42 - Son Huzur

17.6K 1.4K 316
                                    

Günün ikinci bölümü, stresliyim xmsşeğfk
İyi okumalarr🌹

"Tutup götürmem lazımdı kolundan, sürekli erteledim."

"Abi yeter, kendini suçlamaktan vazgeç artık."

"Doktor nerede kaldı, gidip bir bakın."

Yorgun bedenimi kıpırdatmaya çalışırken, abimlerin sesini duymamla daha da zorladım kendimi. Hissettiğim ağrıyla kısık bir şekilde inledim.

"Uyanıyor." diyen Umut abimin sesini duydum. Ardından Utku abim konuştu.

"Eylül'üm."

"Zorlamayın." dedi Ömer abim. Alnımda dudaklar hissettim. Gözlerimi hafifçe aralayıp birkaç kez kırpıştırdım.

Bayılmış mıydım ben?

Kapı açıldığında giren kişiye bakmak için gözlerimi o tarafa çevirdim. Doktor, yanında Ateş ile içeri girdi. Ateş bana bakıp hafifçe gülümsedi.

"Eylül, uyanmışsın." dedi kırklı yaşlarındaki doktor. Hafifçe başımı salladım.

"Bazı testler yapıldı sana. Ancak sonuç alınamayan bir sürü kağıt var elimde. Bugün hastanede yatman gerekebilir. Tetkikler uzun sürecektir."

"Bir problem var mı peki?" dedi Ömer abim elimi bırakmadan.

"Şimdilik bir şey söyleyemem. Anlattıklarınızdan yola çıkarak elbette şüphelendiğim durumlar var ama emin olmam gerekiyor."

Bana doğru yaklaştı yavaşça. Yüzünden gülümsemesini silmedi.

"Nasıl hissediyorsun?"

"Yorgun." dedim hemen. Yeni uyanmıştım ama uyumak istiyordum.

"Yaptığımız testler hafif testler değildi. Yine de biraz uyanık kalmalısın, hemşireler gelip başka testlere götürecekler." Ardından Ömer abime döndü. Ömer abim başını aşağı yukarı salladıktan sonra yastığımın yanındaki boşluğa oturdu. Yüzümü avcunun içine almıştı.

Doktor çıktıktan sonra, içeri kucağında Özgür ile Egemen abim girdi.

"Bak, anne uyanmış. Ağladığına değdi mi şimdi?" dedi Özgür'ü öpüp. Yanıma gelerek Ömer abimin kucağına bıraktı. Özgür anında bana uzanınca ellerini tutup öptüm hemen.

"Eylül, iyisin değil mi?" diyen Ateş'e baktım. En uzak noktada durmuş, duvara yaslanmıştı. Gülümseyerek başımı salladım.

"Çok korktum." dedi Utku abim saçlarımı okşarken. "Seni öyle baygın görünce elim ayağıma girdi sanki."

"Çekilin kızın başından. Bunalttınız."

Egemen abim, Ömer abimin söylediğini takmadan ona ters ters bakıp yanıma geldi. Gözlerinin içine bakarak yanağımdan öptü ancak minik eller tarafından geriye doğru itilmişti. Özgür, Egemen abimi ittikten sonra ellerini yüzüme koyup sarılmaya çalıştı.

"Bu küçük sıpaya hayatta karşı çıkamam, parçalar beni."

Abimler kendi aralarında konuşurken, gözüm Ateş'e takıldı. Ona baktığımı görünce dudağı hafif yukarı doğru kıvrıldı.

"Anne uf oldu." dedi Özgür koluma bakarak. Serumu o an fark etmiştim. Elini uzatıp iğneye dokununca Ömer abim geri çekti.

"İyileştireceğiz onu." dedi Özgür'ün karnını baş parmağı ile hafifçe okşarken.

Gün boyu, oradan oraya sürüklenmiştim hemşireler tarafından. Şu test, bu test derken nihayet odaya getirmişlerdi beni. Odada kafasını geriye yaslamış Ateş'i görmeyi beklemiyordum. Sesleri duyunca kafasını kaldırıp bana ve kolumdan tutarak destek veren hemşireye baktı.

En BaştanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin