GİDEN KAYBEDENDİR...

404 22 4
                                    

Polat Asya'ya sıkıca sarılmış öpüp kokluyordu. Meleğim, güzel kızım seni ve kardeşlerini çok özledim.

Ben de seni çok özledim baba diyerek uzayan sakallarını okşuyordu.

Polat ayağa kalkarak en son sekiz aylıkken görüp sarıldığı ikizlerine baktı. Siz çok güzelsiniz diyerek önce Rüzgarı kucağına alıp sevdi.

Gece'yi kucağında tutan kadının kim olduğunu anlamaya çalışıyordu.

Çocukların Türk bakıcısı abi... O evde olmadığında ya da bir işi çıktığında çocuklarla ilgileniyormuş. Yabancı değil yani diyerek gülümsedi.

Zeynep bakıcıdan Gece'yi alıp verdiğinde Polat ilk başta ses çıkarmadan minik kızı ile ilgilendi. Ama düşünceleri içini kemiriyordu.

Zeynep abicim seni en bıraktığımda otelde uyuyordun. Ama şimdi yanında çocuklarım ve kim olduğunu bilmediğim bakıcının ayrıntıları ile yanımdasın.

Sadece teşekkür etsen abicim.

Sana çok teşekkür ederim, bana kıymetlilerimi getirdin özlemime ilaç oldun. Ama bunun nasıl olduğunu bilmek istiyorum.

Bana anlatman gereken bir şey illa ki vardır.

Oturalım şöyle de anlatayım.

Polat eli ile masayı işaret edip buyurun bakalım küçük hanım. Prensesim de kucağıma otursun diyerek Asya'yı kucağına aldı.

Ben diyerek söze girdi Zeynep. Ben sabah uyanıp aceleyle buraya geldim seni bekletmemek için. Ama geldiğimde öyle bir şey gördüm ki dünyam ters yüz oldu.

Derya senin arka masandaydı sırt sırta oturuyordunuz. Önce karşılaşmış olabileceğinizi düşündüm ama hiç de öyle değildi.

Derya da beni fark ettiğinde hemen kaçmaya çalıştı ama tuttum onu bırakmadım. Seninle konuşmasını söyledim ama dinlemedi hızla çıktı.

Ona yetişip en azından çocukları göstermesi için yalvardım. İşte sonuç diyerek çocukları gösterdi.

Demek buradaydı ve sırt sırta oturuyorduk. Ben kafeye girdiğimde bu masada oturan kadını Derya'ya benzettiğimi sanmıştım ama öyle değilmiş.

Desene sen o sandığın kadınla onu düşünürken arka masanda o da seni düşünüyormuş. Kokunla, varlığınla huzur buluyormuş.

Nasıl yani, ne demek istediğini anlamadım Zeyn.

Asya hazırlanırken biraz sohbet ettik hala seni düşünüyor ve hissediyor. Sen o sandığın kadınla onu düşünürken o da seni düşünüyormuş.

Kokunu varasıya hala hatırlıyor demek oluyor. Ama seni özlediğini bir türlü itiraf edemiyor.

Şaka gibi iki yıldır buraya kaç kere geldim ama bir kere bile karşılaşmadım. Bu sokakta ya da bu kafede kaç kere bulundum.

Kadere karşı gelemeyiz abi.

Onunla görüşmem gerekiyor Zeynep beni ona götürür müsün?

Hayır abi ona söz verdim sana kaldığı yeri söylemeyeceğim. Sen de bu sayede çocuklarınla güzel bir gün geçir.

Zeynep...

Abi lütfen, ne dersen de sana yerini söylemeyeceğim. Çünkü seninle karşılaşmaya hala hazır görünmüyor.

Yaşadıklarını atlatabilmiş değil. Sen şimdi bütün bunları bırak ve çocuklarına odaklan, onlardan ayrı geçirdiğin zamanı telafi et.

SEN BENİMSİN Sebeb-i AşkWhere stories live. Discover now