11.Bölüm: Yalan acı

79 37 77
                                    

Herkese Merhaba.

Öncelikle uzun bir aradan sonra, hatta baya uzun bir aradan sonra yeni bölümü tamamladım. Aslında bölümü yazalı çok olmuştu ama eski bölümleri yüklemekle uğraşmak zamanımı çok alıyordu o yüzden, eski bölümleri bırakıp bunu hallettim. Umarım beğenirsiniz.

🦋

İsyanım yetmiyor bazen daha da yanayım daha da kavrulayım istiyorum. Ben yanayım ama kimseye bir şey olmasın diyorum. Ben yanmaya razıyım ama insanların acıya bu merakı niyedir bilmem.

Baran...

Ah Baran.

Adının yanına ne koysam boşa geliyor sanki, yakışmıyor, fazlalık gibi. En güzel en kıymetli kelimeyi seçip almak istiyorum. Yoksa başka türlü ne siner ki adının yamacına.

Korku bastı tüm yüreğimi.

Bedenim üşüyordu.

Aldığım darbeler daha da sızladı. Dizlerimde kabuk soyuldu da tekrar kanadı sanki.

Baranın boynundaki damar canlı bir yürek gibi atıyordu. Öfkesi avuçlarından taşmasın diye yumruk olmuştu.

Kadir Ağa beni oğluna istemeye gelmişti.

Baranın dişlerinin gıcırtısı ilişti yüzüme. Yüzü gerilmişti.

Abim merdivende dengesini zor sağlarken konuştu. "Siz hangi yüzle gelip kardeşimi istersiniz lan" Serdar, abimin omuzlarından tutup düşmesini engelledi. Burnundaki alçı konuşmasınıda dengesinide zorluyordu.

Sait korkuyla başını biraz daha karnıma gömdü. Şu an benimde Saitten bir farkım yoktu. Başımı bir yere gömüp saatlerce saklanmak istedim. Baranın başı ağır hareketle bana döndü. Gözlerindeki fermanı gördüm.

"Sen nasıl konuşursun lan babamla" Ömer, abimin Kadir ağaya söylediklerini hazmedememiş gibi üstüne yürüdü.

Gözlerime dolan acılar Baranın keskin kilitlenmiş çenesinde intihar etti. Bir adım sonrası bir felaket olabilirdi.

"Haysiyetsizler!" Diye bağırdı abim. "Yol kesen haydutlar! O pis ayağınızla nasil girersiniz bu eve" abim tam toparlanamadan kendisini yoruyordu. Gelen misafirler ve Şeyhin ayaklandığını göz ucuyla fark ettim. Bazı misafirler abime doğru gidip onu tutmaya çalıştılar. Kadir ağanin büyük oğlu bu kez öne atıldı. "Doğru konuş lan!" Kadir ağa oğlu Bilalin kolunu tuttu. Ona kısa bir bakış atıp, Babama döndü. Babam öfkesini bastırmak için ellerini arkada yumruk yaptı.

"Buraya kavgayı bitirmeye geldik Sadık. Sakin sakin konuşalım." Hiçbir şey olmamış biz yaralanmamışız gibi nasılda konuşuyordu.

"Kalleşler! Def olun bu evden it sürüleri!" iki misafir abimi tutarken Serdarın Baranın katı bedenine doğru adımladığını fark ettim.

"Malik!" Babamın sesiyle abim durup babama baktı. "Dur oğlum" keskin gözlerini Kadir ağa ve oğullarına yöneltti. "Kızıma el kaldıran hanginiz?"

Yanağımda, saçlarımda, sırtımda aldığım darbeler tekrar tekrar acıdı. Gözlerim kamaştı. Midemdeki asitlerin fokurdadığını hissettim.

Kadir ağa gergince gözlerini yere indirdi. "Sadık ben oğullarımın yaptığı hatanın farkındayım ki burdayım. Konuyu deşmeyelim. Meseleyi hayırlı bir işle bağlayalım. Kızını oğluma sözleyelim" Kadir ağanın sözüyle Baran boynunu çıtlatıp hırsla bir adım öne çıktı ama Serdar kolundan tuttu. "Şimdi olmaz kardeşim, şimdi olmaz" sessiz konuşmayı belkide sadece ben duydum.

BERFU-BARAN #ilmelistanWhere stories live. Discover now