~Yarattığın Canavara Bakıyorsun~

1.2K 62 15
                                    



Savaş bu halimden zevk alıyormuş gibi gülerek cebinden telefonunu çıkartıp dakikayı tutmaya başladı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Savaş bu halimden zevk alıyormuş gibi gülerek cebinden telefonunu çıkartıp dakikayı tutmaya başladı. İlk kez bu şekilde eğleniyordum normalde Ateş yada diğerleri böyle bir şey yapsalar onları durdurmak isterdim. Böyle oldukları için kavga ederdim. Delirmiş olduklarını düşünürdüm, ama şimdi öyle değildim. Aksine beni durdururlarsa kavga ederdim. Sanırım git, gide onlara benzemeye başlamıştım. Ama dediğim gibi umurumda değil.

Demir elimde çırpınıyordu kafasını sudan çıkartmaya çalışıyordu ellerini havaya kaldırıyordu, kovaya vuruyordu ama umurumda değildi. Gülerek kafasını daha da dibe ittim. Bakışlarım Rüzgarlara kaydığında bize kısa bir bakış attıktan sonra geri Ateşle konuşmaya devam ediyordu. Ne söylüyorsa Ateşin sinirine, sinir katıyordu. Yumrukları öyle bir sıkıyordu ki artık eklem yerleri bağıracaktı, kan gitmiyordu bembeyaz kesilmişti.

"Alev kaptan, çıkartsan mı?" Savaşın sesi kulaklarıma dolduğunda onlara bakmayı bıraktım ve Savaşlara döndüm.

"Ha?"

Emir "Demiri puştunu diyorum" dediğinde kafasını sudan çıkartmıştım. Ateşlere daldığım için unutmuştum.

"Kaç dakika oldu?" dediğimde Savaş telefonuna baktı. Ve beyaz dişlerini sererek " İki dakika dayanmış " dedi.

"Güzel şimdi bize Adananın yerini söyle " dediğimde Demir derin derin nefesler alıyordu. Ama bana cevap olarak başını iki yana sallamıştı.

"Peki sen bilirsin, o zaman seni benim sosyopatlarımın arasına atıyorum" dediğimde Emir güldü.

"Sen bence bizi de geçtin ama neyse, yolla benim sıram" dediğinde gülerek Demiri, bir çöp gibi Emire doğru attım. Oturduğum yerden ellerimi çarparak kalktım ve Ateşin yanına doğru ilerledim.

"Orospu çocuğu! Şimdi öldürmem için bir nedenim daha var" dediğinde kaşlarımı çattım.

"Öldürmen için nedenin ne?"

"Şerefsizin sana yaptığı planları biliyor musun?"

"Bir iki tanesini"

"Ne bir iki tanesi senin üstüne tamı tamına 23 tane plan kurmuş ve hepsinde de senin dayanamayacağın şeyler" dediğinde Rüzgara baktım.

"Ateş anlattığıma pişman etme! Onu şuan öldüremeyiz. Adananın yerini tek bilen o? Eğer öldürürsek Adanan başka kişileri de yollar ve Alevi koruma ihtimalin çok düşer" dediğinde Ateş yerinde duramıyordu. Sinirden köpürüyordu.

"Ne yani şimdi bu yaşayacak mı? Bunun şimdi bile nefes alması yasak"

"Nefesini kes o zaman sevgilim" dediğimde Ateş anlamayan bakışlarını bana çevirdi.

"Öldürmeyi düşünüyorsun değil mi güzelim? Bende onu düşünüyorum" dediğinde gözlerimi devirdim.

"Hayır, abine ilk kez hak vereceğim ama haklı. Adnan denen şerefsiz nerede bilmiyoruz. Demir sadece sağ kolu nerede olduğunu biliyor konuşturana kadar bana yaptığı planları onun üstünde test edin" dediğimde Rüzgar gülmeye başlamıştı. Ateşse dediklerimi inanamayan bakışları içindeydi. Aklına ne gelmişse birden dudaklarında kurnaz bir gülümse oluşmuştu.

Takıntılı Sosyopat 2 UyanışWhere stories live. Discover now