3.5

18.4K 1.1K 823
                                    

Keyifli okumalar❤

Umut Akay

"Ya bebeğim," telefonu kulağımla omzum arasına sabitleyip yan koltuktan montumu aldım. "Sen her şeyde bu kadar telaşlanacak mısın?"

"Babam seni konuşmak için ayağına çağrıyor ve sen telaşlanmamam gerektiğini mi söylüyorsun?"

Sinirli sesi beni gülümsetirken yüzünün aldığı şekli hayal etmeden duramamıştım. Çatılan kaşları yetmezmiş gibi her seferinde gözlerini kısıyor ve dişlerini sıkıyordu. Ne kadar tatlı göründüğünden haberi yoktu, insanın yiyesi geliyordu. Bunu sadece benim düşünmediğime emindim. Onun sinirli halini kim görse hoşuna giderdi. Bu ihtimalin olmaması için insanların çoğunu ortadan kaldırmam gerekecekti fakat bunu dert etmiyordum. Nasıl olsa kayınpederim Burak Bey bana yardımcı olurdu..

"Orada mısın?"

"Buradayım, sinirliyken ne kadar güzel olduğunu düşünüyordum."

Sessizlik sırası ona geçerken keyifle sırıttım.

"Can güvenliği tehlikede olan bir insanın son şakalarını dinliyor gibi hissediyorum."

Arabamın kapısını kapatırken güldüm. "İki yetişkin konuşacağız, korktuğun hiçbir şey olmayacak merak etme."

"Umarım.." dedi iç çekerek. "Ayrıca niye cumartesi günü sabahın köründe çağırdı ki? Öğleden arasında da konuşabilirdiniz."

Arabadan inip kapıyı kapatırken bunu sorgulamaya başlamıştım. Burak amca sabah sekizde beni aramış ve işler başlamadan konuşmak istediğini söylemişti. Telefonu açarkenki gerginliğim tekrar beni bulurken küçük sevgilimin neden bu kadar gerildiğini şimdi daha iyi anlıyordum.

Burak amca mükemmel bir adamdı ama konu kızı olunca bambaşka biri oluyordu. Ona hak veriyordum, elbette konuşmak isteyecekti. Onun yerinde olsam bu kadar sakin karşılayamazdım. Deren'in sevgilisi başka biri olsaydı o da bu kadar sakin kalmazdı. Ben tanıdık indirimiyle hayattaydım..

"İşler başlamadan konuşalım dedi."

"İşlerin başlama saati mi var bizim şirkette? Proje aldıkları zaman dışında cumartesi günleri çalışmıyorlar bile."

Gergin bir şekilde güldüm, "Sanırım baban bana gıcıklık yapmak istemiş."

"Kesinlikle."

Otoparkı gergin adımlarla ilerlerlerken telefonu kapatmadan önce şebekliğimi yapmayı ihmal etmedim. "Ben kapatıyorum birtanem, ecel beni çağırıyor.."

"Öyle deme Umut! Allah korusun."

Sinirli sesi gecikmediğinde yüzümdeki gülümseme genişledi.

"Babanın gazabından kurtulduğumda evleneceğimize söz verirsen belki hayatta kalmak için çabalayabilirim."

Birkaç saniye sessizliğin ardından ofladı ve sahte bir neşeyle konuştu. "Görüşürüz sevgilim, umarım babam ağzına sıçar."

Sevgilim kelimesini onun sesinden duymak beni aptal aşığa çevirirken birkaç saniye karşımdaki asansöre bakarak sırıtmıştım.

"Görüşürüz sevgilim," dedim aynı onun gibi. "Seni seviyorum."

"Ben de seni seviyorum." derken sesi bu sefer gerçekten neşeli çıkmıştı. Gülümseyerek telefonu kapatıp asansöre bindim.

İlişkimizde tek heyecanlananın o olduğunu zannediyordu fakat pek belli etmesem de en az onun kadar heyecanlanıyordum. Yıllardır tüm vaktimizi birlikte geçiriyorduk ama ben buna rağmen sürekli onu özlüyor ve 7/24 yüzünü görmek istiyordum.

Küçük Sevgilim/ TEXTİNGWhere stories live. Discover now