18.Bölüm

17.4K 582 123
                                    

📍 instagram: mavininkederi & twitter: mavininkederi

Parodilerimiz:

lorenzocassalini
biricik_bilgin
onursaylann

Gözlerimi Lorenzo'dan ayırmazken, o da benden ayırmadı. Yutkundum. Ne yapmaya çalışıyordu, ne istiyordu artık onu anlayamıyordum. Kaşlarım düzeldiğinde dudaklarımı burukla büzdüm. "Bir gün..." dedim yavaşça konuşmaya başladığımda. Gözlerimi gözlerinden ayıramıyordum. Dudaklarımı yalayarak, devam ettim. "Bir gün ayaklarıma kapanacaksın. Yalvaracaksın bana. Ama ben sana bakmadan yoluma devam edeceğim." Kaşları çatılır gibi oldu ama çatmadı. Tepkisizce beni izliyordu. "Gözlerine bir daha bakmam için yalvaracaksın," Yüzüne yaklaştım. "...Lorenzo."

Lorenzo hiç bir şey demeden suratıma bakmaya devam ederken bir adamın sesini işittim. "Ne oluyor burada?!" İtalyanca konuşmuştu ve gözlerim ona kayınca bir Onur'a bir Lorenzo'ya baktığını fark ettim. Kollarımı bağlayarak bu adamın kim olduğunu düşünürken adam seri adımlarla Lorenzo'nun yanına geldi. "Sen ne yaptın Lorenzo?!" Lorenzo halen gözlerini benden ayırmadan konuştu. "Yapmam gerekeni," Kafasını çevirdi. "Salva!" 

"Dannazione! Sen delirdin mi?!" Eliyle yerden onu kaldırmaya çalışan kıza ve Onur'a baktım, Onur eliyle iyiyim dercesine hareket yaparken kız onun kolunu serbest bıraktı. "Adam bizim yeni ortağımız!"

Onur'un otele ortak olmasına mı yoksa Lorenzo'nun yanındaki bu adamın Salva olmasına mı şaşırmalıydım?

Lorenzo demişti. Senin kardeşin Salva yüzünden öldü!

Benim kardeşimin katili Salva denilen, şu anda karşımda dikilen adamdı. 

Belki Lorenzo'ya ilk defa bu kadar içten inanıyordum ve onun doğru söylediğini hissediyordum. Salva ona baktığımı fark etmiş gibi, gözlerini bana çevirirken gözlerindeki his beni rahatsız etti. Kaşlarını çattı, boydan boya beni süzdü. Ardından dudakları yana kıvrılarak sinsice baktığında Lorenzo'ya hitaben, "Kadınım dediğin," Ellerini pantolonun cebine soktu ve beni küçümsercesine süzmeye devam etti. "Dediğin bu bayan olmalı?"

Bir adım öne çıkarak öfkeyle konuştum. "Sana ne." Lorenzo araya girerek koluma dokunduğunda elini bileğime sardı, sıkıca avucuna hapsetti. Salva'ya dönerek, "Ona bakmayı kes." Bakışları bizi izleyen Onur'a kaydı. "Bu yavşağın ne sikime ortağımız olduğunu açıkla bana!"

"Hemen sinirlenme Batman!"

"Salva!"

"Derdin ne bilmiyorum, Biricik'in nesisin tam olarak bilmiyorum ama," dedi Onur Lorenzo'ya doğru bir adım atarak. "Ona bu ettiğin lafı duydum, bu şekilde davranamazsın!"

Lorenzo avına yaklaşmak ister gibi ürkütücü bakışlarını Onur'a diktiğinde bir adım öne çıkararak beni arkasına aldı ama halen bileğimi bırakmadı. "Bak sen, karıma nasıl davranacağımı sana mı soracağım?!"

Onur yutkunarak öfkeyle Lorenzo'ya bakarken, yeni bir kavganın başlamasına engel olmak için araya girdim. "Henüz evli değiliz. Yani, kocam değil." Lorenzo bir hışım bana bakarken gözlerinden alev fışkıracak sandım.

Onur bana bakış atarak Lorenzo'ya döndü. "Böyle bir adam kocan... olmasın da zaten." 

Lorenzo dayanamayarak beni saldığında Onur'a kafa atarak yeniden yere serdiğinde üzerine çıkıp yumruklarını vurmaya başladı. Koluna dokunarak onu zapt etmeye çalıştığımda, "Yeter artık Lorenzo!" Geri çekildiğinde nefes nefese bana dönerken, "Kendine gel! Ne yaptığını zannediyorsun?!"

Lorenzo yüzüme yaklaşarak, "Bu herif bir daha sana yaklaşırsa," Gözlerindeki tehditvari bakışları gördüm. "Onu çölün en ıssız kumlarına gömerim! Cesedini de değil, diri diri gömerim!" Tehdit kokan sesi ve bakışlarından kendimi çekmek istemesem de hipnoz olmuş gibi yüzüne bakakaldım. O ise bakışlarının benden kopararak yeniden bileğimi sahiplendi ve Salva'ya dönerek, "Bu meseleyi sonra konuşacağız." Salva karşısında pişkin pişkin gülümsüyordu. Onur'la kavga etmelerinden zevk almış gibiydi.

CassaliniWhere stories live. Discover now