Cinsiyet

368 29 43
                                    

How could a heart like yours,

ever love a heart like mine...

...

İçerden gelen gülüşme sesleriyle birlikte yataktan esneyerek kalktım.

gözlerimi açmaya çalışırken aynı anda da göbeğime bakıyordum.

Biraz yavaş büyüsen olmaz mı ufaklık

Ofladım ve aynaya özenle bakmamaya çalışarak odadan çıktım.
Sabah sabah moralimi bozmaya hiç gerek yoktu.
Mutfakta Yoshi'yle oynayan Killua'ya sessizce yaklaşıp ona arkasından karnımın izin verdiği kadarıyla sarıldım.
Bu annesiyle geçirdiği ilk günüydü daha.

"Günaydın sevgilim,nasıl oldu da Akine Yoshi'yi yalnız bıraktı?"

Gülümseyerek  beline sardığım elimi tuttu."Size de günaydın.Daha fazla dayanamayıp uyuyakalmış.Ben de uyandırmadım.Zaten her an bir şey olabilecekmiş gibi tetikte durmaktan yorgun düştü."

Kocaman gülümsedim.

"Bebeğimiz şimdiden çok şanslı biliyor musun?"

Arkasını dönüp yanaklarımı sıktığında ve yüzümün h3r bir noktasını öpmeye başladığında tebessüm etmemeye çalışarak homurdandım."bir kere de cıvıtma be"

Yanağıma sesli bir öpücük bıraktıktan sonra ben gözlerimi devirdim,o konuşmaya başladı.

"Bu sabah sanırım fasulyecik uslu duruyor.Moralin yerindeydi,ben de payıma düşeni aldım"

Gözlerimi devirdim."Ne fasulyesi be,karnımın halini görmüyorsun sanırım!"

Eğilip karnımı öptü ve kulağını dinlemek istermiş gibi karnıma yasladı.

Gülümseyerek omzuna vurduğumda kalktı ve  bana da sıkı sıkı sarıldı."Kıskanma hemen."

kafamı omzuma yasladığımda birkaç dakika öyle kaldık.Pusetinde yatan Yoshi'yi izliyordum sessizce.
Resmen en yakın arkadaşımın küçük bir kopyasıydı.

Ben kendi kendime düşünürken Killua'nın oldukça değişik çıkan sesi kaşlarımı çatmama neden oldu.

"Gon bir şey soracağım."

duyduğumu onaylar gibi gözlerimi açmadan kafamı salladığım zaman tedirgince konuşmaya başladı.

"Şey...Evlilik hakkında ne düşünüyorsun? Hep şakaya vurduğun için ne düşündüğünü anlayamıyorum."

Nefesimi tutup gülümsediğimde vereceğim cevaptan korktuğu için sesinin garip çıktığını anlamıştım.
Demek ki birkaç gündür kafasını meşgul eden konu buydu.

Derin bir nefes alıp kokusunu içime çektim.

"Bence sen bunun cevabını zaten o geceden biliyorsun"

Kendimi geri çekip onu öptüğümde şaşkın ördekler gibi bakıyordu.Bu manzaraya gülüp onu tekrar öptüm ve geri çekildim.

"Biz acıktık.Kahvaltı hazırlasak iyi olacak.Yoksa içimdeki ufaklık beni yiyecek."

"Utanmıyor musunuz sap arkadaşınızın yanında vıcık vıcık olmaktan edepsizler.Bu yeni nesil hep böyle."

Kapınım girişinde esneyen Akine'ye döndüm.

Ona mutluluktan sarılacaktım ki beni es geçip heyecanla Yoshi'yi kucağına aldı.

"Günaydın bebeğim.Anneyi özledin mi?"

Omuzlarımı düşürüp kafasına vurdum.

"İnsan bir arkadaşına günaydın derdi be.Yazıklar olsun sana da"

Bileklerimdeki Cigliklar, killugon Where stories live. Discover now