3.bölüm

464 41 7
                                    

Gözümü okşayan güneş ışıkları ile uyanmıştım. Ne bekliyordum ki, sabahın olmamasını mı? Evet aslında bu imkansızın olmasını çok istiyordum. Onu tekrar göreceğim, tekrar yanında olacağım, o tedirgin ve gerici bakışlar yine üstümde olacak. Çaresizim, daha doğrusu mecburum. Sonuçta burada kalmayı ben kabul etmiştim.

Yüzmü yıkayıp tekrar Brahms'ın odasını yöneldim, gerçekten kapısını neden kilitliyordu ki? Yüzünü görmemi istemiyor olmalı.

Merdivenlerden inerek Malcolm'ı düşünüyordum. Şu an ne yapıyor acaba? Beni aklına getiriyor mu? Yada benim için endişe ediyor mu?

Bu düşünceler kafamda uçuşurken mutfaktan bir takım sesler yükseldi. Brahms olamaz dı. Etrafı kolaçan ederek yavaşça mutfağa dahil oldum.

Gördüklerim karşısında şok olmuştum.

Malcolm tam karşımda duruyordu. Yanında da bol miktarda erzak getirmişti. Bir kaç dakika beynim error vermişti sanki.

Sessizliğimi koruyarak kahvaltı hazırlamaya başladım, çünkü ona diyecek bir şeyim yoktu, daha doğrusu ne diyeceğimi bilmiyordum.

"Geldiğime sevinmemiş gibisin?"

"Sana gelmemen gerektiğini söylemiştim!"

"Ama Greta seni burada nasıl yanlız bırakırım? Seni çok merak ettim"

"Gördün işte iyiyim, şimdi lütfen git"

"Bu soğuk kanlılığını neye borçluyum?"

"Malcolm! Brahms birazdan burada olur. Seni görürse neler yapacağını artık sen tahmin et"

"Greta anlamıyorum, senin ondan nefret etmen gerekmiyor mu? Ben buradan birlikte ayrılırız sanmıştım. Hem aramızda olanlar?"

"Aramızda olanlar yanlıştı, hataydı Malcolm"

"Hata olarak mı görüyorsun?"

"Evet! Yani.. Anlamıyorsun Malcolm.... Ben burada senin için kaldım, sana zarar gelmesin diye. Git buradan lütfen!  Birazcık hatrım varsa git, bak ben bütün kuralları çiğnedim sende biliyorsun"

"Evet biliyorum ama nereden bile bilirdik ki? Brahms'ın ölmediğini, yıllardır duvarların içinde yaşadığını? Ne olursa olsun o kötü biri Greta, o bir canavar ve iyi niyetli değil!"

"Bana zarar vermediğine göre kötü birisi olamaz, öyle değil mi?"

"Gördün mü? Bu dediğine sen bile inanmıyorsun"

"Ben burada kalıyorum, kararım kesin! Sen de benim yaptığım gibi her şeyi geride bırakmak zorundasın. Her şeyi unut, aramızda olanları. Beni de unut!"

"Peki görünüşe göre sen her şeyi silmişsin. Kendine yeni bir sayfa açmışsın. Güzel, yanlış kişi benim o zaman. Buraya gelmem hataydı ama.. Ama istersen gerçekten seni buradan götürebilirim"

Malcolm'ın söylediği son söz ile Brahms'ın içeriye dalması bir olmuştu, Malcolm'ı bir hışınla duvara yapıştırdı.

"Sen canına mı susadın? Ne işin var burada? Greta'dan uzak dur!"

O sesini her yükselttiğinde o korkunç gece gözümün önünden geçiyordu ama bu sefer olmaz. Malcolm'a zarar vermesine izin veremem.

"Hayır Brahms! Dur yapma bırak onu!"

"Sen çekil karışma!"

Sözlerim ve çırpınışlarım onu sakinleştirmeme yetmiyordu daha etkili sözler lazım. Onu yeterince korkutacak bir şeye. Ve ben bunun ne olduğunu çok iyi biliyorum.

"Brahms! Malcolm'ı bırak yoksa buradan giderim ve bir daha yüzümü göremezsin!"

Söylediklerim onu fazlasıyla korkutmuştu. Sakinleşmişti. Gevşeyen eliyle birlikte Malcolm'ı bıraktı. Malcolm ile gözgöze geldiğimde ise ona ne demek istediğimi anlamıştı.

Mutfağın arka kapısından sakince çıktı ve gitti. Bu onu son görmemd. Bir daha buraya gelmeyecek. Ona sarılarak veda etmeği çok isterdim, ya'da daha iyisi onunla birlikte buradan uzaklaşmayı.. Ama olmuyor yapamıyorum. Ben nedensizce buradan gidemiyorum. Sonsuza kadar bu evde kalmakla lanetlemdim ben...

"Senin derdin ne? Neden sürekli herkese zarar veriyorsun? Ne için yapıyorsun bunu?" , diyerek birden Brahms'a yükseldim.

"B-ben şey-

"Hayır sen gerçek Brahms değilsin. Gerçek Brahms böyle birisi değil, böyle birisi olamaz. Seni korumak ile hata etmişim. Malcolm haklı, sen tam bir canavarsın!"

Ne kadar sesimi yükseltmek istesemde başarısız sonuçlandı. Dolup taşmak üzere olan göz yaşlarım ve titrek sesimle oradan kaçar adımlar ile uzaklaştım.

***********

Maskenin ardındaki masumiyet. Where stories live. Discover now