5.0

12.4K 1K 701
                                    

Not: Önceki bölümle bu bölüm arasında zaman atlaması var haberiniz olsun. Önceki bölümde marttaydılar, şimdi mayıs ayının ortalarındalar.

Keyifli okumalar❤

"Yatağını bu tarafa mı çekseydik acaba?"

Çağla ve Elçin yatağın başında durmuş odanın dizaynına karar verirken vilada kovasını köşeye itip yerleri silmeye devam ettim.

Havalar iyiden iyiye ısınmaya başlamıştı. Öyle ki bazı geceler odam çok sıcak olduğu için dayanamayıp salonda uyuyordum. Bugün de şanssızlığımızdan mı bilinmez hava o kadar sıcaktı ki üzerimdeki şortum ve bol askılı tişörtüm bile bana fazla geliyordu.

Babamların evlenme düşüncelerini bize açıklamalarının üzerinden neredeyse iki ay geçmişti ve bu geçen zamanda birbirimizle yeterince vakit geçirmiştik. Babam ve İnci abla birkaç gün sonra sade bir nikahla evleneceklerdi.

Yaşayacağımız ev olarak bizimkini tercih etmiştik. Zaten İnci ablalar kirada oturuyorlardı ve bizim ev oldukça büyüktü. Ayrıca şirkete ve bizim okulumuza da yakındı. Nikaha az bir zaman kaldığı için Elçin'lerin evindeki ihtiyaçları olan eşyalar nakliyat kamyonuyla buraya gelmişti, hep birlikte hem temizlik yapıp hem de onları yerleştiriyorduk. Babamlar da diğer evi toparlamak için oraya gitmişlerdi.

"Kızım senin neden bu kadar kıyafetin var? İki saattir bunları dolaba yerleştiriyorum hâlâ bitmedi."

Alina'nın isyanına Elçin dudak büktü. "Bana küçülenler de var onların içinde, ihtiyacı olanlara verecektim ama bir türlü ayırmaya zamanım olmadı."

"Hepsini koyuyorum o zaman sen bir ara ayırırsın."

Başını salladıktan sonra yatak çarşaflarını geçirmeye devam etti. Yerleri viladayla birkaç kere daha sildikten sonra iyice temiz olduğuna kanaat getirdim ve kovayı elime aldım.

"Biz uyandık."

Umut, kucağındaki Çağla'nın kardeşi Çağrı ile içeri girdiğinde kalbim bu tatlı görüntü karşısında eriyip gitmişti.

"Günaydın." dedim Çağrı'nın sosis gibi olan kollarını öperken. O kadar tatlı ve şişko bir bebekti ki insanın onu ısırmaması için üstün bir çaba göstermesi gerekiyordu.

"Umut abi mamasını yedirir misin? Acıkmıştır."

Çağla'nın uzattığı biberonu alıp Çağrı'ya verdiğinde büyük bir iştahla içmeye başlamıştı.

"Yerleştirmeyi bitiremediniz mi hâlâ?"

"Nasıl bitirelim abi ya senin bu sevgilin her tarafı beş yüz kere temizlerken nasıl bitirebiliriz?"

Barkın merdiven tepesinde taktığı perdeyi bırakıp sinirle Umut'a döndüğünde Umut gülmüştü.

"Söylenme işine bak."

Barkın göz devirip perdeyi asmaya devam ettiğinde Buğra elinde kutularla içeri girdi.

"Elçin bunların içinde kitapların varmış."

"Evet, çalışma masasının üzerine koyabilirsin ben daha sonra yerleştiririm. Teşekkür ederim."

Elçin'in dediğini yaparken vilada kovasını banyoya götürdüm. Yerler temizlemişti, geriye bir tek gelen eşyaların tozunu almak kalıyordu.

"Kendimi Evim Şahane'deki mimar Selim Bey gibi hissediyorum..."

Çağla camın önüne yerleştirdiği tekli koltuğa gururla bakarken gülmeden edememiştim. Halbuki sadece eşyaların yerleşmesi konusunda Elçin'e fikir vermişti.

Küçük Sevgilim/ TEXTİNGWhere stories live. Discover now