Küçük De Luca

79.8K 3.6K 508
                                    

Multi: GİA DE LUCA

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum. İyi okumalar...

Uykunun güzel ve sert kollarının beni taciz etmesi ile homurdanıp gözlerimi yavaşça araladım. Bu arada uykunun kolları nasıl sert olabilirdi? Ya da şöyle sorayım beni nasıl taciz edebilirdi? Çünkü benim bildiğim uyku masum bir şeydi.

Gözlerim açılınca netleşen görüntü karşısında şok oldum. Vücudumun yarısı Dante'nin üzerinde kaslı dolayısıyla sert kollarına sokulmuş, başım göğsünün içine girecek kadar adama yapışmış durumdaydım. Tabi o da fırsat bu fırsat deyip bacağımı sarsmak bahanesi ile beni taciz ediyordu. Abartıyor da olabilirdim.

"Kollarımın arasında rahat olduğunun farkındayım ama eve geldik küçük hanım." Dante ile düşüncelerime ara verdim. Sakince kollarından çıkıp ona acırmış gibi baktım. Aslında düştüğüm hale acıyordum. Başımı hafifçe iki yana sallayıp konuşmaya başladım.

"Bu hareketini bir seferliğine görmezden geleceğim. Çünkü farkındayım etkileyici biriyim ama taciz etmene de izin veremem." Ağzı açılıp kapandı, göz bebekleri büyüdü ve dudaklarını sımsıkı kapadı. Onu görmezden gelerek havalı nasıl olunuyorsa kendimce öyle arabadan indim ve dışarıda en az on beş adama ciddi bir ifade ile emir veren Bruno'nun yanına ilerledim. Tabi bu sırada gelen kahkaha sesine aldırmadım. Yolculuğun uzun sürmesinin nedenini şimdi anlamıştım. Kocaman bir çiftliğe gelmiştik.

Araba yolu dışında her taraf yemyeşildi ve bu yeşilliğin ortasında bembeyaz sadece çatısı gri kocaman bir ev vardı.Hemen önünde olan yuvarlak alan peyzaj harikası küçük çiçeklerle doluydu.Arazideki çimlerin kısalığı burada çalışanları takdir etmemi sağlamıştı.Çünkü bu kadar büyük bir alanı düzenli ve temiz tutmak yorucu olmalıydı.Ev iki katlıydı ama ona bileşik sağında ve solunda tek katlı bir ev daha var gibiydi.Onlarında gri çatıları vardı.Ayrıca beyaz kolonların süslediği uzun bir veranda onları birleştiriyordu. Evin arkasında bir bina daha vardı.Garaj olabilirdi emin değildim.Bu masalımsı görüntüyü bozan üç şey vardı.Araba girişte durduğu için araziyi çeviren teller ile arkamda kalan koca giriş kapısı ve koruma ordusu.Yavaş adımlarla eve ilerlerken arazinin eksileri ve artılarını da aklıma not ediyordum.Daha sonra dile getirecek ve önlem aldıracaktım.Öncelikle alan büyük olunca korunması gereken alanda büyüyordu.

Bruno'nun yanındaki korumalar kendilerine verilen emirleri yerine getirmek amacıyla yanından uzaklaşırken ben bana yetişen ve sırıtmakta olan Dante ile aynı anda Bruno'nun yanına vardım. Yine ne güzel gülüyordu bu adam.

"Burası fazla büyük değil mi?" ortaya sormuştum ama takan olmadı. Neden mi?

Çünkü 1 numaralı öküz hala gülümsüyor ve bana bakıyordu. 2 numaralı öküz ise 1 numaralı öküzün suratına şaşkın gözler ile bakıyordu. Ben de öküzün trene baktığı gibi bakan bu öküzler yerine seslice nefesimi dışarı verip eve ilerledim. Etrafımı öküzler çevrelemişti. Ağabeyim, Emir, Deniz ve şimdi de Dante ile Bruno hayırlısı artık...zaten tren olmaya alışmıştım.

1 numaralı öküz bana yetişip belime kolunu sardı ona dik dik bakınca gülümsedi. "Unutma herkes seni nişanlım olarak biliyor." Role bu kadar özen göstermesini iyi mi karşılamalıydım bilmiyorum. Bildiğim tek şey bana çok dokunduğuydu. Adamla daha yeni tanışmışken bu kırk yıllık evli imajımız neydi?

"Beril, Dante'ye ne yaptın inan umurumda değil sadece yaptığın şeye devam et." kulağıma fısıldayan Bruno'ya 'sen nerden çıktın' der gibi bir bakış attım. Umursamadı. "Bu adam 1 yıldır sadece nefes alıyor."

Doğal olarak adam sonuçta yaşıyordu. Canlı olan her şey gibi tabi ki de nefes alacaktı.

"Bruno! Farkında mısın bilmiyorum ama Beril'in dibindeyim ve sende kulağına girmiş benim hakkımda ona bir şeyler söylüyorsun." çıkışan Dante'ye bu sefer ben ve Bruno 'sen burada mıydın?' der gibi bir bakış attık.

TEHLİKELİ GÜZEL(tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin