13.Bölüm

21.7K 825 291
                                    

📍Bana ulaşmak isterseniz;

instagram: mavininkederi
(Grupta da burada da baya aktifim.)

twitter: mavininkederi

Parodilerimiz:

instagram: biricik_bilgin & lorenzocassalini

📍Perşembe günü 14.Bölüm gelecek, gece geç saatlerde gelir çünkü o zaman aktif oluyorsunuz :')

Vurmuştum.

Lorenzo'yu omzundan vurmuştum.

Elinden aktığı gibi sol omzundan da akan kanları görünce silahı indirdim, Franco boşluğumdan yararlanarak silahı elimden alırken beni itekledi. "Ne yaptığını zannediyorsun sen?!"

Ellerim yumruk olurken Lorenzo gözlerini benden ayırmıyordu, omzunu tutarak tam karşımda durduğunda bir kaç saniye bakıştık ardından hızla Franco'ya dönerek kafa attı. Gözlerim irileşirken Franco silahı yere düşürerek burnunu tuttu, geriye sendeledi. "Bir daha ona parmağını dahi sürdüğünü görürsem seni cayır cayır yıkarım Franco."

Yutkundum. Bir Franco'ya bir Lorenzo'ya bakara aralarında mekik dokurken içeriye Angela ile bir adam girdi. Adam gözlüklüydü ve elinde çanta vardı. "Bay Cassalini-" dediğinde Lorenzo'nun vurulan omzunu gördü. "Hii! Efendim, omzunuz!"

Doktor gözlüklerini düzelterek şüpheyle baktı. "Bir sorun yoktu umarım Bay Cassalini?"

"Yok," Eliyle işaret etti. "Buyurun geçin." Salona geçtiklerinde Lorenzo, Angela'ya baş işareti yaptığında Angela başını sallayarak Franco ile beraber salonu terk ettiler. Bana döndüğünde onu umursamayarak yanından geçtim ve koltuğun ucunda ayakta dikildim.

Doktor çantasından bir şeyler kurcalayarak çıkardığında Lorenzo'ya döndü. "Önce size bakmalıyım," Bakışları omzuna kaydı doktorun. "Omzunuz kanıyor."

Lorenzo bana yandan bakış atarak doktora dönerken koltuğun ortasına oturdu, doktor onun sağında kalırken ben de solundaydım.

"Kurşun yarası. Neyse ki sıyırmış. Vuran acemi olmalı." Lorenzo'nun dudakları kıvrıldı. "Bence de. Acemi olmalı." diyerek göz göze geldiğimde ona dik dik baktım.

Bakışlarımı umursamayarak doktorun sözlerine dikkat kesildi, "Kemiğe gelmemesi büyük şans Bay Cassalini. Biraz sağa sapsaydı, şahdamarınıza bile gelebilirdi. Hedef neresiyse artık baya şaşmış."

"Bence," dedim araya girerek. "Kalbinden vurmak istemiş olabilir. Sonuçta kalp hemen altında."

"O halde kelimenin tam anlamıyla acemi demektir." dedi doktor giydiği pudralı beyaz eldivenler kırmızıya boyanırken. Pansuman yapıyordu.

Lorenzo, "Öyle, eli titrese dahi bu kadar sapmaz." diyerek gözlerimin içine sinsice bakışlar attığında bakışlarımı kıstım. Biraz daha böyle bakarsa gözlerini oyabilirdim. Ama Lorenzo bakışlarımı aldırış etmeden beni izlemeye devam etti. Dakikalar içinde pansumanı bittiğinde doktor elindeki eldivenleri söküyordu, "Her ihtimale karşı ağrı kesici yazdım. Ateşlenebilirsiniz yada ağrılarınız azabilir. İlaç etki etmezse iğne için tekrar ararsınız." 

"Gerek kalmayacak," dedi Lorenzo kolunu tutarken. "Benim ilacım yanımda." Gözlerimi kör oluncaya dek devirmek isterken doktor yanında diye sivri dilimi de tutmuştum, yoksa ben yapacağımı biliyordum. 

Doktor çantasını toparlayıp ikimize de bakarken, "Bir kaç gün kolluk takmanızda yarar var," Ardından bana döndü. "Sizin de tahlillerinizi inceledim Bayan Cassalini." Ne? Bayan Cassalini? Dosyayı uzattı. "Ciğerleriniz temiz görünüyor, korkulacak bir şey yok. Size yazdığım reçetedeki ilacı belirttiğim dozlarda kullanmanız yeterli. Geçmiş olsun." Lorenzo başıyla onaylarken ben elimde dosyayla şoka girmişti. Dosyayı açarak kağıdın satırlarına baktığımda gözüme ilk çarpan ismim oldu.

CassaliniWhere stories live. Discover now