisung için yeterliydi. Hemen etkileniyordu sevgilisinin ona dokunuşlarından. Jisung kafasını kaldırmış ve kızarmış yanaklarıyla sevgilisine bakmıştı uzun süre. Ardından Minho sevgilisini kendine çekmiş ve derin ama şefkatli bir öpüşme içine girmişlerdi.

Birbirlerine dokunuşları hem sert hem de yumuşaktı. Özellikle Minho'nun dokunuşları. Korkuyordu sevgilisine zarar verir diye ama bir yandanda kendini çok zor tutuyordu.

Öpüşmelerinin ardından Jisung kasıklarını yavaşça Minho'ya sürtmeye başlamıştı. Jisung kendini daha çok zorluyordu aslında şu an. Öpüşmelerinin arasına inlemesi girmişti Jisung'un

ICE AMERICANO [minsung]Where stories live. Discover now