Dost

961 90 96
                                    

Malfoy malikanesi tam da Harry'nin hatırladığı gibiydi. Büyük. Eve geldiklerinde hepsi birlikte oturma odasına geçtiler. Oda denildiğine bakmayın oldukça büyüktü. Harry ve Draco bir koltuğa geçtiler. Bayan Malfoy onlara sıcak çikolata getirmesi için bir ev cinine rica etti. Bu sürede ise Bella, Draco ile konuşmaya başlamıştı.

"Demek küçük yeğenim büyümüş." dedi Bella.

Draco'nun bunu duymasıyla yüzü aydınlandı. Artık kadının kim olduğunu biliyordu. Bellatrix teyzesi. Koşarak gidip kadına sarıldı. Annesi Bella teyzesi hakkında sürekli bir şeyler anlatırdı. Fotoğraflardan daha farklı göründüğü için tanıyamamıştı onu. Kadın yeğeninin sarılmasına karşılık verdi ve Draco'nun saçlarını karıştırdı.

"Bella teyze, annem senden çok bahsetti. Ama fotoğraflardan farklı göründüğün için tanıyamadım seni."

"Ah. Doğru." Bellatrix yeni hatırladığı şeyle görünüşünü değiştirdi. İşte şimdi gerçekten kendisi gibiydi.

Harry kadının yeni görünüşünün kendine daha çok benzediğini düşündü. Saçlar biraz daha dağınık ve o kıyafetlerden kurtulmuş haliyle...

"Bunca zaman neredeydin Bella teyze?"

Bellatrix yeğeninin sorusuna cevap vermeden önce Lucius ve Narcissa ile göz göze geldi.

"Sizlerle görüşemeyecek kadar uzaklarda Draco. Üzgünüm seni daha önce ziyaret etmek istemiştim ama bazı durumlardan dolayı bunu yapamadım."

Draco onu anlayışla karşıladı ve teyze yeğen biraz sohbet ettiler.

Snape onlar konuşurken Harry'nin yanına geldi.

"Harry senin fikrini almadan böyle bir karar aldım ama istemiyorsan burada kalmak zorunda değiliz." dedi.

Harry, Draco ve Malfoy'larla olmaktan oldukça memnun olduğu için başını iki yana salladı.

"Burayı seviyorum efendim. Ayrıca Bella'yı da çok sevdim."

Severus buna gülmüştü. Ömrü hayatı boyunca ilk kez Bella'yı sevdiğini söyleyen biriyle karşılaşıyordu.

"Bunu duyacağımı hiç düşünmezdim."

Severus'un gülüşünü duyunca diğerleri de dikkatlerini onlara çevirdiler.

"Neden böyle gülüyorsun Sev?" diye sordu Bella.

"Harry bana seni sevdiğini söyledi de ona gülüyordum Bella. Seni seven biriyle ilk kez karşılaşıyorum." dedi alayla sırıtarak.

"Sen önce kendine baksan iyi olur Hogwarts'ın soğuk yüzü." diye karşılık verdi Bella.

Severus bunu nereden öğrendiğini soracakken kıs kıs gülen Lucius gözüne çarptı.

"Ona sen söyledin değil mi?" dedi oyuncu bir sinirle.

Lucius kafasını sallayıp yalanladı.

"Sen benim en yakın arkadaşımsın Sev. Bunu sana yapmam."

Severus tabii ki bunu yememişti ve bunun hesabını daha sonra soracaktı.

"Ayrıca ben de Harry'yi çok sevdim." diyerek araya girdi Bella.

"Zaten onun sevilmeyecek bir yanı yok da ondandır Bella." Severus kelimler ağzından çıkarken düşünmemişti.

Harry deminden beri olan konuşmalar yüzünden zaten oldukça kızarmışken şimdi bir de bu lafın üzerine kıpkırmızı olmuştu. Ev cininin birden ortaya çıkıp, sıcak çikolataları getirmesi isabet olmuştu.

Father and SonWhere stories live. Discover now