"Ölen kuzenimin sevgilisi ve tabi benimde arkadaşım."

"Onu sen mi vurdun?"

"Hayır."Yalan söylemekten nefret ederdim ve gerekmediği sürece asla yalan söylemezdim.Şu anda yalan söylemiyordum.

"Bak evlat,son zamanlarda Kaan Göktürkle ilgili tartışmaların olmuş.Geçen gün okuduğun okulda Kaanla kavga etmişsin.Okulun MBS kayıtlarında herşey rahatça anlaşılıyordu.Şimdi doğru söyle,Kaan Göktürkü vuran senmisin?"

Sabırla yumruklarımı sıktım.Dedikleri mantıklıydı fakat bu denilenler Kaanı vurduğum anlamına gelmiyordu.Dudaklarımı alayla yukarı kıvırdım.

"Öncelikle okulun kameralarında ne gördüğünüz hiç umrumda değil.Kaanla tartışmalarım oldu.Kavga etmişliğimizde var.Ama bunlar Kaanı vurduğum anlamına gelmez.Kuzenimin sevdiği çocuğa asla zarar vermem."

Dedim ciddi bir ifadeyle.Kavga ettiğimiz için şüpheli durumuna düşmüştüm ve bu olay beni sinirlendirmeye başlamıştı.Ona kızgınlığım olduğu doğrduydu fakat ben işimi basit yollarla görürdüm hep.Vurduysam ölmesi için elimden geleni yaparım.Yaralayıp yeniden hayatı dönmesi istediğim şeyler arasında yoktu.Benim canım yanarsa beterini yaşatırdım karşımdakine.Ve bu kim olursa olsun asla değişmeyecek kuraldı.

"Öğrendiğimiz bilgilere göre sevgilinle Kaan eskiden aynı hastanede tedavi görüyormuş.Aralarında geçen şeyler dolayından ona kin kapmış olabilirsin."

"Hastaneye benimde gittiğim olmuştu ve Kaanla dostluğumuz vardı o zaman.Neden kin kapayım?"

Sabrım yavaş yavaş tükenmeye başlamıştı.Sonuna kadar haklı bendim.Ama dedikleri çok mantıklıydı ve en küçük hatamda beni rahatça içeri tıkabilirlerdi.

"Pekala seni serbest bırakıyoruz fakat gözümüz üzerinde olacak."

Birşey demedim ve ayağa kalktım.Boşa vakit kaybı olmuştu burada onlarla konuşmam.Er geç suçlu bulunacaktı.

~~~

Polis merkezinden çıktım ve taksi beklemeye başladım.Bir süre sonra ileriden gelen taksiyi elimle durdurdum.Taksiciye gideceğim hastanenin adresini verdim.Kaanı merak ediyordum.Kimseden çıt çıkmıyordu ve bu iş içimde ki merak duygusunu artırıyordu.

Hastaneye geldikten sonra,taksiciye ücreti ödedim.Adımlarımı hızlandırdım ve bahçeye giriş yaptım.Görüş açıma Uzay ve Yağmur girdi.Birbirlerine sarılıyorlardı.Sinirle yumruklarımı sıktım.Bu sefer bir bok yapmayacaktım.Artık yorulmuştum ve Yağmura laf anlatmak daha da sinirlerimi geriyordu.Yanlarından geçerken Yağmurla gözlerimiz buluştu.Onu görmemezlikten geldim ve hastanenin içine ilerlemeye başladım.Bir an keşke Yağmurun hayatına yeniden girmeseydim dedim.Benle mutlu değildi.Başkasının yanında daha mutlu görünüyordu.İstediği gibi bir hayatı yaşatamıyordum ona.Kaanın odasına gelince duraksadım.Derin bir nefes aldım ve beyaz kapıyı yavaşça araladım.Mert,Aras,Burak,Emre ve Kaan sohbet ediyorlardı.

"Hoşgeldin dostum."dedi Kaan yumruğunu uzatarak.Hafiften gülümsedim ve yumruklarımızı tokuşturdum.Kolu alçıya alınmıştı.Yüzünde ki yaraları görmemezlikten geldim.

"Polisler ne dedi?"

"Sikik sorular."Dedim Merte.Kaan öksürdü ve konuştu.

"Benim konuşmam gerekiyor polislerle."Başımı olumlu anlamda salladım.

"Polislerin hepsi salak.Herşeye inanıyorlar."dedi Mert.

"Aynen kardeşim,hepsi salak bir sen akıllısın."Burak'ın dalga geçmesi karşısında Mert sinirle ona döndü.Nefesimi sıkılarak dışarı verdim.

Aşkıma Sahip Çıkamadım(Düzenleniyor...)Nơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ