love in the kingdom-Jikook

8

Merhaba asklarr!!!

👉👈

Peder'in şokla çıkan sözlerinden sonra jimin ve jungkook dâhil herkes sessizliğe bürünürken halk arasında şimdiden fısıldaşmalar başlamıştı.

"Emin misin ?" Jungkook pedere biraz yaklaşıp fısıldadı.

"Prensim bu yüzük sahtedir. Altın kısmi ve kırmızı taşın parıltısından belli."

Jimin yerinde huzursuzca kıpırdamış endişeden dolayı acıyan kokusu alfanın sinirlenmesini sebep olmuştu.

Omegasına yaklaşıp elini gizlice tutarak destek olduğunu belli etmeye çalıştı.
Jiminin sakinleşen  kalp atışlarıyla jungkookta huzur bulmuştu.

"Beni burada bekle jimin." Jiminin elinin üstünü baş parmağı ile nazikçe okşamış ona sakin bir gülümseme sunarken hızla düğün yerinden ayrılıp saraya doğru hızlı adımlarla ilerledi.

Kalabalık arasından giderken tahtta oturmuş babasının yanında olan annesine kaşları çatılı omegasının üzüntüsünden dolayı sinirden kızarmış gözleriyle baktı.

Annesini herkesten iyi tanıyordu.

Hızla en üst kattaki mücevher odasına koştu. Kapıdaki nöbetçiler çekilip prense yok verdiler.

Siyah altın rengi pelerinini geriye savurup ayağının yakınlarından çekerken hızla geniş odada tüm mücevherleri es geçip cam fanusa doğru yürüdü.

Boş olan fanusu eliyle hızla kırıp arkasındaki bölmeyi açtı. Yüzünde zafer gülümsemesi yer edindi.

Annesi zeki bir kadındı ama jungkookta annesinin zekasını çok iyi biliyordu.

Kanayan elini umursamamış hızla cam fanusunun arkasındaki yüzüğü almıştı kanlı elleriyle.

Hızlı adımlarını aşağı götürürken heyecanlıydı.  Omegası üzgün olmayacağı için kurdu birazda olsa sakinleşmisti.

Kalabalık bir eli kanayan ve hiddetli sarsıcı adımlarını her atışında bakışları üstüne çeken alfaya dikti gözlerini.

Geniş bahçede yürürken hafif meltemden dolayı pelerini ve uzun sacları savruluyor heybetli yürüyüşüne dahada korkutucu bir hava katıyordu.

Omegasını görünce keskin ifadelerini silip şirince gülümsedi ve kansız eliyle nazikçe beyaz tombul yanağını okşayıp yanındaki yerini aldı.

"Sorun yok. İmitasyon olan mücevher halka sergilenmek için yapılmıştı. Getirilirken karıştırılmış gerçeğiyle. Devam edebiliriz peder." Yüzüğü usulca pederin önündeki masaya bıraktı.

Jiminin ekşimeye başlamış kokusunu eski halini alırken yumuşamış jungkookun burnu için yeniden bir ziyafet sunmuştu.

Halkın konuşmaları kesilirken peder yeniden söze girdi.

Jungkookun sert bakışları annesini bulmuş annesiyle saniyelik göz göze gelişlerinde omega kraliçe direkt bakışlarını kaçırmıştı.

Peder son evlilik için sözlerini söylerken bakışları ilk olarak omegayı buldu.

"Sen park krallığından park jimin, jeon jungkooku alfan eşin olarak kabul ediyor ve ölüm ellerini ayırana kadar yan yana olacağınıza yemin ediyor musun?"

Herkesin bakışları güzel prensi bulurken jimin ilgi odağı olduğu için utançla basını eğmişti.

"Evet sonsuza kadar jeon jungkook'un yanında kalacağıma söz veriyor ve yemin ediyorum." Kısa bir alkış gelirken jungkook dudaklarını ısırıp pelerinini çekiştirdi heyecanla.