Bölüm 4

2.8K 176 20
                                    


Medya -> Victoria

Yağmur damlalarının arabanın camından yavaşça süzülmesini izlerken kafamdaki sesleri susturmaya çalışıyordum.Ne kadar doğaüstü konuları araştırıp başka türlerin varlığına inansam da insanın yanıbaşındaki arkadaşlarının kurt adam olmasından şüphelenmesi hiç de kolay olmuyor.Acaba yanılıyor muyum diye defalarca kendimi sorguladım ama günlerdir yaşadığımız olaylar düşüncemi kanıtlar nitelikteydi.İşin diğer bir zor kısmı da bunu Arya'ya açıklamak.Büyük ihtimalle kaçık olduğumu düşünecekti.

Arabayı kullanan Arya'ya kısa bir bakış atarak derin bir nefes aldım:

"Arya!" diye seslendim.

"Sonunda!" boş bakışlarımı yollarken "Yemekhaneden beri çırpınıp duruyorsun.Çıkart bakalım ağzındaki baklayı." diye ekledi.
Böyle bir şey nasıl anlatılırdı ki? Direkt hoşlandığın çocuk yarı hayvan diyemezdim ya..
Ya da diyebilirim.

"Matt ve arkadaşları kurt adam." bunu dememle arabayı durdurması bir oldu.Yaptığı âni frenle ikimiz de öne doğru savrulurken hemen yanımızda siyah bir araba belirdi.Arabadan inen Matt,Jacop,Sam ve Victoria bize doğru gelirken ben de kendimi arabadan dışarı attım.
Sürekli peşimizde olmaları canımı sıkmaya başladı.

"Ne oldu?Arya,iyi misin?" Matt telaşla Arya'nın yanına giderken diğerleri de şaşkın bir şekilde bize bakıyorlardı.

"Güneş,bir sorun mu var?" Victoria'nın sorduğu soruyla kafamı iki yana sallarken Matt'in yanında duran Arya'ya gözüm kaydı.Şoka girmiş bir şekilde ıslak zemine bakıyordu.

"Arya'nın nesi var Güneş? Neden âniden durdunuz? Kaza yapabilirdiniz!" sona doğru yükselen ses tonuyla bana doğru bir adım atan Matt'e cevap verecekken Arya araya girdi.

"Güneş.." az önceki konuyla ilgili bir şey söylememesi için kaşlarımı hafifçe yukarı kaldırdım."Güneş bir arkadaşımız hakkında absürd şeyler söyledi de o an ki şaşkınlıkla frene basmış bulundum."

Jacop inanmadığını belli eden bir şekilde sordu:

"Hangi arkadaşmış o?"

"Bir önemi yok,biz gidelim artık siz de daha fazla ıslanmayın."

"Benim bırakmamı ister misin?" Matt dediğime aldırış etmeden Arya'ya bakarak sordu.

"Gerek yok Matt'cim.Arabayı ben kullanır Arya'yı sağ sağlim eve ulaştırırım,merak etme." sahte bir samimiyetle cevap verirken yanlarından geçip sürücü koltuğuna yerleştim.Arya'da Matt ve diğerleriyle vedalaşıp yanımdaki yerini aldı.

"Güneş,sen ne kadar saçma bir şey söylediğinin farkında mısın?"

Dikiz aynasından arkamızda kalan siyah arabaya bakarken cevapladım:

"En iyisi bunu eve gidince konuşalım.Belli ki gözetleniyoruz."

İçeri girer girmez ceketini kanepeye savururken bir hışımla bana döndü:

"Güneş,sen yine fantastik bir diziye mi başladın?Belli ki biraz fazla etkisi altında kalmışsın." bana inanmayacağını biliyordum ki söylediklerim kulağa saçma geliyordu ama haklı olduğuma emindim.

"Hayır,Arya.Onların kurt adam olduğuna eminim." lafımın devamını dinlemeden araya girdi:

"Kurt adam diye bir şey yok Güneş,sadece efsanelerde..." ceketini alıp merdivenlerden çıkarken ben de arkasından takip edip konuşmaya devam ettim.

"Bu havada bile kısa kollu ile dolaşıyorlar ve üşümüyorlar.O vücut sıcaklığıyla havale geçiriyor olmaları gerekirdi.Fazla güçlüler,normal bir insanın duyamayacağı mesafedeki şeyleri duyabiliyorlar.Bir de en önemlisi mühür olayı var.

MÜHÜR (ARA VERİLDİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin