ꕥkaykayꕥ

1.7K 185 46
                                    

"Yani sen şimdi bana, okulundan birinin o orospuyla ettiğin kavganın tamamını çektiğini mi söylüyorsun? Her kısmını?" dedi Bakugou duvara yaslanarak. Başını salladın, sırıtarak telefonunu çıkardın.

"Ve hepsi burada, bebeğim."

"Aç şunu, kıçının nasıl tekmelendiğini görmek istiyorum." Bakugou vücudunu sana döndürdü. Instagram'ı açtın ve son kaydedilenlerinde gezindin. Bir dövüş hesabının paylaştığı gönderiye tıkladın ve Bakugou'ya yaklaştın.

"Siktir... Vay anasını! Hahaha! Cidden onun tam suratına vurdun!" Bakugou kocaman açılmış gözlerle telefonuna bakarken gülüyordu. Kıkırdayarak kafanı salladın.

"Eh, tabii ki şiddet seni heyecanlandırdı."

"İstediğini söyle ama dövüş izlemek eğlenceli. İnsanlar neden güreş, boks gibi şeyler izliyorlar sanıyorsun?" Bakugou homurdanarak sana baktı. Omuz silktin. Gözlerini devirdi ve tekrar ekrana baktı, gözleri büyüdü ve yüzünde bir sırıtış belirdi. "Oh siktir, onu gerçekten ısırdın amına koyayım! Tam kolundan!"

Güldün ve telefonu kapattım. "Sana söylemiştim!"

"Gerçekten çılgın bir kaltaksın, Y/n." Bakugou eğlenerek sana bakarken başını sallayarak kıkırdadı. "Bir sonraki ısıracağın kişi kim?"

'Um, sensin, babacık.'

"Sen ısır." Homurdanarak şakacı bir şekilde onu ittin. Bakugou sırıttı.

"Bu senin işin."

"Kapa çeneniii."

Gülerek duvara yaslandın. İç çekerek tavana baktın.

"Dostum, var olmak yorucu."

"Sen bir emo kaltaksın."

"Hayır, değilim. Ben bir kraliçeyim."

"Çöpler kraliçesi."

"Zorba."

Bakugo gülerek yatağından kalktı. Başını kapıya doğru uzatarak sana baktı. "Hadi dışarı çıkıp bir şeyler yapalım."

"Ne gibi?" Homurdanarak yataktan kalktın.

"Bilmiyorum amına koyayım, kaykayım var. Hadi kaykay sürelim."

"Kaykay mı? Kaykay sürmekte berbatım."

"Umutsuz kıçına düşmemeyi ve bazı diğer şeyleri öğreteceğim. Tabii..." Bakugo sana doğru yürüdü, öne eğildi ve sırıttı. "...kaykay sürmek için fazla amcık değilsen."

Kızardın, kaşlarını çattın. "B-ben amcık değilim. Hadi gidelim."

"Yine kızarıyorsun. Artık burada olduğuna göre seni daha çok utandırabilirim." Bakugou gülerek arkasını döndü ve uzaklaştı. Onu alt kata kadar takip ederken kalbin çok hızlı atıyordu.

"Oi, kocakarı! Bir süreliğine dışarıda olacağız." Bakugou elini ön kapının koluna koyarak bağırdı.

"Bana öyle seslenme seni velet! Ve Y/N'yi güvende tutsan iyi olur!" Mitsuki kafasını salondan dışarı çıkardı. Bakugou dilini şaklattı, kaykayını alarak kapıyı açtı. 

"Hadi gidelim."

ꕥꕥꕥ

"Dengeni kurmayı bile nasıl beceremeyebilirsin ki amına koyayım?" Bakugou senin beşinci kez kaykaydan düşmeni izlerken alay etti. Ona baktın ve kalkarak üzerindeki tozları silkeledin.

"Kes sesini. Dengemi kurabiliyorum."

"Hayır kuramıyorsun. Kaykay sürmede bok gibisin."

"O zaman neden bana nasıl yapıldığını göstermiyorsunuz 'Bay Senden Daha İyi Kayabilirim'?" Diye söylerdin kollarını göğsünde birleştirerek. Bakugou kaykayı alarak gözlerini devirdi.

"İyi, geri çekil. Tabii suratına bir darbe almak istemiyorsan."

Geri çekilerek çimenlere oturdun. Bakugou yokuş aşağı gitmeye başladı, ne çok hızlı, ne çok yavaş. Sonra kaykayın bir ucuna baskı uygulayarak zıpladı ve mükemmel bir kickflip* yaptı. Yere indiğinde ağzın açık kaldı. Bakugou ayağıyla kaykayı durdurdu ve eline alarak sana sırıttı.

"İşte böyle yapılır."

"Bana bunun nasıl yapılacağını öğret!" Dedin gözlerin parıldayarak. Bakugou homurdanarak kaykayı tekrar yere bıraktı.

"Önce dengeni nasıl kuracağını öğrenmen lazım."

"O zaman önce onu öğret ve sonra da kickflipi öğret!"

Bakugou gözlerini devirdi. Sen ayağa kalktın ve ona doğru koştun. Bakugou iç çekerek sana baktı.

"Kaykaya binmeyi biliyor musun ki?"

"E-evet." dedin bir ayağını kaykayın üzerine koyarken. Sallandın ve bağırdın. Bakugou homurdandı ve seni kaldırarak kaykayın üzerine koydu. Kızardın ve yutkundun, hâlâ kaykayın üzerinde duramıyordun.

"Kaykayı aşağı doğru yönlendireceğim, yani düşüp boku yemek istemiyorsan bana tutun."

Yavaşça hareket etmeye başlarken Bakugou'nun koluna tutunarak titrek bir nefes verdin. Bir eli sırtında, diğer eli elini tutuyordu ve söz verdiği gibi yavaş ama emin adımlarla seni yokuş aşağı yönlendiriyordu. Kalbin çok hızlı atıyor, onun ellerinin sıcaklığını hissettiğinde kızarıyordun.

"Bırakacağım. Durmak istiyorsan ya atla ya da ayağını yere bas." dedi Bakugo, kolunu yavaşça çekerek. Yutkundun, kendi başına hareket etmeye başladığında ona geri baktın. Sana sırıttı, kırmızı gözleri eğlenceyle parlıyordu.

"Düşme."

Dikkatini tekrar önüne çevirmeden önce ona bir bakış attın. Küçük tepeden aşağı inerken kalbin heyecanla çarpıyordu. Nefes nefese güldün, gözlerin parladı.

"Yapıyorum! Evveett!"

Tam bunu söylediğin gibi, bir kayaya çarptın ve düştün, bu sırada bacağını kopardın.

"Ananı...sikeyim-!" Diye tısladın. kaykayı durdurdurmaya çalışan bacağına baktın. Kaykay savrularak durdu ve bacağın sana doğru sıçrayarak kendini vücuduna tekrar bağladı. Bakugou'nun kahkahasını duydun ve ona doğru dönerek dik dik baktın.

"Yolculuğun iyi miydi?" Dedi kendini beğenmiş bir şekilde sırıtarak.

"Siktir git!"

jouska (k. Bakugo x reader)Where stories live. Discover now