Minho seni gerçekten düşünüyorum.

Start from the beginning
                                    

Bangchan:
Evet ondan boş atar yapma bir yandan iyi oldu işte

Minho:
Birde üste çıkmaya çalışıyorsunuz
Gidiyorum ben sizi çekemem
(Herkes tarafından görüldü)

____ ____ ____ ____ ____ ____ ____ ____

Jisung'un Anlatımı

Duştan çıkmıştım ve iyice rahatlamıştım. Giyinip aşağı inmiş ve kahve yapmıştım kendime. Şimdi de balkonumun camından hem etrafı izliyordum hemde kahvemi yudumlayıp huzuru hissetmeye çalışıyordum ama kafamda ki düşüncelerden zordu bu.

"Of." diye mırıldanmış ve saatte bakarak öğleden sonra ki dersime gitmek için hazırlanmaya odama gitmiştim.

Hiç gitmek istemiyordum. Çünkü öğleden sonra ilk ders bölüm dersim ardından dört saat matematik dersiydi. Minho ile birlikte ve tüm okul ayrıldığımızı biliyordu yani anlamışlardı. Ne post atıyorduk ne beraber görünüyorduk okulda. Bir de derste onların tuhaf bakışlarını çekecektim.

Derin bir iç çektikten sonra dolabımdan kıyafet bakmaya başlamıştım. Dizi yırtık kot pantolonumu almıştım ve üzerine beyaz tişört ardından beyaz gömleğimi almıştım en son sarı üzerinde mavi çizgileri olan hırkamıda dolabımdan alıp hepsini yatağa koymuştum. Takı rafıma gitmiş gümüş kolyemi almıştım ve onuda kıyafetlerimin yanına koymuştum. Ve son olarak ayakkabı dolabıma gitmiştim ve siyah tabanlı koyu yeşil rengindeki kalın tabanlı ayakkabılarımı almıştım ardından odama dönmüş giyinmeye başlamıştım.

• • •

Giyindikten sonra son olarak giriş kapısının ordaki aynadan kendime bakmış ve çantamı alıp çıkmıştım evden.

Evden çıktığım gibi yine telefonum çalmıştı hayır anlamıyordum kurulu saat gibi benim çıkış saatimi falan ezberlemiş miydi bunlar.

"Ne var?" demiştim telefonu açar açmaz.

"Ne bağırıyorsun be." demişti Jeongin.

"Söyle hadi Jeong."

"Tamam tamam ne zaman çıkıyorsun evden." demişti sakince.

"Çıktım şimdi gelirim yirmi dakikaya." diyerak cevaplamıştım onu.

"Tamam okuldayız biz gelince görüşürüz bebiş."

"Görüşürüz Jeongin." demiştim ve kapatmıştım telefonu.

• • •

"Selam." demiştim çantamı koyarken.

"Selam." diye eklemişti Felix.

"Hoşgeldi- Oha." demişti Jeongin bir anda.

"Ne oluyor be sana?" demişti Changbin.

"Lan siz Minho hyungla barıştınız mı?"

"Hayır yani o anlamda hayır." demiştim durgun sesimle. "Neden ki?" diye eklemiştim.

"Aynı giyinmişsiniz resmen bir tek onun içinde tişört yok direkt hırkasını giymiş he birde ayakkabınız farklı." demişti beni yine baştan aşağı süzerken.

ICE AMERICANO [minsung]Where stories live. Discover now