Kirpiklerim hayal kırıklığı içinde kapanıp açıldı. "Hiç mi sevemezsin beni?" dedim kısık bir sesle. Hâlâ umut kokan bir nefesle...
"Kalbi başka adama ait olan bir kadına gönül veremem!"
| bazı güller koparılmadan, solar. |
Kısa Hikâye
Şahin&Şebnem
H...
Epey uzun bir bölüm oldu. Keyifli okumalar diliyorum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
💜
Yüzümü buruşturup Şahin'in uzattığı süt dolu bardağı aldım. Zorla içiriyordu her gün. Bıkmıştım artık.
Bardağı iki dikişte bitirdim. Hızlı içmezsem bardakta çoğalıyordu sanki. Normalde sütlü kahve dışında sade süt içmezdim. Hamilelikte içmek zorunda kalmıştım. Kartal'ın gelişimi için sevmediğim ne kadar şey varsa yemeye başlamıştım.
Boşalan bardağı asık bir suratla ona verdim. Yüzündeki keyifli gülümsemeyle bana bakıyordu. Her gün aynı sahneyi yaşadığımızdan alışmıştı. Bardağı makyaj masasına bırakıp yanıma geldi.
"Senin yüzünden çocuk değil, bir şişe süt doğuracağım!"
Dişleri gözükecek şekilde gülümserken eğilip yanağımı öptü. "Ben çocuk doğuracağına eminim," dedi bir kez daha öptükten sonra doğrulurken. Ellerini cebine atarak üstten bakışını sürdürdü. "Yapım aşamasında ben de oradaydım." demesiyle gözlerim kocaman açıldı.
Bir şey demezken üzerindeki tişörtü tek hamlede bedeninden sıyırdı. Esmer tenindeki her bir kıvrım kusursuzca meydana çıktığında aceleyle gözlerimi kaçırdım. Etkilenmem çok kolay oluyordu.
"Sen de mi uyuyacaksın?" dedim, o yanıma uzanırken. Vakit öğlen sonuydu. Kartopu oynadığımdan yorulmuştum.
İnce yorganı kenara itelerken teninden yükselen sıcaklıkla yutkundum. Kokusu da cabasıydı. Heybetli bedeniyle yanımdaki boşluğa yerleşirken ağırlığının etkisiyle yatak içe çökmüştü. Dirseği üzerinde yastığa uzanıp yüzünü bana çevirdi. "Hmm," dedi genizden gelen bir mırıltıyla. Kasıtlı yapıyordu.
Terlediğimi hissederken üzerimdeki kalın pijama üstünün halihazırda geniş olan yakasını çekiştirdim. Şahin'in bakışlarının ağırlığını üzerimde hissettikçe nefesim kesiliyordu.
Gözleri muziplikle parlarken yavaşça gür kirpikleri kapandı. "Şu tatlı telaşın beni deli ediyor,"
Elimi sert saçlarının arasına koyup okşamaya başladım. "Sana aşık olduğum ilk günlerdeki gibi hissediyorum." diye itiraf ettim. Bu hissi kalbimden söküp atamıyordum. Hoş atasım da yoktu ya.
