MY MAN IS A MAFIA | 𝑱𝑰𝑲𝑶𝑶𝑲

Bölüm 12: Paramparça

"Aslında başka bir adamla birlikte"

"Bir adam mı? Bana senden başka arkadaşları olduğunu söylememişti"

Ona yaklaştım ve dün gece gördüğüm her şeyi söyledim.

Eğer durum buysa, ona yardım etmeliyiz.

Jimin sadece bekle

Bir yolunu bulacağız.

Seni kurtaracağız

*Jimin*
O şimdi nerede? Hava kararmaya başladı ama hala evde değil. Jin hyung bana arkadaşının yanına gittiğini söyledi ama endişelenmekten kendimi alamıyorum.

Sadece hazırladığım yemeğe bakıyorum. Odasına koyayım mı?

Yiyecekleri bir tepsiye koydum ve doğrudan odasına gittim. Sesini duyduğumda kapıyı açmak üzereydim. Gülümsedim.

"Ne yapıyorsun?"

Onunla yüzleşmek için döndüm ama koluna yapışan bir kadın dikkatimi çektiğinde gülümsemem kayboldu.

"Sağır mısın? Sana soruyorum"

"Ben... B-ben sadece bu yemeği vermeye gelmiştim"

"Rastgele insanların odama girmesini istemiyorum!"

Özür dilerim.

"Ben..."

"Bebeğim, bu adam kim? Uykum var"

Jungkook dikkatini tekrar kadına verdi ve yanağını sıktı.

Defalarca bıçaklanmış gibi hissediyorum. Birbirlerine gülümsüyorlar, yüzünü okşuyor.

"Neden hala oradasın?"

Kadın konuştu ve bana doğru yürüdü.

"YÜRÜ! yolumu kapatıyorsun"

Önümdeki adama bakarken söylediklerini yaptım.

Kadın odaya girdiğinde Jungkook bana bakmadan onu takip etti. Rastgele insanların odasına girmesinden nefret ettiğini söyledi ama neden o kadına izin verdi. Önemli biri olmalı.

°°°•••°°°

Saat sabahın 3'ü ve hala uyuyamıyorum. Birbirlerine verdikleri gülümsemeleri hâla unutamadım. Eskiden benim olan dokunuşlar, gülümsemeler artık gitti.

Gerçekten beni unuttu mu?

Kendi düşüncelerime güldüm. Aramızdaki şeylere rağmen beni nasıl unutabilir ki? Belki de bana acı çektirmek içindir bu yüzden gerçekten önemsiyormuş gibi davrandı.

Ahh Jimin onu düşünmeyi bırak.

Mutfağa gittim. Biraz su içmeliyim. İçtikten sonra ayrılmak üzereydim ama birisi aniden ağzımı kapattı ve beni evin karanlık köşesine getirdi. Elini kendiminkinden çıkarmaya çalıştım ama aniden beni kendine çevirdi.

"T-TAE?!!"

Beni susturdu.

"Neden buradasın?"

Elimden geldiğince sessiz sordum.

"Seni buradan çıkaracağım Jimin"

Bileğimi tuttu ve beni sessizce kapıya çekti

"Bekle Tae burada olmamalısın ya seni yakalarlarsa"

"Bu yüzden acele etmeliyiz Taemin hyung dışarıda"

Ne? Yakalanmaları tehlikeli. Ya Jungkook onları gördüyse? Tabii ki olanlardan sonra onlara, özellikle de Taemin hyung'a zarar verecektir.

"Şimdi gitmelisin Taehyung"

Elini bileğimden çıkardım. Şok olmuş gibi görünüyordu.

"Jimin ne yapıyorsun? Seni buradan götürüyoruz"

Tekrar elime ulaşmak üzereydi ama elimi çektim.

Onu bırakmak istemiyorum. O beni o kadar çok incitti ki ama şimdi ondan nefret edemem. Zaten ona karşı bir şeyler hissediyorum. Onu terk edemem.

"Üzgünüm Tae ama gitmiyorum"

"Jim-...

"Tae lütfen...sadece git ve güvende ol"

Ayak sesleri duyduk.

"Şimdi git dedim"

Onu dışarı ittim ve kapıyı kilitledim sonra dışarı baktığımda kaçtığını gördüm.

Üzgünüm Tae.

Üzgünüm