Plan

276 20 7
                                    


Telefonuma gelen bildirim sesiyle telefonu elime aldım. Mesaj Haziran'dandı.

-1 dakika içinde elektirikler gidecek. Güvenlik odası zemin katta, Orada seni bekliyor olacağım.

Eylül korkuyla bir bana bir Mayıs'a bakarken "Burada kalın tamam mı? Hemen döneceğim," diyerek alnına ufak bir öpücük kondurdum. "Kapıyı kimseye açmayın" diye ekledikten sonra arkamdan kapatıp hemen merdivenlere koştum. Son 10, 9, 8...

Yan dairedeki orta yaşlı polisin sesi geliyordu. Kapıya doğru geldiklerini belli eden yüksek sesten çıkmak üzere oldukları anlaşılıyordu. 4, 3, 2...

Tam kapı kolu hareket ederken bir anda etrafa derin bir karanlık çöktü. Fırsat bu fırsattı. Hızla aşağı inip tüm kayıtları almalıydım. Yoksa binadan halıya sarılmış cesetle çıkışımızın görüntüleri yakalanacaktı. Ve eğer yakalanırsa dostlarım, bu benim için hiç iyi bir şey olmayacaktı...

Hızla merdivenleri inerken polis sesleri ve açık kapılardan farkedilen cılız ışıklar nefesimi daha da kesiyordu. Şu an ki durumum büyük bir risk meselesiydi. Yakalanmamsa an meselesi...

Ama hayattı işte bu, risk almadan büyük sıçrayışlar yapamazsınız.

Zemin kata ulaştığımda gözlerim karanlığa alışmıştı. Dengem iyi olduğu için merdivenleri hızla ve düşmeden inebilmiştim ama burada kimseye görünmeden hareket etmeliydim. Ve daha hızlı! Güvenlik odasına doğru ilerlerken odadan çıkıp karanlığın içinden bir siluetin bana doğru hızla geldiğini gördüm. Bir an korkuyla irkilirken kolumdan tutan adamdan tanıdık bir ses kulaklarıma vardı.

"Abi"

Haziran güvenlik odasına nasıl girmişti, hiçbir fikrim yoktu. Büyük ihtimalle elektriklerin kesildiği an fırsatını iyi değerlendirmişti.

"Güvenlik odasındaki polisleri buradan uzaklaştırdım ama kötü bir haberim var. Jeneratör çalışmıyor!"

"Hadi amaaa!" Diyerek kükredim. Çalışmıyorsa bilgisayarlardan kaydı almamızın hiçbir yolu yoktu. Nasıl yapacaktık diye kara kara düşüncelere girdiğimde yine en yakınımın zekası bizi kurtarmıştı. Ama bu kurtarış riskliydi...

"Yakalım" diye bir kelime dudaklarından döküldüğünde tüm vücudum kaskatı kesilmişti. Zemin kata doğru gelen ışıklar etrafı hafiften aydınlatırken sesler git gide daha yakından gelmeye başlıyordu. Haziran cebinden bir nesne çıkardığında karanlığa alışmış gözlerim ağır ağır onu takip ediyordu. Bir anda etrafı aydınlatan cılız ateş ikimiz arasında belirdiğinde iki kardeş korkuyla birbirine bakıyordu. Git gide yaklaşan seslerden riskimizin büyüdüğünü anlayabiliyordum. Ama bunu yaparsak çok daha büyük bir riske girecektik ve en önemlisi de kaçamayacaktık!

Elindeki çakmağı güvenlik kapısına doğru fırlatıp elinin tersiyle göğsüme vurarak beni kendime getirtti.

"Kaç!"

Bir an olsun gözlerimi güvenlik odasına çekerek büyük bir hata yaptım çünkü kardeşimin ne tarafa doğru kaçtığı hakkında en ufak bir fikrim bile yoktu. Koşuşma sesleri yükselirken bodrum kata inen merdivenleri görmemle oraya doğru atılmam bir oldu. Umarım buraya kimse gelmezdi!


.


Abi neden oy vermiyorsunuz yemiyorum lan sizi xhxmxbxmdnf

Bak ciddiyim artık 50 kişiden biri oy veriyor sadece. Diğer yazarlar gibi sınır koyma saçmalığını da yapmak istemiyorum. Beni zor durumda bırağmayınnn (yazar çinirli) xncmcncmc






Saçma Sapan +18Where stories live. Discover now