GÖKYÜZÜNDEN SIZAN NOTALAR

8.BÖLÜM

GÖKYÜZÜNDEN SIZAN NOTALAR

Taylor Swift - Cardigan

Mabel Matiz - Fırtınadayım.

8.BÖLÜM.

İyi şeyler zaman ister demiş bir yazar. Ne kadar doğru söylemiş değil mi ama. Belki de bunca zaman sessizce onu uzaktan sevmemin karşılığını almışım gibi hissediyordum. Resmen kolumda onun aldığı saat vardı ve ben onun saati ile güne başlamıştım.

Dün gece eve gelince hemen bileğimdeki saati kenara fırlatmıştım ve yeni saatimin kutusunu açıp bileğime takmıştım. Bu model benim kullandığım modelin üste seviyesiydi, Türkiye'ye gelmemişti bu saat daha o yüzden ben alamamıştım demek ki bu saati onlar yurt dışından sipariş etmişti.

Bak burası Asil ihtilali, her dakika Yağız'a tekrardan aşık olma ihtmalli.

Okulun içine girince kulaklığımı kulağımdan çıkarıp bahçeye girdim. Yine yeni bir gün ve belki de yine yeni olaylar. "Asil." Sahra'nın sesini duyunca hemen arkama dönüp ona baktım. Sonunda okula gelmişti, sonunda kavuşmuştuk. 

"Sahra'm." Hemen ona sarılıp saçlarını karıştırdım. Bir daha bu okula gelmeyecek, babası onu benden alacak diye o kadar korkmuştum ki... O benim yanımda olduktan sonra her şeyin üstesinden gelirdik biz, yeter ki yanımda olsun ve benim desteğime karşı çıkmasın. Emir konusunda hala yaralıydı biliyordum ama eskisi gibi kafaya takmamaya çalışıyordu belli ki.

Bir daha da onu görmek isteyeceğini sanmıyordum çünkü artık işin içinde ailesi vardı. Koca bir yanlış anlaşılma dahi olsa tekrardan Emir ile olacak kadar cesaretli değildi. "Çok özledim seni." Omuzlarını tutup onu kendimden uzaklaştırdım. "Artık geliyor musun?"

"Sadece yarın gelemeyeceğim, pasaport çıkaracağız onun dışında devam edeceğim okuluma. Sırf birkaç kişi yüzünden bursumu yakmak istemiyorum. Bu okulu gerçekten çok seviyorum ben."

Emir'in arkadaşları ile göz göze geldik. Onlar bize doğru bakıyorlardı. Ne yapacaklardı? Emir'e haber mi vereceklerdi Sahra geldi diye? Onlara sertçe bakıp Sahra'nın koluna girdim. "Hadi sınıfa çıkalım."

"Sınav haftası geliyor." Kolunu çimcikleyip ofladım. "Hatırlatma lütfen." Sınav haftaları beni çok geriyordu çünkü sabahlardım hep ama bu sefer o kadar da stresli değildim çünkü 12.Sınıf olduğumuz için branşımız olmayan derslerin cevapları verilecekti. Branşım olan derslere de bir zahmet çalışmalıydım çünkü yıl sonunda gireceğimiz bir sınav vardı.

"Sahra!" İrem neşeli sesiyle yanımıza gelince ilk başta Sahra'ya sıkı sıkı sarıldı ardından bana sarılıp bize gülerek baktı. "Ama nasıl özlemişim..."

"Dersler beklemez İrem."

"Sen topuz mu yaptın?" İrem Sahra'nın karnını gıdıklamaya başlayınca gülümseyip onlara baktım. İkisinin de bana aşıladıkları hayat enerjisine bayılıyordum. Sahra gülüp onun elinden kurtulmaya çalıştı. "Artık devir süslenme devri değil!"

"Kesinlikle!"

"Erkekler kurtarmıyor bizi!"

"Evet!"

"Burak?" Dedim ikisinin arasına girip. "Asil haklı, biraz daha sana haklısın dersem eğer bugün Burak'tan ayrılacağım." Üçümüz de gülümsediğimiz sırada Sahra bugün olacak quizine hazırlanmak için yanımızdan ayrıldı.